MUTLU SONSUZ

1. BÖLÜM

Okuldakiler gözlerini üstüme dikmişti. Kendimi tuhaf hissetmiştim. Bunun nedeni neydi onlardan farklıydım bumuydu beni utandıran. Kimseyle göz temasi kurmadan sınıfa girdim.

Sınıfta boş bulduğum bir yere oturudum. İlk ders zili çaldığında yanima oldukça yakışıklı biri oturdu. Hoca sınıfa girdiğinde kimsenin umrunda değildi.

Hoca biraz sesini yükselttiğinde herkes kendine geldi. Herkes parasına güvendiği için dersi dinleyip dinlememek önemli değildi. Nedense pek alışacağımı sanmıyorum.

Evet zengin bir aileden geldiğim doğrudur ama bunu hiç kendime torpil yapmak yada havalanmak amacıyla kullanmadım. Aksine hep yardım için kullandım.

Her okulda olduğu gibi yeni başladığım okulda bildiğimiz tanışma fastıyla başladı sıra bana gelince adımı söyledim "Nazlı".
Yanımdaki yakışıklı çocuğun adının ise "Deniz" olduğunu öğrendim.

Dersin son beş dakikasıydı. Deniz ile sohbet etmeye başladık. Çok iyi birine benziyodu. Zil çalınca herkes dışarı çıktı. Diğer derslerde aynı şekilde geçti. Eve geldiğimde annem mutlu olduğumu görünce yüzünde güller açtı. Birlikte yemek yedik. Okulda yaşadıklarımı anlattım. Hatta o yakışıklı çocuğu bile...

Odama geçtim. Biraz müzik dinledim yarın okula gitmeyi iple çekiyordum. Resimle aram olduğu için biraz çizim yaptım. Bu yeteneğimi ilkokul öğretmenim keşfetmişti. Ve bana güzel sanatlar okuluna gitmemi sölemişti. Çizim bittikten sonra yatağıma geçip uyudum.

Alarm sesiyle yataktan fırladım. Önce duşa girdim. Sonra dolabımı açıp kıyafet seçmeye başladım. Turkuaz bir kazak ve siyah bir pantalonda karar kıldım. Babamın hediyesi olan ve üstünde "NAZLI" yazan bir kolye taktım. Aynanın karşısına geçip biraz makyaj yaptım, işim bitince kahvaltıya indim. Biraz atıştırdıktan sonra annemi öpüp okula doğru yürümeye başladım.

Okula vardığımda artik dünki gibi utanmıyordum sınıfıma girdim. Bu arada sınıfım 11\A.
Sırama oturdum. Sınıf arkadaşlarım beni sevmişlerdi. Adının Dilara olduğunu bildiğim bir kızla arkadaş olmaya başlamıştım bile. Az sonra yanıma Deniz geldi. Biraz sohbet ettik.

Ders zili çaldığında herkes sınıflarına girmeye çalışıyordu. Biyoloji hocası içeri gidiğinde herkes sustu. Galiba bu hoca onlarda farklı bir etki yaratıyodu.

Biyolojiyi severim ama bu ders biraz sıkıcı geçmişti. Zil çalınca Dilara ile dışarı çıktık biraz hava almak iyi gelmişti.Beni şuana kadar en iyi anlayan oydu. Tabi Deniz'i unutmamk lazım. Çok yakışıklıydı ve yanımda oturuyodu. Tarzını çok sevmiştim. Renkli bi dünyası vardi
Benim gibi

Zil yeniden çalmıştı. Ders matematik olduğu için ayaklarım geri geri gidiyodu,matematiği pek sevmem. Şu an farkettimde hiç sevmiyomuşum. İçeri girdiğimde gözüm Deniz' i aradı. Sırada yoktu galiba dışarda. Yerime oturduğumda Deniz geldi. Ona nerde olduğunu sordum. Cevap vermedi.

Ders başlamıştı. İlk 15 dakika çok sıkıcıydı. Sonra ne oldu bilmiyorum ama zaman çabuk geçmişti ve derse odaklanabilmiştim. Dersler bu şekilde geçmişti. Öğle arasında yemeğimi Dilara, Deniz ve yeni tanıştığım Özge adlı bir kızla yedim.

Ders zili caldığında Deniz ile birlikte sınıfa girdik. Seçmeli dersteydik ve ikimizin aynı olduğu için yine birlikte oturduk. Seçmeli dersimiz spordu. Sporu severim hatta voleybol takımında bile yer almıştım. Bu yüzden şanşlıydım. Deniz' de voleybol takımındaymış. Hoca bunları öğrenince birlikte çalışmanın bizim için yararlı olcağını söyledi. Bizde kabul ettik. Artık hafta sonları Deniz ile birlikte voleybol çalışacaktık. Onunla çalışmak kulağa çok hoş geliyor.