~Sevenler en sonunda bir yerlerde buluşmazlar. Onlar, en başından beri birbirlerinin içindedirler.. ~ HZ. MEVLANA
***
Ömer ormanın aşağısında sakin bir yer ayarladıktan sonra arabayı kenara park edip eşyaları alıp yerleştiler.
Ömer hızlıdan başladı mangalı hazırlamaya. Önce yakmak için birlikte biraz ağaç parçası toplamaya başladılar. Biraz çalı çırpı kömür ve gazete ile güzelce yakmıştı. Daha sonra tek tek etleri yerleştirip başladı pişirmeye biraz da köfte domates ve biber. Kokusu bile şimdiden çok hoş geliyordu. Eline de pek yakışıyor Ömer'imin. Ustaca nasılda halletti hemen.
Sevda ben aceleden içecekleri almayı unutmuşum. Sen etlere bak yanmasın arada bir çevir. Ben hemen alıp geliyorum.
-Tamam canım sen git etler ben de merak etme :)))
-Ömer arabayla ormandan çıkıp almaya gitti. Bu sıra da sevda'da iyice pişmesi için yelpazeyle hava yapıyor arada da çevirmeyi ihmal etmiyordu. Bir de yakarsa Ömer'in dilinden kurtulamazdı.
Elinde poşetlerle Ömer
ben geldim canım. Ne yaptın pişti mi ?
Yok canım biraz daha pişmesi lazım.
-Tamam canım gerisini ben hallederim.
Sevda geçip kilimin üstüne oturdu.
Sonra telefonunu alıp tekrardan kalktı. Ömer'in yanına gidip arkasından sarıldı ve yanağına bir öpücük kondurdu. Daha sonra fotoğraflarını çekmeye başladı.
Ömer'le olan her anı ölümsüzleştirmek istiyordu. Evet artık her şey tamam olduğuna göre yemeğe başlayabiliriz.
Buyurunuz efendim sizi şöyle alalım.
-Buyuralım bakalım.
Serdikleri kilimin üzerine oturup başladılar yemeğe.
Ömer aç bakalım ekmeğinin arasını.
-Açalım bakalım. Bunlar çok güzel pişmiş bunları bitiriyorsun bir posta daha geliyor.
-Bunların hepsini yiğemem ben.
-Çok konuşma da ye bakalım.
Imm gerçekten de nefis olmuş.
Ellerine sağlık canım benim.
-Afiyet olsun bir tanem. Ateş sönmeden bir çay koyayım da köz'de pişsin. Köz'de çayın tadı da bir başkadır hee. Yemeğe devam ettiler Ömer arada kalkıp çaya bakıyordu. Nihayet yemeği bitirdiler.Aman Allah'ım dünyaları yedik. Önümüzdeki bir kaç gün yemek yemeyeceğim. Abartma Sevda, kuş kadar miden var zaten gören de bir şey yedin sanır. Evet şurayı toparlayıp çay faslına geçe biliriz.
El birliğiyle iki dakika da hemen toparladılar.
Şimdi tavşan kanı çaylar da geliyor. Köz'de pişen çayları bardağa doldurup getirdi Ömer.
Al bakalım beğenecek misin?
-Senin elinden her şeyi beğenirim canım. Kilimin üzerine serbestçe uzanıp çayın keyfini çıkarmaya başladılar.
Sana verdiğim sözü de tuttum.- Evet geç olsa da sonun da yerine getirdin. İnsan bir teşekkür eder ya.. Şaka şaka teşekkür ederim can!
Şimdi haftaya nikahımız kıyılacak, inanasım gelmiyor. Beklediğimiz vuslat sonun da nihayete eriyor. Evet bir tanem kavuşmamıza az kaldı. Ondan sonra da gidip eşyalarımızı alırız. Geriye bir tek düğünü beklemek kalır. İnşallah canım. Hadi çayları soğutmayalım. Dediğin kadar varmış canısı, közde çayın tadı gerçekten bir başka. Ömer tebessüm etti.
İkisi de kilimin üzerine sırt üzeri uzanıp, el ele tutuştu ve gözlerini kapatıp başladılar hayaller kurmaya._Mutlu, Huzurlu bir yuvamız sen ve Fatihimiz diye iç geçirdi Ömer.
_İçin de sen olan bir yuvamız Fatihimiz ve minik Sevdalarımız diye iç geçirdi Sevda.
Ömer gözlerini açıp Sevdaya baktı. Öyle masum duruyordu ki içinden onu doyasıya öpmek geçiyordu. Ve Sevda'ya doğru yaklaşıp yanağına doğru bir öpücük kondurdu. Sevda'nın yüzü kızardı birden ve hemen doğruldu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seni Bana Yazmamışlar
RomanceSevmelerin en güzeli kitap gibi ezberimsin deme şekli. Belki de satır satır aklımda senli anılarım, her sayfasında yaşadığım duygular gibisin biraz adrenalin, biraz hüzün, biraz heyecan, çokça da mutlu olduğum duygularımsın...