Belliydi onların kaderleri birlikte yazılmıştı her ne kadar zoraki bir evlilik olsada onlar birbirine aşık olmuştu...
Onların aşklarına hiç kimse engel olamazdı işte üstelik birde babası gibi gözleri olan uzay varken...
Annem çok sevecen bir yapıya sahiptir Bende ağzımdaki yemeği yutup cevap verdim
"Tabi dinliyorum annecim önemli birşey mi var? "
"Evet şirketin durumları çok kötüye gidiyor baban iflas ediyor kızım ve bizim için çok önemli birşey yapman gerekiyor babanın bir ortaklık yapması gerekiyor ünlü iş adamı Haluk Mertoğlu ile fakat adamın tek şartı seni oğlu Ali ile evlenmen."
Duyduklarım karşısında resmen şoka uğramıştım gözlerim dolmuştu tek diyebildiğim
"Ne yani beni evlendirecekmisiniz hemde tanımadığım bir adam ile öyle mi?"
"Annecim mecburuz sadece 3 ay zaten 3 ay sonra boşanabilirsin borçlarımızı ödememiz için bize 3 ay hayli yeterli bir süre annecim lütfen düşün ailemiz için"
Hızla merdivenlerle oldama çıktım ne yapacağımı gerçekten bilmiyordum akşam yemeğine bir kaç saat kalmıştı bende en yakın arkadaşım Tuğçe'yi arayıp acilen bize gelmesini söylemiştim.
Tuğçeye tüm olanları teker teker anlattım o da şok geçirmişti yemeğe az bir vakit kaldığı için duşa girip Tuğçenin benim için kıyafet seçmesini rica etmiştim sadece ihtiyacım olan kaynar suda duşa girmekti
Çıkıp tuğçenin seçtiği çiçekli tulumu giyip saçlarıma hafif dalga verip kısa bi makyaj yaptıktan sonra hazırdım
Kıyafet |
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Tuğçe bana mahçup gözlerle bakmaya başladı birşey söylemek istediğini ama söylemeye çekindiğini anlamıştım
"Çıkar ağzındaki baklayı tuğçe"
"Ya selin acaba yakışıklı mı hiç mi merak etmiyorsun keşke soyadını bilseydin araştırırdık babası zaten ünlü iş adamıymış kesin bu da vardır internette"
"Zaten biliyorum tuğçe" "E kızım salakmısın hadi biraz araştıralım şu çocuğu"
Tuğçe ismini sorduktan sonra "Ali Mertoğlu" dedim bu ismin hayatımı değiştireceğini bilmeden
Araşrırma Ünlü iş adamının oğlu biricik gözdesi Ali Mertoğlu Haluk ve Sevinç Mertoğlu çiftinin biricik çapkın mı çapkın oğulları İstanbulda Boğaziçi üniversitesi mimarlık bölümü okuyor
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Ne yani evleniceğim adam bu olamaz dimi yanlış falan bakıyoruz dimi Tuğçe"
"KANKA İNŞALLAH YANLIŞ BAKMIYORUZDUR BU ÇOCUK TAŞ KIZIM"
"Aman banane Tuğçe taşsa taş Allah sahibine bağışlasın alt tarafı 3 ay evli kalıcaz hadi çıkalım geç kalıcam"
Selin arabasını açıp bindi arabayı çalıştırarak yemek yiyecekleri mekana doğru arabayı sürdü annesi ve babası ile orda buluşucaklardı arabadan inerek masaya doğru yürür masada bi adam bi kadın bide selin yaşlarında bi kız oturmaktaydı sanırım müstakbel kocası gelmemişti
Aman odun işte tipinden belliydi
Arkasından biri daha geldi "Geç kaldığım için kusura bakmayın trafik çoktu" Babam sandalyemi çekerek alinin karşısına oturmamı sağladı herkes yemeklerinç yedikten sonra Haluk denilen adam konuşmaya başladı gergin dakikalar
"Selincim şirketiniz iflas ediyor bizde oertaklık kurmak için bi şirket arıyoru ve sizi tercih ettik fakat annen ve baban bahsetmiştir ki bir şartımız var o da senin oğlum Ali ile evlenmen"
"eger babam zor durumda olmasa hayatta kabul etmezdim ama mecburen "
"Sen kabul ettigine gore ali oglum?"
"Sanki buraya zorla gelmemişiz gibi bide evlilik mecburen kabul baba"
"O zaman ne diyelim umarım iki taraf içinde en hayırlısı olur umarım kısa sürede birbirinize alışırsınız"
"Bu hafta içi gün alırsanız iyi olur" diye ekledi Ali'nin annesi
Yemeklerimizi bitirik masadan kalktik ve eve gitmek için eve doğru yol aldık gerçekten aşırı yorulmuştum makyajımı silip hemen sıcacık yatağıma girip kendimi huzurlu bir uykunun kollarına teslim ettim
