#KARŞILAŞMA#

248 36 32
                                    

Yine ıssız ,soğuk sokaklar da yürüyorum bana eşlik eden can dostumla ,beni hiç bırakmayan gölgemle. Sokaklar ne kadar kalabalık ama bana göre ısız bucaksız. Yine aynı tempo , yine planlar çerçevesinde ilerliyorum hayatıma. Hep aynı şeyleri yapmaktan sizde sıkılmadınız mı?. Ben sıkıldı neşe istiyorum,eğelence ve farklı şeyler yapmak ,benim de hakkım değil mi?. Bir an önce bitsin istiyorum. "Neyin?" diye soruyorsunuzdur. Sınav zamanının bir an önce gelmesini istiyorum. Ygs den kurtulup artık bir üniversite öğrencisi olmak istiyorum. Özür dilerim kendimi tanıtmayı unuttum :)

Ben; 18 yaşında bu sene gireceğim sınavın ygs' nin kurbanlarından' ım. Kumral (buğday ) tenli biri ,sakar, inatçı ,dediğim dedik biriyimdir.  Ama inatçılığım ailemin isteklerinde ve arzularında kısıtlı kalmaktadır. Çok çabuk arkadaş edinebilen bir yapım var. 

Neyse yine aynı şeyleri yaşamaktayım.Bu gün karşıma çıkan ilk bahçeli olan bir kafeye girdim. İlk önce etrafı inceledim. Kışın geldiğini duyuran ağaçlar; sararmış bir vaziyetteler. Bahçede ise tahtadan masalar ve onlara eşlik eden sıralar. Ağaçlara yakın olan üstün de sararmış, kırmızımsı ve turuncunun tonlarında olan yaprakların olduğu masayı gözüme kestirdim hemen oturdum. Burası çok güzeldi insan burada değil bir kahve tüm gününü bile geçire bilir. Neyse işte siparişleri mi almaya gelen benim yaşlarım da olduğunu anladığım

çocuk:
hoş geldiniz.  Ne alırdınız? dedi.

Ben de :

kahve alabilirim dedim.

Aradan 5 dakika  falan geçti geçmedi kahvem gelmişti, hemen içtim. Çünkü daha dershaneye gitmem gerekiyordu. Ama halen zamanım vardı. Kahvem bittikten sonra kafamı gömdüm masaya biraz kestirmek iyi gelecekti hem o arada Gül de gelmiş olur. Pardon Gül'ün kim olduğu söylemeyi unutum sanırım.
Gül (Evren) benim Türkiye' ye geldiğin günden beri edindiğim tek dostum,kardeşim,sırdaşım...

Başımı koyduğum masa sarsılmaya başladı. Ne zamandan beri burada kafamı gömüp uyuklamıştım haberim yok.
Kafamı kaldırdığımda karşımda; uzun boylu,güneş gözlüklü ,beyaz ve mavi bir kazak giymiş bir erkek . Hangi ara burası bu  kadar dolmuştu? Kim almıştı bu şahsı benim masama ve niye bön bön bakıyordu.

Ben:

sen de kimsin? Dedim.

Ses gelmedi. Tabi bende sinir oldum.

heyy sana diyorum dedim.

Sesini çıkarmadı yine ay deli olamak üzereyim. Hem masama oturuyor, hem de sorduğum soruya cevap vermiyordu. Resmen beni duymuyordu yaa hatta yüzüme bile bakmadı. Garsonu çağırdım.

beyfendiye söyler misiniz kalksın masamdan dedim.

Garson ;

efendim özür dilerim. Başka boş masa kalmadı.

Dedi özür dileyip gitti karşımda ki ise o arada siparişlerini verdi. Sinirlendim ve çantamı koluma aldığım gibi çıktım. Arabama bindim ve direksiyona vurmaya başladı. Bütün hıncımı aldım. Gül'e mesaj atım. Dershane de bulaşalım dedim. Sinirli olduğum için arabayı da hızlı sürüyordum. Allah'tan yol boştu yoksa kaza yapma olasılığım yüzde yüzdü. Okulun otopark kısmına vardım. Arabayı park ettim. Arkadan biri Minam dedi ve arkamı döndüğüm de Gül bana bakıyordu. Yanına vardığım da bana:

Bu ne hal !! niye önce kafeye gel diyorsun sonra da dershane de buluşalım diyorsun ne oldu? Dedi.

Ben yine sinirlendim. O çocuk geldi aklıma vay be ne kadar yakışıklıydı. Hey ne diyorum ben onu görsem var ya bir kaşık suda boğasım var. Gül tekrar sordu bende kafede ki olanları anlatım.

Minam kızım senin yerinde ben olmuş olsaydım, siparişi geldiğinde  yüzüne tükürür dökerdim bir yerlerine kahveyi  :) dedi.

Canım arkadaşım hemen de beni savundu. Tabi ki savunacak beni, abartı gerçi ama olsun iyi yaptı. Biz kıkırdarken otoparka yabancı bir motosiklet girdi. Bu araç harika bide BMV nin son çıkardığı motosiklet.(Pardon marka verdim) Arkadaşlar yanlış anlamayın otoparkı gözetlemiyorum. Burada ki herkes tanıdık olduğu için kimin hangi arabası var biliyoruz. Neyse bir dakikaya motosiklet durdu. Tabi ki duracak yok bide duvara toslasın saçmaladım ben yine işte , biri indi. Siyah deri ceket, siyah dar paça pantolon, siyah bot tarzı bir ayakkabı giymiş.  Ama bu olamaz hayır hayır yanılıyorum. Kesinlikle olamaz. Gözlerimi kısarak baktım. İmkansız bu o değil. Gül'e baktım resmen salya akıtıyor. Bu salyalar şaşkınlıktan mı yoksa beğeniden mi anlamadım. Bu gün herkese de ne oluyor yahu bu nedir.

Sizce kim geldi?

Sizce Minam ne yapacak?

Biraz kısa oldu biliyorum ama emin olun bazı şeyleri tadın da bırakmak lazım.

Artık Bazı Şeyleri Sorgulama VaktiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin