1

20 3 0
                                    

Gözlerim yine karşımda duran iri tabloya kaydı. Bakıp da bıkmadığım tek şey bu tabloydu heralde. Tabloda Şahmaran vardı. Sadece bana bakan 7 kafa ve bir tablo.. ne kadar acınası bir durumdu bu böyle ben ne zamandan beri bu kadar çaresiz bu kadar aciz ve bu kadar savunmasız olmuştum. Sadece bana kalan şey vücudumdu.. aslında onu bile düzgün kullanamıyordum. Saçlarım dökülmüş kendimi hep halsiz ruhsuz ve fazlalıkmış gibi hissediyordum psikolojime hiç gelmeyeleim bile bazen benim bile anlamadığım sinirlenmelerim sebebsizce bağırışlarım oluyordu. Yanımda kimseyi istemiyordum o da ayrı bir gerçekti doğrusu.. Bu hastanede 1 aydır tedavi altında tutuluyordum. Artık buradan midem bulanıyordu yaşamak bile bana saçma geliyordu bu ne gereksiz bi hastalıktı.. bıkmıstim ama elimden bi şey gelmiyordu sadece beklemek vardı başka çarem yoktu çünkü..

Yavaşça doğruldum yanımda duran bardağı elime aldım ve Çoktandır yemek yemediğim için kokan agzima ve mideme su gönderdim. Göndermemle kendimi kaybetmem bir oldu galiba yine başlıyoduk su bardağını kapıya doğru fırlattım ve
"Yeter bıktım artık yaşamak istemiyorum bıktım. Bırakın beni öleyim daha ne kadar acı Çekmemi bekliyosunuz??"
Annem koşarak yanıma geldi.
"Kızım Hazal kendine gell lütfen bak ben burdayım"
"Yeter anne ben bıktım bırak beni artık olmuyor ölücem ben daha neyin derdindesiniz siz ya?"
"Doktor doktor çağırın lütfen kızım yine sinir krizi geçiriyor yardım edinn!"
"Ölücem ben anne anlayın artık sokun artık o beyinlerinize bunu ölücem ben"
Bunları derken sesim boğazımı yırtarcasına çıkıyordu yolucak bi saçım olmadığı için yere çökmüş elimi yere vuruyordum bu sefer kendimi diğer nöbetleri göre daha fazla kaybetmişim sanırım.
İçeriye her zaman benimle ilgilenen doktorum girdi beni yavaşça kaldırdı tabi ben hala bağırıyor ve elimi sağa sola savuruyordum üstümde ise hastaların giydiği önlük vardı.
"Ya yardım edin bana bırakın öleyim işte hem ben hem de siz kurtulun"
"Bakın Hazal hanım lütfen sakin olun ve zorluk çikarmayın şimdi yavaşça yatağa yatın ve kolunuza iğne vurabilmem için bana yardım edin"
Annem ve ablam kapının orada durmuş ikisi de ellerini ağızlarına götürmüş ağlıyolardı. İşte ben buydum herkesi üzmekten başka yapabileceğim bi şey yoktu artık bitmişti. Ama kimse anlamıyordu yolun sonuna gelmiştim.
"

VİTAMİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin