°26• YENİ OYUN

311 23 25
                                    

3k olduk ve geçtik :)))

Arkadaşlar genç kurgduda sırlamaya girmişiz :)

Çok çok teşekkürler . Gerekse okmanız, gerekse oylamanız ve yorum yapmanız :) Ayrı ayrı Teşekkürler :D

Bu bölümde Efe'nin ağzından da yazdım. Ve nasıl yazacağım hakkında bir fikrim dahi yoktu :D

İyi okumalar :)

Merve denilen kız cidden çok güzeldi . Şaşkınlığımı üzerimden atıp bizimkilere hitaben ;

" Hadi . İçeri girelim !" dediğimde Merve Efe'ye gülümseyerek içeri girdi ,bense kaşlarımı çatarak kızı izliyordum.

Makyajı aksada o kadar katlanılmaz durmuyordu .

Merve ıslak ceketini çıkartıp Miray'a uzatırken ;

" Canım şunu bir yere asabilir misin ? Kurusun.." dediğinde kıza sinir olamaya başlamıştım.

Efe'yse Merve'ye soğuk davranıyordu . Arabada ona hesap vermişti . Şimdiyse sanki aralarına görünmez bir duvar örmüş gibi kaşlarını çatmış onu izliyordu .

Biz salona geçerken Merve sonunda Efe'yi ikna ettiğinde ikisi yukarı çıktı.

Neden önümde engeller olmak zorundaydı ?!

♢ ♢

Efe'den ;

Kapıyı açtığımızda Merve yine ağlamış ve acınılası bir tipe bürünmüş halde karşımda duruyordu.

Çeketini kızlara verirken Duru'nun yüzündeki ifadeye içten içe gülüyordum.

Araabadayken Merve'yle ilgili bir gönderme yapmıştı . Ve şimdi kız karşısında duruyordu .

Biri koluma dokununca kaşlarımı çattım. Merve buğulu gözleriyle bana bakıyordu .

Dün gece yine yapma dediğim bir şeyi 'tekrar' yapmıştı ve şimdi her zamanki gibi kapıma gelmişti .

" Efe çok özür dilerim. " diye mırıldandığında kaşlarımı çatmış ifadesizce yüzünü süzüyordum.

O hep böyleydi . Hep yasak olanı isterdi . Bazen beni sevip sevmedigini merak ediyordum. Sözde seviyordu da!

" Efe nolur ? Gel bir yukarıda konuşalım..." diye teklif sunarken göz yaşları tekrar yanaklarından süzülemeye başlamıştı. Eskiden olsa hemen göz yaşlarını siler ağalamsını engellerdim. Ama artık bıktırmıştı beni de.

" Efe lütfen bana cevap ver . Böyle yapma !" diye son cümlesinde sitem ederek göz yaşlarını sildi . Bense merdivenleri çıkıyordum.

Arkamdan adım sesleri duyarken arkamda olduğunu biliyordum.

Ne kadar istesemde en sonunda pes ediyordum.

Merdiveeri çıktıktan sonra odamın önüne doğru yürüdüm. Kapıyı açtım ve içeri girdim . Merve de arkamdan geliyordu .

Siyah dolabın kapağını kaydırırken göz ucuyla Merve'ye baktım. Ağlamasını kesmiş şişmiş gözleriyle bakıyordu .

Merve'ye dolabımdan kapri ve dar bir tişört verip arkamı döndüm. Bunlar bile ona büyük gelirdi . Neyse diye geçiştirip kapının kulbunu tuttum.

Merve kolumu tutunca ona döndüm.

" Ya üzgünüm diyorum anlamıyor musun Efe !?"diye sesini yükseltmeye başladığında omuzlarında tutup yavaşca iktirmeye başladım.

" Kendine gel.. Sen ne zaman böyle biri oldun ?" diye bıkkın bir şekilde konuştuğumda gözlerini bana çevirdi. Uzun süre sonunda utanmıştı.

" Özür dilerim " diye mırıldandığında başımla onayladım.

Arkamızdan gelen gürültüyle anında arkama döndüm . Duru ellerini ağzına örtmüş bize bakıyordu .

Sarı kafa üzgünüm yanlış anladın .

Duru'dan ;

Elimdeki tepsiyle merdivenleri çıkarken bir yandan da Can'a cevap veriyordum.

" Tamam. Kahveyi vereyim ben sen de beni kapıda bekle ...Sonra da abinin yanına gideriz ." diye son cümlede fısıltı şeklinde konuştuğumda başıyla onayladı.

Malum evde Efe gibi bir sinir hastası ve sinir olduğu kuzeni vardı.

Bu aile çok değisik diye kendi kendime içimden söylenirken bir kapının önüne gelmiştik .

" Burası .." diyen Can'ı başımla onayladım.

Kapıyı yavaşca açakren bir yandada tepsinin üzerindeki kahve kulbunu dikkatle izliyordum.

Daha dökmemiştim. Ve dökmek de istemiyordum!

Kahveyi dökmeden , bardağı kırmadan içeri girdiğimde karşımdaki görüntüyle ellerim boşladı . Tepsi elimden kayıp düşerken ellerimi ağzımın üzerine örtmüştüm.

İçimde bir şeyler korparken aklımdan tek bir şey geçiyordu ;

' Korktuğum başıma geldi ...'

Yaptığım şeye gözlerimi devirdim. Arkamı döndümde çarpıtığım kişiyle daha da sinirlenmiştim.

Herkes bana inat olsun diye mi böyle yapıyordu ?

Odadan çıkıp başka bir kapıyı açıp hızla içeri girdim ve kapıyı kilitledim.

Yüzümü sıvazlarken bir yandan da oyunumun daha ne kadar zorlaşabileceğini hesaplıyordum.

Bu oyun daha ne kadar zorlaşabilirdi ki ?

" Duru benimle bir oyun oynamak ister misin ?" diyen kişiyle irkilerek arkamı döndüm.

Cenk bana tek kaşını kaldırmış bir halde sorusunun cevabını bekliyordu .

" Efe'yi sinirlendirmek ister misin ?" dediğinde dişlerimi sıktım.

Evet ! O buz kütlesini sinirlendirmek isterdim .

Düşündüğümü fark ederek ;

" Ben de öyle düşünmüştüm.." diye mırıldandı.

Yeni bir oyun daha!

Arakadaşlar bu bölümde bayağı uğraştım :)

Umarım beğenmişsinizdir :)

OYUN BOZANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin