Gözlerimi açtığımda anlam veremediğim bir yerdeydim. Yanımda bana bakan iki kişiyi gördüm. Yanlarında birisi daha vardı kim olduğunu bilmesemde oldukça yakışıklı olduğu kesindi. Aralarından biri sonunda o soruyu sormuştu
'' Burada ne işimiz var ? ''Herkes birbirine bakıyordu yalnızca kimsenin sorunun cevabını bilmediği kesindi. Derken içeri tanımadığımız birisi daha girdi siyah giyinmişti ve uzun boyluydu. Hepimize bakarak
'- Uyandınız demek ' dedi.
Aklımda binlerce soru vardı '' Neden burdayım ? '' '' Bunlar kim ? '' gibi. Hafızam yerinde değildi ve bu şuan yaşanacak en kötü şeylerden biriydi. Her taraf sessizdi ve yanımdaki isimsiz yakışıklı bu sessizliği bozaraktan
'- Kimsiniz biz burada ne halt yiyoruz? ' diye sordu. Siyah giyinmiş adam
'- Bana profesör J. diyebilirsiniz ve sizlerde buraya araştırma birliği için getirildiniz ' dedi. Kahretsin ki hâlâ bir şey anlamamıştık. Profesör J. söze devam etti.
'- Yıllardır vücudun da belirli bir lekesi olanları tespit ediyoruz ve 17-18 yaşlarında buraya getiriyoruz. Lekelerinin belirli bir özelliği var bizde bunları araştırıyoruz. Sizleri bir bölgede ki belirli yerlere yerleştiriyoruz ve bir arada yaşıyorsunuz. Hafıza kaybı yaşamanız doğal leke'nin yan etkilerinden biri. Şimdi sizi yeni kimliklerinizle tanıştırıyım takip edin beni. ' dedi.
Profesör J. büyük koridorlarda dolandıkça bizde arkasından gidiyorduk , başka çaremiz yoktu zaten. Burası gerçekten kocamandı ve birçok oda vardı. Sonunda bir odaya girdik ve profesör masanın üzerindeki listeleri alıp bize doğru uzattı ve
'- Seçin bakalım. ' dedi.
Herkes birer isim seçmeliydi bu bizim yeni hayatımız olacaktı , yeni kişiliğimiz. Listeye biraz göz gezdirdikten sonra ben ' Buse ' yi seçtim. Birinin ismi ' Asya ' bir diğerinin ismi ise ' Atakan ' olmuştu. Yakışıklı çocuk kendini sona bırakmıştı. En sonunda seçti ismi ' Egemen ' olmuştu. Hepimiz kendimizi yorgun hissediyorduk ve sanırım artık uyuma zamanı gelmişti. Bizi yatakların olduğu bir odaya götürdüler. Herkes bir yer bulup yattı. Ben ve Egemenin yatağı yan yanaydı.
Egemenliği yakışıklı olmasına rağmen çok suratsız bir insan.
'' İyi geceler '' dedim ve sadece göz ucuyla baktı , geri döndü. İçimden
'' keşke demez olsaydım '' diye geçirdim. Gözlerimi kapattım. Bir süre öyle bekledikten sonra gözlerimi açtım , uyku tutmamıştı. Dönüp Egemen'e baktım o da uyumuyordu.'- Seni de mi uyku tutmadı. ' diye sordum. Bir iç çekerek
'- Öyle. ' diye cevap verdi. Sonunda bana cevap vermişti , büyük başarı. Tam diğer tarafıma dönecekken
'- Bu yerde sende huzursuz hissetmiyor musun ? ' dedi.
Kafamı yastığa koyup
'- Hem de çok huzursuz. ' diye cevapladım.
Gözlerim ağrımaya başlamıştı , artık uyumam gerektiğini fark ettim ve gözlerimi tekrardan kapattım ve artık her şey simsiyah olmuştu. Sabah diğer kişilerin sesleriyle uyandım. Egemen beni izliyordu. Ona baktığımı görünce
'- Yanlış anlama , bende yeni uyandım. ' dedi.
'- Anlayan kim. ' diye ekledim.
Sonunda yemek yiyebilecektik galiba. Hayvan gibi acıkmıştım. Diğer çocuklarla birlikte yemek haneye gittik. Çok fazla insan vardı , birçok leke. Yemeklerimizi aldık ve bir yere oturduk. O kadar acıkmıştım ki hızlı hızlı yiyordum.
'- Acaba bir yere mi yetişeceksin. ' dedi Egemen. Bütün yeme zevkimi kaçırmıştı suratsız. O çok fazla yemiyordu sadece etrafına bakınıp duruyordu.
'- Sen de yede zeka yapsın. ' diye ekledim.
Gözlerini bana dönürüp baktı , yutkundu ve yemeğini yemeye devam etti.#Bu hikayeyi rüyamda gördüğüm için yazmak istedim. Tabi biraz değişikliklerde ekledim umarım finale kadar okumaya devam ederseniz çünkü final mükemmel..#
~ Kapak ;
- INFINITE - Kim Myungsoo / L ❤
- BLACKPINK - Jennie
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LEKENİN GÖLGESİ ALTINDA
Teen Fiction► Yaşanmamış hayali...Tıpkı bir ihtimalin sınırında kaldığından, bir türlü tüketilememiş aşklar gibi. Kalan kalırdı elbet. Hatırlanmayı hak edenler hatırlanırdı. Ölümden sonra hayat dedikleride buydu. - Nefret dolu bu dünyada ona rastlamak bir umut...