Kitab

44 4 1
                                    

Her günüm aynı geçiyordu, hep bir şeylerin eksik olduğunu hissediyordum.Sürekli bir arayış içindeydim ve içimdeki boşluğu tamamlamak istiyordum.Öğle vaktiydi hızla evden çıkmıştım.işe doğru yürüyordum, arkadan birinin -pardon hanımefendi saati söylermisiniz ? Diye söylemesiyle irkildim.
Arkama dönüp baktığımda sakallı elinde daha önce hiç görmediğim bir kitabı tutan bir adam vardı.Bir müddet elindeki kitaba bakıp sonra ona saati söyledim ve elindeki kitabı sordum.Ve oda tatlı bir tebessümle ;
-Kuran-ı Kerim. dedi
Ona şaşkın şaşkın baktığımı farkedip;
-Neden şaşırdın ve niçin öyle bakıyosun :) ? diyerek gülümsedi.
-Daha önce hiç böyle bir kitap görmedim şaşkınlığım bu yüzden dedim.
Sonra aynı tebessümle istersem bende kalabileceğini söyledi.
Teşekkür ederek kitabı aldım.
Sonra ikimizde farklı yönlere doğru yürürken, durdum ve arkasından bağırarak adını sordum.
-Adım maher :) diyerek cevap verdi.Kendi adımı söyleyemeden maher hızla uzaklaştı.Bende işe doğru yürümeye devam ettim.Fakat yolboyunca hep aklımda bir an önce işe gidip kitaba bakmayı düşünüyordum.Nihayet iş yerine gelmiştim.Hemen odama geçip kitabı açtım,fakat okuyamıyordum.Çünkü daha önce hiç böyle harfler görmemiştim.Dalgın dalgın kitabı incelerken arkadaşımın
-Maria neyin var? demesiyle dikkatim dağılmıştı.
-Hiç sadece dalmışım.diyerek cevap verip kitabı yani Maher'in dediği Kuran-ı Kerim'i dolaba kaldırdım ve çalışmaya başladım.Okadar yoğun çalışıyordum ki gün içerisinde ne kitap ne de o genç aklımdaydı.
Akşam olunca işten erken çıkıp alışveriş yapmaya çıktım.Alışveriş sırasında Arabistanlı arkadaşım Ashraf'ın bu akşam doğum gününe davetli olduğum aklıma geldi.Ve hemen bir hediye seçip,kasaya parayı ödedikten sonra dükkandan çıktım ve eve gittim.Eve gelip üstümü değistirip, birşeyler atıştırdıktan sonra evden çıktım.
Ashraf'ın doğum gününe gelmiştim.İçerisi oldukça kalabalıktı.Ashraf'ın yanına yanına gittim ve doğum gününü kutladım.İçerisi okadar kalabalıktı ki iyice bunalmıştım.Bu sırada Ashraf'ın kız kardeşi Rawel durumu fark edip;
- Bunalmışa benziyorsun hadi gel dışarı çıkıp hava alalım:) dedi. Bende tebessüm ederek -Olur dedim.Dışarı çıkıp çimenlerin üstüne oturmuştuk.Bir süre sonra bana;
-Neyin var Maria bu aralar hep dalgınsın ? Dedi.
Bende ona;
- Sanki içimde bir boşluk var ve ne yapsam dolmuyor ve kendimi hiç mutlu hissetmiyorum. Oda bana ;
-Bir psikologdan yardım alsan canım :/ dedi.
-Bilmiyorum Rawel belkide haklısın yarın bir pisikologtan randevu almalıyım. Dedim.
Rawel'de gülümseyerek ;
-Hadi ben içeri giriyorum dedi.
-Olur canım sen gir içeri ben biraz daha oturup sonra eve geçerim Ashraf'a iyi dileklerimi ilet. dedim. Bir süre daha oturduktan sonra eve gittim.Eve gelip,pijamalarımı giyip hemen yatağıma yattım ve çok yorulduğum için hemen uykuya daldım

(bu arada isimler yabancı evet çünkü bu olay yurtdışında geçiyor ve tamamıyla gerçek bir olaydır ilerleyen bölümlerde ne demek istediğimi anlayacaksınız ve umarım beğenirsiniz şimdiden teşekkürler:))

Vuslat Duâmda YarimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin