SENSİZLİKTE KAYBOLURKEN (Düzenleniyor.)

Bir daha böyle giyinme

Dışarı çıktım. Sitenin giriş kısmına doğru ilerledim. Kapının girişine baktım ama yoktu. Biraz bekledim , gelmeyeceğini düşünüp arkamı döndüm. Ağaçların arasından önüme atladı ve gülümsedi.
''Tadaaa ''.

''Ne yapıyorsun Gökhan ? Ödümü kopardın''
''Sürpriz yapayım dedim merak ettin beni değil mi ?'' dedi.
''Yaa ne demezin. Gökhan gelmezse ne yaparım diye düşünüyordum '' dedim kaygılanmış gibi yaparak.

'' Tahmin etmiştim'' dedi sırıtarak.
''Niye içeri gelmedin de buraya çağırdın, hava çok soğuk '' dedim.
''Üşüdün değil mi ? Özür dilerim'' dedi ve kabanını çıkarıp bana giydirdi. O çok büyük olduğundan kabanı hem çok bol hem de çok uzundu. Tam itiraz edecektim ki

''Keremler de parti var. Gitsek mi ? Hem Rüzgar'la Zeynep'te gelsin.''

''En son dışarı çıktığımızda ne olduğunu ikimizde biliyoruz hem neden içeri gelmiyorsun ? İçeride kahramanlıkların konuşuluyor. Kaçırmak istemezsin bence '' dedim sırıtarak. ''Asya bence kötü anılarını kafandan sil. Bu akşam sadece bir partiye gideceğiz. Hem ben evde yatmaktan çok sıkıldım. Biraz eğlenmiş oluruz. İçeri girelim ama yarım saate partiye gideceğiz anlaştık mı ? '' dedi gülümseyerek. ''Tamam'' dedim. Gerginliğimin sesime yansıdığından emindim. Aynı şeyleri yaşar mıyız diye düşünürken Gökhan ellerini cebine koymuş çoktan kapıya ilerlemişti. Ben de arkasından içeri girdim. Annem ve babam bir yandan Gökhan'a teşekkür ediyor bir yandan da içeceklerini yudumluyorlardı. Nazan Teyze de onların sohbetine katılmıştı. Melek Teyze ve Güven Amca 'da (Zeynep ve Rüzgar'ın anne babası) onları dinliyorlardı. Rüzgar ve Zeynep'te genelde olduğu gibi bir konu hakkında tartışıyorlardı. Biraz sıkılmıştım, annemlerin sohbetini dinliyordum. Gökhan bana bakarak gidelim mi der gibi kaşlarını hareket ettirdi. Ben de ona sonunda der gibi baktım ve gülümsedim. Gökhan annemle Nazan Teyzenin konuşmalarından faydalanarak babama biraz yaklaştı. '' Efendim bu gece arkadaşlar arasında yapılan bir partiye gitmek istiyorum Rüzgar ve Zeynep'te bana katılacak. Asya gelebilir mi?'' dedi. Babam tedirgin olmuştu. Sanırım onun aklına da son yaşananlar gelmişti. ''Gökhan beni yanlış anlamanı istemem ama şu son yaşananlardan sonra bir süre Asya'nın dışarı çıkmasını uygun görmüyorum. Yaşananlar bizi tedirgin etti. Herkesin iyiliği için gitmemenizin daha uygun olduğunu düşünüyorum.'' ''Efendim çok haklısınız sinema çıkışı yaşananlarda kendime hakim olamamıştım. Bu sefer dikkatli olacağım söz veriyorum '' dedi. Babam biraz bana baktı konuşmaya devam etti. '' Tamam ama telefonunuz açık olacak. İstediğim zaman size ulaşabileceğim. Şoför size eşlik edecek. Asya'da sadece meyve suyu içebilir. Başka hiçbir şey içmesin. Şartlarım bunlar kabul ediyorsan ? '' dedi.

''Tabiki ben de alkol kullanmıyorum. Asya'da içmeyecek. Teşekkürler.'' dedi Gökhan. Gökhan Zeynep ve Rüzgar'a partiyi şimdi söylüyordu. Zeynep sevinçle ellerini çırptı. Gidip Güven Amca'ya sordular. O da biraz tedirgin olsa da izin verdi ve Keremlerin eve doğru yola çıktık.

Aşağı indiğimiz de Gökhan'ın yanından yürüdüm. Neden bilmiyorum ama gece dışarı çıkmak artık mantıklı gelmiyordu ve korkuyordum. Gökhan bir an duraksadı ve kızgın bir şekilde Asya diye bağırdı. Korkudan sıçramıştım.

Sesim titreyerek; ''Efendim '' dedim.
''Elbisene hiç dikkat etmemiştim. Bu kadar insanın içinde böyle mi duracaksın ? ''
''Ne var ki elbisemde ? '' dedim şaşkın bir şekilde. Rüzgar ve Zeynep'te şaşkın şaşkın Gökhan'a bakıyorlardı.
''Ne var ki değilde ne yok deyecektin herhalde. Bir daha böyle giyinme '' dedi ve ilerledi.

Rüzgar Gökhan'ın yanında giderken Zeynep'te hem şaşkındı hemde benim şaşkınlığımı atlatmak istercesine beni kolumdan çekiştiriyordu.

Biraz kızmıştım. Elbisem hiç kısa değildi kesinlikle abartıyordu. İçeri girdiğimiz de yine dibimde bitmişti. Erkekler yanımdan geçerken onlara dik dik bakıyordu. Kerem'le selamlaştılar.

Aslına bakarsak küçükken Kerem'i hiç sevmezdim. Zeynep'le kumdan yaptığımız kaleleri bozup kaçardı. Sonra Rüzgar'dan bir güzel dayak yerdi. Bizim gibi o da büyümüş olgunlaşmıştı. Şimdi en sık görüştüğümüz arkadaşlarımızdan olmuştu. Hepimize sarılmıştı, bu arada Gökhan bana dik dik bakıyordu. Gözlerimi devirip saçlarımı savurdum ve önünden geçerek salona ilerledim. Yine yanıma gelmişti. Sonunda dayanamayıp

''Niye yanıma gelip duruyorsun? Eğlenmene bak.'' dedim.
''Olmaz küçük hanım. Baban seni bana emanet etti'' dedi ve göz kırptı.

''Olmiz kiçik hinim bibin sini bini iminit itti. '' diye tekrarladım. Önce kaşlarını çattı sonra gülümsedi.

Zeynep ortaya çıkmış oynuyordu. Rüzgarsa hem Zeynep'i otutturmaya çalışıyordu hem de bir kızı kesiyordu.

Ben de bir garsonu durdurdum ve alkolsüz içecek var mı diye bakındım. Gökhan hemen lafa girdi.
'' Arkadaşım alkolsüz içecek yok mu ? ''

''Yok efendim.'' dedi

Gökhan bana dönüp ''O zaman sana içecek yok eve giderken ben sana bir yerden içecek alırım ama çok istiyorsan su getirsinler'' dedi giden garsona tam seslenecekti ki

''İstemiyorum sen iç'' dedim ve Zeynep'in yanına gittim. Rüzgar Zeynep'i bırakmış Keremlerin yanına gitmişti. Zeynep'te hem oynuyor hem de şarkıya eşlik ediyordu. Koşarak yanıma geldi ve elimi tutup ortaya çekti. Hiç oynamak istemesem de Zeynep'i kırmamak için oynamaya çalıştım.

Müzik sesi iyice yükselmişti. Gökhan'ın olduğu tarafa bakamıyordum. Kızacağını biliyordum çünkü.Kolumda bir el hissettim.

İçkili bir adam yanıma gelmişti ve '' Eşlik etmemi ister misin ?'' dedi. Cevabımı beklemeden elimden tuttu ve dans etmeye başladı.

Elimi çekmeye çalıştıkça daha çok yaklaşıyordu. Zeynep farketmemiş olacak ki başkalarıyla oynamaya başlamıştı. Gökhan görmeden şu salağı başımdan def etmeyi planlıyordum. Bir kez daha Gökhan benim yüzümden kavga etmemeliydi. Hiç bakamadığım taraftan hırlayarak (abartmıyorum ) Gökhan geldi ve adamı tutup duvara yapıştırdı. Yine aynı şeyler yaşanacaktı , yürüme eylemini beynim algılamıyordu sanki. Yere çakılıp kaldım. Rüzgar koşup ayırmaya gelmişti. Müzik durmuş herkes merakla ne olacağını izliyordu.

Bu arada hiç tanımadığım bir kız Gökhan'ın yanına geldi.

Onun göreceği bir şekilde karşısında durdu ve ''Gökhan '' dedi. Gökhan adamı bir yere savurmuş bir bana bir de kıza bakıyordu.