Medya : yusuf (çok tatlı lan amk :D)
Sabah uyandığımda annemin sesi yoktu. Çünkü onlar yani annem , babam , ve küçük kardeşim öldü. Bu koca evde yalnız kaldım. Bu gün üvey amcamların yanına yani istanbula gidicem.
Ah Be anne baba canım kardeşim. Neden siz gittiniz. Neden beni burada böylece bıraktınız. Keşke bende o arabada ölseydim. Keşke tek ben ölseydim de size bişiy olmasaydı.
Niye beni bu evde anılarla , sizin kokunuzla bırakıp gittiniz. Neden. Ne güzel kadeşim gelecekti beni uyandırıcaktı. Bende onu gıdıklıycaktım. Daha sonra o okula giderken onun saçını yapıcaktım.
Benim hayallerim hep bunlardı. Yani ne biliyim öyle koskocaman evde tek. Of. Neyse ya ne oldu bana böyle.
*üzerinden tır geçti zaaaaaaa xd* ah Be iç ses senin espirilerine bile gülemiyom artık. *yaa ama bak sen böyle yaparsan bende üzülürüm hadi bak istanbul kızım istanbul bu boru değil. İstanbul ne demek biliyomusun sen* ne demekmiş.
*kızım şimdi orası taş çocuk kaynıyodur* ah ben de ne diyecek diyodum bumu ya Of iç ses kendini biraz daha geliştir. Olmaz bu böyle. *öf aman be tmm sustum* çok sağol. Herneyse yataktan kalktım. Lavaboya gittim.
İşlerimi hallettim ve çıktım. Üzerime kısa siyah üzerinde 'New York' yazan tşortu giydim. Altına da siyah şort giydim. Siyah converslerimide giyinip saçımı at kuyruğu yaptım.
Biraz rimel ve parlatıcımı sürdüm ve hazırım. Tam bu sırada telefonum çaldı. Arayan amcamdı. *üvey amcan* hehe işte ondan. Açtım.
Amcam:kızım
Ben:efendim amca
Amcam:kızım senin bugün saat 2 de uçağın kalkıyor
Ben:tamam beni kim alıcak
Amcam:kızım seni kuzenin alıcak
Ben:tamam da ben nasıl tanıycam
Amcam:ben sana onun fotoğrafını atıcam ona da senin fotoğrafını vericem
Ben:tamam
Amcam:tamam görüşürüz kızım
Ben:görüşürüz
2 dk sonra mesaj geldi. Off bu ne lan çocuğa bak. Bu benim kuzenim mi ? Çocuk çok taş olum bu bana bakmaz. *ama ben seni yerim* aynen. Neyse kuzenim lan o benim baya yavşadım şuan. Hadi bakalım bavulumu hazırlıyım.
15 şort , 9 tane kısa tşort , 7 tane uzun tşort , 12 tane elbise , 4 tane gecelik , takılar , 7 tane hırka , 3 tane bluz ben bluz fazla giymem , 9 tane gömlek , 7 tane topuklu , 8 tane bot , 11 tane spor Ayakkabı en çok spor takılırım da. Huyum kurusun. *şu egonu da koy bavula belki orada ölür amin* amin amin cümlemize.
Tamam. Son olarak iç çamaşırlarımı , çoraplarımı ve evde giyindiğim pofuduk terliklerim. Bitti. Şimdi bunları koydukta nasıl kapatıcam. Öf pöf töf köf aa köf dedim aklıma köfte geldi. Ayy allahım düşündüğüm şeye bak. Sen affet Yarabbim amin.
Bavulumu......kapat......tım. Tamam kapattım. Sakin olun gençler. Aslında bu istanbul işi iyi oldu ya. Orada bir arkadaşım var. Damla. Ben ona damacana diyorum. *asjasjajs* aynen. Asjasjajs.
Çok büyük saçmaladım kabul. *saç malanmaz taranır canım.s.s* hay espiri anlayışına senin ben. Bu ne amk. Siktir saat kaç ula. *ula mı kro ya yeminle* Of sus bi be. Saat 1.24 Oha amk uçak 2 de kalkıyor.
Hemen aşağı indim. Motorum var. Ve onu amcam *üvey amcan* hay amk bi sus işte ya herneyse he amcam he üvey amcam be fark eder. Bir daha bunu söylersen seni iç seslikten red edicem. *tamam abla sen büyüksün s.s.* aferin adam ol.
Herneyse sonuçta amcam zengin. Yardımcılarından biri yani çalışanı gelip alıcak motorumu. Hemen üzerime montumu giyip dışarı çıktım. Bi taksi çevirdim. Taksici bavulumu koymaya yardım etti. Ve bende bindim.
Derin bir nefes aldım. Son kez bütün anılarımı geçirdiğim eve baktım. Hadi bakalım yeni hayatım başlasın. Taksici amca "nereye gidiyoruz kızım" hemen "havaalanı" amca bişiy demeden arabayı sürdü. Mahalleme baktım.
Burada ne çok olay yaşamıştım ya. Bi kez bizim kekolara bulaşan bi çocuğu dövmüştüm. Keko derken bizim ilk okul bebeleri. Ama varya dövdüğüm çocuk çok taştı be.
*çok günah çok* aman be hayat bu ne olur sanki. Ama sonra çocukla arkadaş olmuştum. Adı yusuftu. Siyah saçları , gri gözleri Ayy durun kendimi kaptırdım. Onu dövdüğüm günden 2 gün sonra arkadaş olduk. Daha sonra 2 3 kez buluştuk. Daha görmedim.
Taksi durdu. Parayı verip çıktım. Bavulumu aldım ve beklemeye başladım. Uçağımın anonsu yapıldıktan sonra uçağa bindim. Yerime oturdum. Ve oley cam kenarı. Yanıma birisi oturdu. Çocuğa baktığımda o da bana baktı.
"Yusuf" "derya" daha sonra gülmeye başladık. Ben kendimi durdurduğumda konuştum. "Nereye gidiyosun" "sence" "ay kafam gitti. İstanbula" baya bi konuştuk ben daha sonra uyumaya başladım.
******
Yusufun sesi ile uyandım. "Derya derya derya derya derya derya" bu ne ya "adımı mı ezberliyosun" diye dalga geçtim. "Geldik" Oha ne ara ya. Kalktım toparlandım. Ve yusuf ile aşağı indik. Bavulumu aldı. "Hey ben taşırım şimdi ağırdır o" "o zaman sen nasıl taşıycan" buna cevap bulamadım.
Ve ona "ben taşırım koçum" diye saçmaladım. "Başka söz bulamadınmı" omuz silktim. "Ben amcamı arıyım" kafasını salladı.
Amcam:alo
Ben:amca ben indim
Amcam:tamam kızım melih geliyo yoldadır
Ben:tamam
Amcam:tamam kızım
Yanıma bi çocuk geldi. "Sen derya mısın" demek kuzenimiz bu. "Evet sen.." "melih" gülümsedim. "Hadi" "tamam bi dakka" yusufun yanına gittim. "Yusuf kuzenim geldi ben gidiyorum" kafasını salladı. "Sonra görüşürüz" "görüşürüz" diyip sarıldık.
Bence gayet uzun bir bölüm oldu. Diğer bölümde görüşmek üzere öptüm. Ha bu arada ;
Yusufu sevdinizmi?
Sizce ilerki bölümlerde melih derya ya nasıl davranıcak?
Derya yı sevdinizmi?
Lütfen yorum yapın sizin düşünceleriniz beni çok mutlu ediyor.
