Birinci Bölüm

26 2 0
                                    

Günlerden Cumartesi bu güne bayılıyorum kim sevmez ki haftasonu. Küçük bir depresyondayım biraz yürüyüp , hava alma bahanesiyle dışarı çıktım .Bu aralar canım fazlasıyla sıkkın galiba eski sevgilimden kaynaklanıyor , ondan ayrılalı üç gün oldu ama onun yokluğunu hiç hissetmedim. O zaman neden depresyondayım? Aslında ondan ayrılmayı ben istedim.
Bu arada adım Victoria , 18 yaşındayım ve New York da yaşıyorum . Pek iyi arkadaşım yok , yanlız takılmayı sevdiğim için kimseyle arkadaşlık kurmam. Bu nedenle kimse yanıma yaklaşmaz. Ailem benim sürekli arkadaş edinmemi söyler
Ama malesef onların istediği herşeyi yapsaydım... Aslında normal insanlardan pek farkım
yok her insan gibi nefes alıyorum, yürüyorum ve konuşuyorum. Saçmalama başladım! Bayağı bi saçmalad ım
Bunun nedeni soğuk hava olsa iyi olur insanların bana deli demesini istemem doğrusu.
Hava gerçekten çok soğuduğu için hızlı adımlarla evin yolunu tuttum. Nihayet eve vardığımda
Kapıdaki bekçi "Günaydın Victoria hanım bu gün çok güzelsiniz " dedi. 'Ah tanrım Güzelmiş im! ' diye bağırmak istedim o an ama ben sadece "Günaydın" demekle yetindim.
Hızlı adımlarla evin kapısına
Ulaştığımda anahtarı unuttuğum için zile bastım.Kapıyı evde çalışan bi kadın açtı kadına 'merhaba' bile demeden merdivenler e koştum . Bu evde en sevdiğim yer odamdı. Odama girip üzerimi değiştirdim sonra bir kitap alıp okumaya başladım.

* * *
Akşam yemeği için aşağı indiğimde annem ve babam çoktan masaya oturup yemeklerini yarılamışlardı bir sandalye çekip ben de masaya oturdum . Bu sırada annem ve babam beni görmemişlerdi. Babam anneme yeni bir şirketle ortak olanaklarından bahsediyordu .Bu arada babam
Bir holding in sahibi anlayacağınız zengin bir ailenin
Çocuğuyum ama bundan hiç de memnun değilim ve özel okula gitmeyi de sevmiyorum , para denilen kağıt parçasını da. Şımarık çocuklar ın gittiği özel okul . Ah lanet insanlar paralarıyla herseyi alabileceğini zannediyor . Ama bu yanlış bi tanım tirilyonlar verip alamayacağın şeyler de var 'sevgi'.Benimle sırf babamın parası yüzünden arkadaş olmak isteyenlere nefret ediyorum.
Galiba yemeğe fazla çatal batırdım bu yüzden babam " Önündeki ni yiyecek misin yoksa tok musun?"diye sordu "Galiba yiyeceğim" dedim ve yemek yemeye başladım . Nihayet yemeğimi bitirdikten sonra odama çıktım. Masanın üstünde duran sigaradan bir tane aldım
Ve çakmaklı yakıp bir nefes çektim . Sigaraya başlayalı iki yıl olmuştu ve bu bağımlılık yapan birşeydi. Hastalık gibiydi sigara içmek . Elime Telefonumu alıp kulaklığı taktım Blame dinledim.
Ve uzun düşüncelere daldım.
Tek çocuk olmak çok güzel , tüm herkes sizinle ilgileniyor , ne isterseniz yapıyor ama işte tek çocuk sunuz ya hep sizi korumaya çalışan Anne ve Baba bu hiç de güzel değil.18 yaşındasınız ve bir yere giderken anne ve babanız a söylemek zorundasınız .Yatağıma uzanıp uyumaya çalıştım ve başardım...

* * *

Bir Pazar sabahı yürüyüş yapma bahanesiyle daha dışarı çıktım.
Evde pek kafa Dinleyemediğimdenim den kendimi dışarda buldum.
Bu gün hava güneşli ve güzel di.
Sokak şarkıcılarının söylediği şarkılara bayılıyorum . Gerçekten yürümekten çok yorulduğum için bir bank a oturdum ve müzik eşliğinde etrafımdaki insanlara izlerken
Omzuma bir elin dediğini hissettim ve refleks olarak bank dan sıçrayarak kalktım. Karşımda hafif esmer , benden biraz uzun , tahminimce benim yaşlarımda bir serseri bana doğru bakıp sırıtıyordu . Ben şok içerisinde onu incelerken o ise karşımda hâlâ sırıtıyordu.
"Neye bakıyorsun sen öyle " diye sordum. " Sana" dedi ve hâlâ sırıtıyordu. " Niye sırıtıyorsun " diye sordum. " Bu dünyada belirli sayıda güzel kız var ve şu an bir tanesi karşımda duruyor ondandır" dedi. Birinin bu çocuğa haddini bildirmesi gerek.
"Biliyor musun bu dünyada da belirli sayıda yavşak var ve şu an bir tanesi karşımda sırıtıyor" güldü ve beni sinir etme çabalarına başladı. " Güzel olduğun kadar da birazcık küstah sın ama senin gibi güzel bir kıza hiç yakışmıyor " gözlerimi devirdim " Senin işin , gücün yok mu artık başımdan bi defolsan" deyip ayağa kalktım
arkamı dönüp yürümeye başladım. Arkamdan bağırdı " İstediğin yere kaç güzel kız , seni yine bulurum" onu daha fazla dinlemeden yürümeye devam ettim. Eve vardığımda annem bana küçük bir süpriz yapıp bir not bırakmış not da:

Küçük bir iş seyahati için şehir
dışın' a çıkmamız gerekiyor iki
gün boyunca evde olmayacağız
tatlım. Bu yüzden sana bakmak için büyükannen Charli sana bakmak için iki günlük bizde kalacak .Ona iyi davran seni seviyoruz...
Harika bir de bu eksikti . Bu arada Charli büyükannen, pek iyi anlaşmayız çünkü sürekli bana öğütler verip duruyo ve bu
çok sinir bozucu. Annem sürekli
ona benzediğimi söyleyip duruyor aslında bazı yönlerimiz benziyor evet benim gibi huysuz , yanlız kalmaya bayılan , sigara içer ama benden farklı yönleri de var mesela çok güzel yemek yapar, süper bir ressam . Ama ne olursa olsun beni sever ve korur benim de onu sevmediğim söylenemez ama o dünyanın en iyi büyükannesi.

ZOR KIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin