Her bir ve yorum daha çabuk yb getirir.
Yeni yılıma bu adamla girip ömrümün sonuna kadar bu adamın esareti altında yaşamak istiyordum.
.........
Salonda hazırladığım mükemmel kahvaltı sofrasının tek eksiği Eren'di.
Bir kaç dakika sonra merdivenlerden inen silüete baktım, yine kusursuzdu. Eşsiz gözükmeyi nasıl başarıyordu? Dik duruşu ile masaya oturup sofrayı inceledi, beğendiğini belli eden mırıltıyla çıkararak beni mutlu etmişti.
"Bu gece yıl başı." Bakışlarıyla beni süzüp kafasını salladı.
"Evde kutlamak istiyordun?" Soğuk sesi moralimi bozarken kafamı salladım.
"Evet evde kutlayalım demiştim ama düşündümde sürekli beraberiz ,başbaşayız. Dışarı çıkmamız daha mantıklı." Bakışlarıyla beni analiz ediyordu ve ben bu bakışlardan fazlasıyla çekiniyordum.
"Bizim mekanı hazırlıyorlar ,hareketli bir gece olacak ve sende uslu duracaksın." Kafamı olumlu anlamda sallayıp koyu kahve gözlerine kitlenmiştim.
"Sen... Neden böyle duygusuzsun? Anlat bana Eren, biliyorum yaşadığın tramva sonucu duygularını kaybettin. Ben sana her bakışımda geçmişini düşünmekten sıkıldım, sen benim aldığım nefese kadar biliyorken ben senin hiç bir şeyini bilmiyorum ve bu hiç adil değil. Seninle geleceğimizi hayal edebilmem için geçmişinden bir şeyler bilmem gerekir, tek bildiğim babanı öldürmen fakat sebebi ve hiç bir şeyi bilmiyorum." Kendime bile şaşırarak sorduğum sorunun farkına vardım. Bir anda sormam onun da afallamasına neden oldu.
"Zamanı değil.." Sıkıntılı bir soluk verip tabağımdakileri didikledi .
"Ne zaman anlatacaksın?" Diye diretince yüzünü avuç içleri ile ezerken sıvazladı.
Masadaki sessizliğimizi korurken ses çıkaran tek şey çatal, bıçak gürültüsüydü
. Eren'in hareketlenmesi benimde masadan kalkmamı tetikledi.
"Üzerini kalın giyin, kardan adam yapacağız.." Yüzümde beliren geniş bir gülümsemeyle ona baktım.
"Gerçekten mi?" Kafasını olumlu anlamda sallarken ona sarılmak istedim.
"Dün söz verdim ve ben sözlerimi tutarım." Neşeyle masayı toplamaya yeltendim fakat ellerimi tutan Eren bana engel oldu.
"Git hazırlanan birini çağırırım evi toparlar." Eren evde sadece benim sesimi duymak istediği için hizmetlilerin hepsini diğer eve yollamıştı ,haftada 4 kere gelip ortalığı toparlıyorlar ve biz gelmeden gidiyorlardı. Kafamı sallayıp üst kata çıkarken mutluydum, her şeye rağmen bu adamla çok mutluydum. Beni zorla kaçıran bir adam beni bu kadar mutlu edemezdi, hayata bağlayamazdı.
Hızla odaya girip kalın kıyafetleri dolaptan çıkardım, üzerindeki pijamaları çıkarıp katlatladım ve dolaba yerleştirdim. Seri hareketlerle kalın bordo kazağı giyinip altıma siyah dar pantolonumu giyindim. Ayağıma bir kaç çorap geçirip odadan çıktım.
Neşeyle merdivenleri inip kalın montunu giyinmekte olan Eren'e baktım, sabahki hali gözlerimin önüne gelirken titredim çıplak vücudu ile kara yatmış ve tepki vermemişti bile..
"Hazırsan gidelim." Kafamdaki düşünceleri silip mutfağa doğru ilerledim, dolaplardan birini açıp bir kap aldım ve buzdolabına yöneldim. Sebze bölümünü açıp içinden bir adet havuç çıkardım dolabı kapatıp elimdeki kaba bıraktığım havuçla salona girdim Eren bana dikkatle bakarken kahvaltı masasında bulunan zeytinliği alıp havucun üzerine bocaladım tüm taneleri, ardından gülümseyerek Eren'in yanına ilerledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYA...?
Ficção GeralKaranlık sokaklarda geçen yalnızlığın öyküsü... Aşk ile aydınlanabilir mi? Bir tarafta hiç sevilmeyen hayatı boyunca teyzesi tarafından hep dayak yiyen ürkek bir kız. Diğer tarafta ise büyük bir iş adamı, karanlığın sahibi mafyaların en tehlikelisi...
