Alarm sesiyle uyandım. Hemen telefonumu alıp saat'e baktım, saat henüz 06:00. Daha çok erken, biraz daha uyumayı düsündüm ama giyinip okula gitmem gerekiyor. Kalkıp elimi yüzümü yıkadım ve mutfaktan birşeyler atıştırıp odama gittim. Giyindim yatağımı toplayıp yola koyuldum. Okula vardım. Direk sınıfa gittim. Zeynep' te oradaydı. Zeynep ve tayfası aralarında fısıldaşıyolardı;
-- Melis'ten nefret ediyorum. Bu kızın Berk'ten uzaklaşmasını sağlayacak birşey bulmam lazım.
-- Zeynep Melisin üzerine iftira atsak nasıl olur ?
-- Aslında iyi fikir ben düşüneyim bu fikri.Sizi sürtükler demek bana karşı plan hazırlıyosunuz. Şimdi görürsünüz siz. Hemen Berkin yanına gideyim ;
-- Ne duyduğuma inanamayacaksın.
-- Zeynep ve tayfası konuşurlarken duydum seni benden uzaklaştırmak için benim üzerime iftira atacaklarmış.
-- Ciddimisin ?
-- Evet, sınıfa gittiğimde aralarında konuşuyorlardı. Bende duydum.
-- Demek öyle sana iftira atacaklar.
-- Evet, iyiki duymuşum konuştuklarını yoksa işler daha çok karışırdı.
-- Ders zili çaldı. Hadi derse gidelim tenefüste hallederiz.
-- Tamam.Tenefüs zili çaldı. Tenefüse çıkmayı düşündüm ama Zeynep ve tayfasının konustuklarınıda merak ediyorum. Benim hakkımda konuşurlarsa duymalıyım, diye düşünürken, sınıfa Berk geldi. Benim için geldiğini sanmıştım fakat Zeynep'i çagırınca birden bire endişelenmeye başladım ne konuşacaklarını merak ettim. Beş dakika sonra Zeynep sınıfa ağlayarak geldi. Daha da merak ettim, gidip Berk'e sorayam mı ? Yoksa sormayayım mı ? Diye gelgit yaşıyorum. Kafamı Zeynep'e taraf çevirdiğimde, Zeynep hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Acaba Berk, Zeynep'e ne dedi de Zeynep ağlayacak duruma geldi.
Sonunda okul bitti. Okuldan çıktığım gibi hemen eve gittim. Eve geldiğimde komşular bizdeydi,zaten yorgundum hiç dedikoduları dinleyemezdim. Hemen odama çıktım. Yatağıma uzandım ve Berk'in Zeynep'e ne dediğini tahmin etmeye başladım. Acaba ne dedi ? Çok merak ettim.Bunları düşünürken uyumuşum. Uyandığımda alt kata indim. Annem oturmuş ağlıyordu. Annemin yanına doğru ilerlerken aklımdan binbir türlü şey geçti.
-- Anne ne oldu niye ağlıyorsun ?
-- Kızım deden kalp krizi geçirmiş şuan yoğum bakımdaymış.
-- Ne inanamıyorum!
Ben daha ne olduğunu anlayamadan, ağlamaya başladım.
-- Bilmiyorum kızım. Ben bir kaç günlüğüne Ankara'ya gideceğim.
-- Tamam anne beni merak etme.
-- Tamam kızım ben hazırlanıp otogara gidiyorum.
-- Tamam Anneciğim dedemin durumundan beni haberdar edersin.
Annem Ankara'ya gitti. Evde tek başıma kaldım. Kalkıp odama çıktım, hazırlandım dışarıya çıktım. Yine sitenin bahçesinde ki parka gittim ve oturdum. Biraz sonra Buğra geldi ona olanları anlattım. Çok üzüldü. Orada fazla kalmadım,evime geri döndüm ve uyudum...Hatice ÇAVCI - Merve İmren OT
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Dost
Подростковая литератураBaşka gezegenlerde hayat var mı diye merak ederiz, sanki bu gezegende yaşamayı becerebilmişiz gibi.