Ben bunları söyler ve gülerken yavaşça yerime oturdum.Arkalarındakilere sıra gelince adından da anlaşılacağı için rüzğar gibi soğuk biriydi arkadaş.Yani adı Rüzğar'mış soyadı da Bozkurt muş.Bahsettiğine göre onlarda yeni gelmişler bu şehre sıra yanındakine gelince elimde olmadan pür dikkat çocuğu dinliyordum.
-"Adım Gökhan soyadım AKBULUT" dedi.Ama ilginç yanı bunları söylerken bana bakmasıydı."Bizde bu şehre yeni geldik hocam yanı biraz buralara yabancıyız biz umarım iyi anlaşırız herkesle"dedi ve oda yerine oturdu.
Herkes yavaşça kendini ve ailesini anlatırken sırada bize gelmek üzereydi.
Bende Zelişe döndüm ve; "Sıra bana geldiğinde sakın olaki benim dediklerime inanma ve karışma , asla ama asla gerçekleri söyleme zaten zamanı geldiğinde nasıl olsa ben söylerim tamam mı"dedim o da "Tamam " deyip geçiştirdi.
Derken sırada bize gelmişti. İlk önce Zeliş ayağa kalktı ve kendini tanıtmaya başladı;
-"adım Zeliş soyadım Tonguç , İstanbul'luyum ve yetimhanede kalıyorum" dedi ve yerine oturdu.Tabi yetimhane derken sınıfın yarısı bize döndü.Biz alıştık zaten bu gözlere .Şimdi sıra bana gelince sınıfın geri kalanıda bu tarafa bakmaya başladı.
-"Adım Gizem söylemesi ayıptır adım gibiyimdir."bunları söylerken hafiften gülüyordum da."Ben nereliyim ımm...sanırım bende İstanbul'luyum Zeliş gibi galiba değilmi Zeliş hı.Bende Zeliş'le aynı yetimhanede kalıyorum."
Sınıfa baktım herkezin beni dinlediğini gördüm arkadaki dörtlüde bu tarafa bakıyordu.Kimseyi de takmadım , takmam da hemen yerime oturdum zaten.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH TİLKİ ♡
ChickLitKaranlığın ortasında sadece ben varım.....yalnızlığın ortasında sadece... karanlık vardı.... Sonra ansızın gelişen olaylar çerçevesinde başıma bir GİZEM vakası geldi. Peki ya yine terk edilirse , ama o öyle sanırsa peki bu sefer onu kim bırakmayacak...