Luhan sandalyeyi tekmelemişti. Annesi "Ne yapıyorsun Luhan? İyi misin?" Luhan "Hayır, bugün çok fazla hastam vardı. Hastaların ailelerine destek olmaya çalışıyorum. Yoruluyorum." Bunu söylediğinde koltuğa geçip kafasını yastığa koymuştu, gözlerini tavana dikmişti.
Annesi konuyu dağıtmak için yeni bir konu açmıştı "Narae'nin oğlunu hatırlıyor musun?" Luhan "Sehun! Sakın bana onu hatırlatma! O berbat birisi!" Annesi "Neden onun hakkında böyle şeyler düşünüyorsun?" Luhan "Küçükken arkadaşlarla pikniğe gitmiştik. Göle yakın bir yerde yemek yiyorduk. Sehun üzerime ketçap dökmüştü. Herkes benimle dalga geçmişti."
Annesi "Luhan! Geçmiş geçmişte kaldı! Yeni bir sayfa açma vakti geldi!" Luhan umursamıyordu.
Annesi "Narae'yle bugün öğlen konuştum. Sehun seninle aynı hastanede çalışmaya başlıcakmış." Luhan "Lanet olsun" diye bağırarak odasına gitti. Hiç olmadığı kadar yorgun ve sinirliydi. Derin bir uykuya dalmıştı bile.
