Siktir!

12 0 0
                                    

Iğrenç bir gürültüyle çalan alarmı kapatıp uyumaya devam edecektim ki alacaklı gibi çalınan kapı buna engel oldu. Ah sikeyim!.
Yatağımda doğrulup ayaklarımı aşağı sarkıttım ve güçlüklede olsa yatağımdan kalkabildim. Kapıyı çalan her kimse onu sikecektim. Cidden. Merdivenleri hızlıca inip hala çalmakta olan kapıya ilerledim ve hiç teredütsüz kapıyı açtım. Karşımda uzun boylu zayif ama yapılı, rampa saçlı,esmer bir çocuk ve arkasında 4 tane daha taş çocuklar duruyordu.
Uykunun vermiş olduğu sersemlikle gözlerimi kısarak ve esneyerek ''Kime bakmıştınız?!" dedim. Sesim oldukça kinayeli çıkmıştı. Esmer olan beni baştan aşağı süzüp "Robin pezevenki burda mi?!" diye sordu gayet tok bir sesle.
Bir dakika bir dakika az önce bu piç babama pezevenk mi demişti?!
"Bak dostum birincisi babam evde yok ve ikincisi ona ne hakla peze-" sözümü bitirmeden lafimi kesti. "Baban?! Robin denen o gavat senin baban mı ?! Tanrım bundan daha güzel bir fırsat olamaz" dedi ve piç bir sırıtış yerleştirdi yüzüne.
Cidden babamın bu serseri heriflerle ne alakası olabilirdi?
"Laflarına dikkat et ve siktir git piç kurusu!" diyip kapıyı sertçe kapatıyordum ki ayağını koyarak bunu engelledi. Çenesi kasılmıstı ve gözleri beni ölüme davet ediyormuşçasına korkunç ve karanlık bakıyordu.
"Ne dedin sen?!" diye tısladı ve üzerime yürümeye başladı. Evde yanlız olmama lanet edip geri adımlamaya başladım. Anne ve babam Marry halamı ziyaret etmek için şehir dısına gitmişlerdi ve ilk defa evde yalnız olduğum için içimden lanetler ediyordum. Geri geri giderken lanet olası duvara çarptım ve piç bir sırıtışla üstüme yürümekte olan çocuğu izledim. Ah sikeyim!. Iyice yaklaşarak dibime kadar girdi ve aramızda 1 milim dahi kalmayacak şekılde bedenime yaklaştı. Vücudumdaki tüm kan yüzüme hücum ederken ne yapacağımı bilmiyordum.
"Ne dediğimi duydun. Defolun evimden" dedim çatallanmış olan sesimle. Lanet olsun.
Baş parmağını çıplak omzumdan başlayıp boynumda ve yüzümde gezdirdi. "Bana bak sürtük. Benimle düzgün konuş ve soruma cevap ver. Baban nerede ?!" dedi. Sesi oldukça tehditkar çıkıyordu. Alaycı bir tavırla, "Sana bunu söylemek zorunda olduğumu düşünmüyorum. Siktir!" dedim ve parmağımla kapıyı işaret ettim. Ne olup bittiğini anlamadan yüzümde gezen parmağını çekti ve omuzlarımdan tutup sertçe duvara çarptı. Dudaklarımdan istemsizce bir inleme dökülürken,kulağıma yaklaştı ve "Baban gelip kurtarasın seni,tabi ben ona seni verirsem." diye tısladı ve kolumdan tutup beni kapıya sürüklemeye başladı. Ne kadar dirensemde gücüm yetmiyordu. Sokakta çığlıklar atarken burnuma bastırılan bezle saniyeler içinde kendimden geçtim. Gerisi karanlık...

KIRINTIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin