2

52 3 1
                                    

Arel bu işten hiç hoslanmamisti ama annesine sözü vardı bu düğüne katilmaliydi tıpkı abisi gibi elif görevde olduğu için yirtmisti Arel biliyorduki abisi de en az Arel kadar anlamammisti annesinin bu israrini ne vardı bu düğünde bukadar önemli olan
Zaten yıllardır görmediği akrabalarinin arsinda ne yapacaklardiki abisiyle telefonda görüşmüş ikiside ankarada hava alanında buluşup kiraladiklari arabayla devam edeceklerdir yola Arel saatine baktı evet ucak birazdan inecekti ankaraya abisi gelmiştir bile diye düşünüp beklemeye başladı
Alp
Bu tatil için çok beklemisti alp ama şansa bakinki annesinin bu saçma düğün planına katilmak zorundaydi annesini kiramazdi biliyordu annesinin tavrindan anlamisti kesindi bu sacmaliga katılması Ama biran önce bu sacmaligin bitmesini istiyordu ah ah anne diye kiziyordu kendisine kadın yönetmek için doğmuş resmen diye düşünürken aklına annesini anlattığı ilk okul ödevi gelmişti annesini o zamanda bu cümleyle anlatmıştı öğretmeni çok gülmustu bu yazıya ah bu kadın dedi alp emindi annesi okusa çok acayip işler yapardı bi an üzüldü annesine
Arel li çıkışta görünce sigarasini çöpün kenarına atıp kardeşine doğru yürümeye başladı iki kardeş sıkıca sarılıp hasret giderdi Arel abisine ayrı bir severdi abisi candi ona
Alp
Ee birader öt bakalım neymiş bu düğün olayı
Arel
Valla birader kesin emir yani bilemiyorum asıl sen anlat sen biliyomusun gitmemiz gereken yeri
Alp
Oğlum Enson gittiğimde küçüktük pek hatirlamiyorum zaten sonra hiç gitmedik
Arel
Peki bu düğün kiminmis
Iki kardeş konuşarak arabaya binmiş yola çıkmış lardi bile Arel abi bukadar onemliyse annen neden gelmedi hem neden bu kadar yıl sormak bile yasak ken neden şimdi ben akrabalarimizi tanımıyorum bile alp bilmiyorum ama hatırladığım kadariyla iyi insanlardi hem annemizin büyüdüğü köyü görmek hoş olur demi
Arel neyse ney artık bakcaz bu arda ne zaman ulaşıriz köye ben acıktım ya biyerde duralimbişeyler alalım
Alp gördüğü ilk benziklikte durdu arabayi kenara park edip arele sen alacaklarını al diye gönderip tuvalete girdi hava cok sicakti elini yüzünü yıkayıp çıktı tuvaletten bi sigara yakıp derin bir nefes çekti sigarasindan
Telefonunu eline alıp babasını aradı bir saate varacaklarini Kırıkkale olduklarını söyledi ve kısa bir konuşmanın ardından iki kardeş arabaya binip yola devam ettiler
Nihayet söylenen köye geldiklerinde alp babasının tarif ettiği şekilde gitmeleri gereken evin önüne gelmişlerdi büyük bi bahçeye nin içine girip bahçede oturan kalabalığa baktı iki kardeş aradan inip karsilarindaki eve etrafı güllerle çevrili önünde küçük havuz olan eve bakmaya başladılar alp bişeyler hatirlamisti sanki Arel se sadece kalabalığa bakıp onları inceleyen kalabalığa bakiyorlardi aklında annesinin bukadar büyük bir ailesi olabilirmiydi bunu düşünürken yanlarına ellerinde bir adam yaklaştı alp sanki bu adamı daha önce gördüğüne emindi Arel merheba biz Köroğlu barış beyin evini ariyorduk burayı gösterdi köyün girisindeki çocuklar
Adam sanki bu gözleri tanımış gibi yaklaştı arele
Gözleri dolmuştu adamın hatta yaşlar akmaya başlamıştı sana Köroğlu diye deli ananmi söyledi evlat dedi Arel de alp te şaşkın bir suratla adamı inceliyorlardi Arel sadece evet diye bildi

Barış karşısinda bu iki adamı görünce anlamisti kim olduklarını çünkü Arel aynı annesi gibi bakıyordu alp se aynı babasiydi gözündeki yaşı silip sarıldı Arel e aslanim dayısı nin aslanlari deyip alp e de sımsıkı sarıldı onlara hayretle bakan kalabaliga dönüp pınar diye bağırdı

Evin kapısına koşarak bi kadın geldi balkondan efendim abi demesi ve Arel ve alp i görmesi bir oldu sanki olduğu yere yigilacakmis gibi dizleri titriyordu kadının yavaş adımlarla basamakları inip iki genç adamın önünde durdu sanki onların süretlerini ezberliyordu Kocaman açılmış gözlerinden inci taneleri dökülüyor du bir anda herkes etraflerina toplanmış merakla onları inceliyorlardi pınar dayanamayıp teyzem deyip sarıldı ikisinde
Sırayla herkesle sarıldı lar garipti Arel ve abisi için böyle büyük bir sevgi beklemiyorlardi onları üzüm asmasindan yapılmış büyük cardagin altına oturtup incelemeye devam ettiler sesizligi pınar bozdu alpe bakıp ablam enistem nasıl dedi
Alp sadece ıyiler diye bildi
Sırayla tanışmaya başladılar barış dayısı karisi Rana Zümrüt teyzesi eşi mustafa pınar teyzesi ve eşi enes enes aynı zamanda ömer beyinde amcasının ogluymus Arel bunu duyunca şaşkınlığı dahada arttı ve annesinin kuzenleri babasının kuzenleriyle evliymisler bunu âreli güldürdü barış bey
Hayırdır neye güldün diye sorunca
Arel derin bi nefes alarak sizlerin evliliginde acaba annemin parmağı varmı diye düşündü mde deyince anan hala ayni yani dedi Arel gülümseyerek biraz dedi tam buna herkes gülerken bahçe kapısından gülüşerek giren genç gurup yanlarına yaklasti
Arel ve alp pi gören gençler gülen gözlerle yanlarına geldi ama sadece iki mavi göz ve iki mavi göz daha onları öldürecek miş gibi bakıyordu ve bu dört genç bir birini gozlerin

nerdeyse öldürecek miş gibi onlara bakıyordu kimdi bu kızlar

Hüda Ve Arel (  )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin