iyiydik biz üçümüz

mutlu haberr

Bugün dışarıda harika bi hava vardı.harika hava derken siz böyle güneşli sıcak bi havayı kastettiğimi düşündünüz öyle değil mi?
Fakat bugün uyandığımda yağmur hatta dolu yağıyordu eylül ayına geçişimizin ilk günüydü.Bugün uyandım ve giyindim kot bi şort giydim.artık dolu yağmıyordu hatta yağmur da durmuştu.şortumun üzerine incecik ip askı arkadan çapraz olan beyaz bi atlet giyindim üzerine bordo hırkamı giydim farklı renklerde takılar taktım ve beyaz spor ayakkabılarımı giydim saçlarını her zamankibgibi kıvırcıktı hazırlandıktan sonra odadan çıktım.Kızlar derinin odasındalardı oraya gittim.derin uzun ince bi elbise giymişti elbise siyahtı.mor deri bi sandalet giyinmişti takıları ise bordoydu belindeki simsiyah saçları ise düzdü.su da sarı bi tulum giyinmişti.tulumu sportifti ayakkabıları da beyaz ve spor ayakkabıydı.koluna da siyah ve metal bileklikler takmıştı.nehir mavi kısa bi elbise giyinmişti beyaz converse ve beyaz bi cap takmıştı üzerine kot bi ceket giymişti.saçları da sarı ve kıvırcıktı.bizim hazırlanmamız bu kadarda kısa sürdü ve odadan çıktık.bizimkiler bizi dışarıda bekliyordu çıktık ve birlikte sahil kenarına gittik.bizim sahip kenarında balık ekmekçi müfit abimiz vardı yanına gider gitmez;
Galya:
-müfit abiiiii sen bize 6,8, hatta 10 tane köfte at abisi kalırsa ben yerim nasıl olsa.
Nehir:
-fazla olmadı mı sencede?
Galya:
-sus kız :) ben yerim kalanları.
Köfteler geldi ve herkes birer tane yedi tabii ben hariç.
Galya:
-hani çoktu lan bi tane fazla.
Uzay:
-sen onuda yedin hayatım.
Galya:
ben yerim susun be.müfit abim yapsın yeter.
Müfit abi:
-her zaman bekleriz gençler.seviyorum sizi
Derin:
-görüşürüz abi.
Norris:
-şimdi napıyoruz.
Su:
-parti timee:) :) :)
Mert:
-hadi o zaman kemancıda ayaz bize kahve ısmarlıyor.
Derin:
-yüklenmeyin lan sevgilime.
Nehir:
-aman yedikk yedik.
Galya:
-tamam ben ısmarlarım.siz susun yeter.
Uzay:
-emir büyük yerden.
Kemancı cafeye giderler ve birer kahve isterler.Kemancı cafedeki herkesi de tanıyorlardı.burası kapalı içeride odun sobası yakılıyor ve kitap evi aynı zamanda.oranın sahibi de Duran abi.
Ayaz:
-buraya geliyoruz da hiç bi kitap okuduğumuz yok.
Norr:
-eğleniyoruz o yeter.
Mert:
-aynen.
Biz kahvelerimizi içtikten sonra norr birden ayağa kalktı karşıdan bi kız geliyordu bembeyaz tenli yeşil gözlü dalgalı omzunda saçları vardı.
Yarkın:
-norris bu kim?bizi tanıştırmayacakmısın?
Norr:
-o benim kız arkadaşım adı diyar.
Nehir:
-tanıştığıma çok memnun oldum diyar.
Diyar:
-bende memnun oldum.Sen norrisin ikizi olmalısın.öyle değilmi.
Nehir:
-aynen öyle.
Herkes kendini tanıştırdı.
Galya:
-ee diyar nerelisiniz?
Diyar:
-benim anneane tarafım fransız babam ise türk yani aynı nehir ve norris gibi burda yaşıyorum.
Mert:
-nerde okuyorsun?
Diyar:
-ben iki yıll lise okudum.özel olduğu için bitirmeden hemşire olabilirdim.iki yıl okuduktan sonra iki yıl çalıştım ve psikoloji üzerine okuyorum şu anda.okulum istanbul da.
Ayaz:
-biz seni sorguya çekmiş gibi olduk.ee gençler napıyoruz?¿
Uzay:
-bence artık dağılalım.hatta biz kaçtık. Dedikten sonra ben ve uzay günün devamını birlikte geçirecektik. Biz gittikten sonra herkes çift olarak günü birlikte geçirdi.
Norris ve diyar;
Diyar:
-onları çok sevdim.onlarla bir iki saat zama geçirmeme rağmen iyi insanlar olduğu anlaşılıyor.
Norr:
-bende çok iyi tanımıyorum iki aydır hep birlikteyiz.
Diyar:
-norr ben tekme turu yapmak istiyorum.
Norr:
-o zaman hadi kalkkk!
Diyar:
-hemen şimdi mi?
Norr:
-evet.neden olmasin?dedi ve tekne turu yapmak için sahile gittiler
Uzay ve galya;
Yani biiiiz.Uzay bir arabaya bindirdi beni.benim hiçbişeyden haberim yoktu.çok güzel yemyeşil bi yere gittik.koca bi kapıdan geçtik içeride taş bir yol vardı etrafta çiçek ve bitkilerden farklı ağaçlardan başka bişey gözükmüyordu. Fakat uzay elimden tuttu ve taş yoldan yürümeye devam ettik sonunda kocaman bir ev vardı. Evin etrafı yemyeşil önünde bir hamak vardı etrafı çitlerle sarılıydı.uzaya döndüm ve döner dönmez başıma dökülen cupcake şeklinde süsler çiçekler aradan gelen müzik üzerine uzayın EVLEN LAN BENIMLE diyişi yankılandı etrafta.gözlerimden yaşlar geldi ve uzaya sarıldım evet diye bağırdım.günümüzün geri kalanını boş evimizde kahve içerek hamağımızda hayal kurarak geçirdik
Galya:
-uzay bunların hepsi benim mi şimdi?
Uzay:
-hemde hepsiii.
Akşam adaya geri döndük ve olanları herkese anlattık.Herkes bizim adımıza mutlu olduğunu söyledi.Biz uzay la okulu bitirdkten bir iki yıl sonra falan evleniriz diye düşündük. Yani 4 yılımız var.......
Bu bölüm biraz yarım yamalak eksik ama güzel oldu....