Bize ayrılan odanın penceresinden denizi izliyorduk . Bir yandan da televizyonda açılan müzik kanalı ritim tutmamızı sağlıyordu.
Kulağı sağır eden tiz ses irkilmemizi sağladı.
Sonra ses normal hale gelince tok sesli adam konuşmaya başladı. Bize adaya yaklaştığımızı söyledi. Dileyenler güverteye çıkıp adanın hoş manzarasını seyre dalabilirdi .
Jason tuvaletten çıkmıştı sonunda. Deniz onu tutuyordu. En azından bu gemi midesini bulandırdı. İronik bu hal gülmemize sebep oldu. 500 kişilik bu devasa gemi herkesi güverteye alabilecek kapasitedeydi.
Adada bizi neler bekliyordu ? Hayatta kalmak zor olamazdı. Grup liderlerini büyük toplantı odasına topladılar ve elimize bir kâğıt tutuşturdular. Arkalarda haylazlık yapan gençlerden biri elindeki kağıdı yaktı.
Ateş ustası olduğu her halinden belliydi. "Sessizlik !" diye bağırdı 60lı yaşlarda olduğunu tahmin ettiğim kır saçlı adam. Kâğıtta adanın haritası vardı. Ve ada gerçekten büyüktü. Korkutucu derecede büyük ...
"Kura yapılacak" dedi gözlüklü ve siyah takım elbiseli adam. Yine herkesin eline birer tablet verildi. Adayı 2 ırmak 4'e bölüyordu. Mavi , kırmızı , yeşil ve sarı renkler adada hangi bölgeye ait olduğumuzu belli edecekti.
Merkez isimli bir yerden de bahsedildi bize. Burada kendi aramızda halledemiyeceğimiz büyük sorunlara çözüm bulabilecektik. Adada ne kadar kalacağımızı bilmiyorduk .
Her 5 grubun 1 eğitmeni olacaktı. Bizle beraber kalacak diğer 4 grubun kura ile belirlenmesini bekledim. Mavi gruptaydık ve hocamız George Allison oldu. Denizin kenarında olacaktı bu karargah . İş bölümü yaptık .
Su savaşçıları denizden bolca su getirdi ve toprak savaşçıları bunları toprakla çamur haline getirdi. Hava ve ateş savaşçıları bu çamuru kuruttu , biz mi ? Biz kenarda oturup sohbet ettik .Birbirimizi tanıyıp hoş vakit geçirmek bizi 1 adım ileri götürürdü.
Birlik arkadaşları ile arası bozuk olan bir grup ilerleme kaydetmekte zorlanırdı. Yer sıkıntısı çözüldü. Ateş sorun olmazdı bizim için. İhtiyacımız olduğu anda bizim için ateş yakabilecek bir insan büyüklüğünde kocaman meşaleler vardı.
Bunu yapmaktan hiç sıkılmayacak türden meşaleler. İlk gün yorucu olmuştu. Yiyecek bulmak için su savaşçıları denizde balık avladı. Diğerlerimiz ormana dağıldı. Hava kararmak üzereyken mabedimize geri döndük.
Ateş yaktı ustalar ve balıkları yemeğe hazır hale getirdiler. Ağaç kabukları bizim için tabak ve kaşık görevini gördü. Yemek harikaydı. Daha sonra tatlı niyetine ormandan topladığımız meyveleri yedik. Derin bir uyku ve güzel bir geceden başka ne isteyebilirdim ki ?
Etrafta şehir ışıklarının olmaması yıldızları bütün çıplaklığıyla gözlerimizin önüne serdi , yan yana 5 bina vardı ve tavanı açıktı. Biri Allison için en ortada olan yanında toprak savaşçıları diğer yanında bizim için ayrılan ev bizim yanımızda ise hava savaşçıları vardı.
Allison'ın diğer yanında toprak savaşçılarının evine bitişik olan evde hem su hem de ateş savaşçıları beraber kalıyordu. Herhangi bir yangın çıkma ihtimaline karşın suya en yakın ev buydu.
Ayrıca onların evinde iki grup kaldığı için en büyük ve en ferah olan onlarınki idi. 1 haftalık hazırlanma aşaması vardı. Sonraki gün helikopterle bize bizim evimizden daha büyük bir simule merkezi geldi.
Allison kurulma aşaması bir gün süren bu merkezle çok uğraştı. Yapımında başında beklemesi ilgimi çekti. Bizden bir takım şampiyon olmalıydı. Bunu gözlerinde gördüm.
Simule merkezi sonunda bitti. Biz ilk sınav için hazırdık. Ama hayal kırıklığına uğradık. Bizim takım savaş alanına çıkmadı. Seyir zevki alınabilecek yüksek bir noktadan ikişer gruba ayrılmış iki takımın maçını seyrettik.
Allison bizi neden savaştırmadı anlamadım. Bizim için hiç te yorucu bir gün olmadı. Yarın yapılacak maç öncesi takımla beraber bizi neden savaştırmadığını sormaya gittik.
Söze girmeden önce işaret parmağını kaldırdı. Bize "yarını bekleyin" dedi. Ve eliyle gitmemiz gerektiğini işaret etti. Merak etmiştik. Aklında bir plan vardı. Öğrenmek için yarını beklemeliydik. Bizim için hızlı geçen bir gündü.
Büyük gün gelip çattı. Simule odasına gittik. Yer altına gönderdi bizi ve b bölümüne geçtik. Yanımıza kimsenin gelmemesi garip oldu. Tavan açıldı ve asansörle üst kata çıktık.
Karşımızda diğer grup arkadaşlarımız vardı.
Yani bize karşı , hepsi olacaktı ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİNEZİ [1. KISIM][TAMAMLANDI] #Wattys2017
Science FictionBilim kurgu olamayacak kadar gerçekçi, genç kurgu olamayacak kadar kanlı bir hikaye. Keyifli okumalar !