Tercih

98 21 8
                                    

Medyadaki Ateş

        Okulda durmaya tahammülüm kalmadığından zar zor izin alıp eve gelmiştim. Annem işte, Efsun okuldaydı. Ve ben, yatağıma uzanmış tavanla bakışıyordum. Hiçbir şey yapmak gelmiyordu içimden. Telefonumu açıp Koray' ı tüm sosyal ağlardan sildim. Adını bile duymak istemiyordum onun. Ben telefonumla meşgulken kapının çalmasıyla kendimi zorlayarak kalktım. Kapıyı direk açtığımda Rüzgar' ın çıkmasına hiç şaşırmamıştım. Hafifçe gülümseyip " geç" dedim. Koltuğa oturup bir süre bakıştıktan sonra elimdeki nutelladan uzatıp
" İster misin?" Diye sordum.

    Rüzgar bir süre baktıktan sonra elimden nutellayı çekip bir kaşık almasıyla yüzünü buruşturdu ve
" Neresini seviyosunuz bunun ya"dedi . Ona bir süre uzaylı görmüş gibi bakıp ayağa kalktım. O konuyu açmasını istemiyordum.
" Aç mısın?"
" Fazlasıyla"

      Ona da işaret edip mutfağa ilerledim. Gelir gelmez sandalyeye oturup izlemeye başladı . Buzluktan kendim için et çıkardıktan sonra tavayı çıkarıp biraz yağ döktüm . Tam etlerimizi koyarken

" Benimkini pişirme, çiğ hali daha güzel"
Diyen Rüzgar' a iğrenerek baktıktan sonra  omzumu silkip " az pişiririm seninkini' dedim.
Yüzünü buruşturmuştu.

" Bari birazcık kanlı olsun ya"
  Rüzgar' a baktığımda çocuk gibi dudağını büzmüş bana baktığını gördüm.
Çoook tatlıı
   Diyen iç sesimi görmezden gelmeye çalışarak önüme döndüm. Bir iki dakika tavada kalan eti alıp tabağa koydum. Yanını da biraz yeşillikle süsleyip tabağı Rüzgar' ın önüne koydum. Sonra dönüp kendiminkini pişirmeye devam ettim.

      Nihayet pişince tabağımı alıp sofraya yöneldim. Oturduğumda Rüzgar'ın tabağını görünce gözümü açıp
" Yuh!!" Dedim. Ne ara bitirmişti bu tabağını?!

" Ellerine sağlık , bayağı acıkmışım."

" Belli oluyo. Neyse, afiyet olsun " dedim gülümseyerek.

      Utanarak tabağımı bitirdim. Rüzgar' ın gözlerini üzerimde hissediyordum.

" Eğer canın sıkılıyorsa bir şeyler yapabiliriz, tabi sen istersen"

" Bugün evde durup dinlenmek istiyorum. Başka zaman görüşsek?"

  " Peki. Ben kalkayım o zaman, gece seni alayım mı ? Beraber gideriz okula." Demesiyle gülümseyip " olur" dedim.

   Kapıya kadar uğradıktan sonra hafifçe yüzüme eğilmesiyle kalbimin deli gibi çarptığını farkettim. Ama Rüzgar bir süre bekledikten sonra kulağıma eğilip
" Sonra görüşürüz, Alev." Dedi.
Ardından da göz kırpıp uzaklaştı.

   Bir süre arkasından baktıktan sonra sırıtarak içeri girdim. Akşama saatler vardı, bir sürü film seyredebilecektim.Ellerimi çırpıp laptopumu açtım ve indirdiğim filmlerden birini açıp izlemeye koyuldum.

Saat 09: 00

       Beyaz tişörtümün altına toz pembe kabarık eteğimi giydim. Saçımı da düzleştirip biraz bakım yaptıktan sonra çantamı alıp aşağı indim.

       Rüzgar' ın siyah arabasını görünce hemen ilerledim. Kapımı bile açmamıştı. Bozulduğumu belli etmeden bindim .

    Rüzgar'ın anlattığına göre bugün sadece bilgilendirme yapılacaktı. Oflayıp radyoyu açtım."  Inna- More than Friends" . Şarkıyı duyunca çok sevinmiştim. Şarkıyı bir yandan dinleyip bir yandan da şarkıya eşlik ediyordum. Rüzgar' ın ara ara bana baktığını farkettiğimde ona döndüm ve
" Yola baksana sen ya. Kaza mı yaptıracaksın bize?!" Dememle hafifçe sırıtıp

" Bence ilk eteğini düzelt sen. Çok dikkatimi çekiyorsun."
Dedi. Kızardığıma emindim.

    Hemen eteğimi çekebildiğim kadar aşağı çektim. Ama ben bunu cevapsız bırakmazdım.

" Sapık mısın oğlum sen?! Nereye bakıyosun yaaa?!"

    Sadece gülümsüyordu. Derin bir iç çekip yolu izlemeye koyuldum.

*******
    Okula gelince inip acemiler için belirlenen sınıflardan birine gittim. E şubesindeydim. Lara' yla aynı sınıfta olduğumu öğrenince çok sevinmiştim. Rüzgar' ı zar zor sınıfına yolladıktan sonra zilin çalmasıyla Lara'nın yanına oturup kızıl saçlı öğretmenimizi dinlemeye başladım. Anlattığı şeyler ilgimi çekmiyordu, hepsini Rüzgar' dan öğrenmiştim zaten.

     Tenefüs zilinin çalmasıyla kendimi dışarı attım . Sadece biraz hava alıp dönecektim. Tam bir ağacın altına oturduğum sırada ileriden gelen sesleri duyunca korkuyla ayağa fırladım. Duyduğum çığlık sesiyle merakıma yenilip ilerlemeye başladım. Tam sese yaklaştım derken uzaklaşıyordu sanki. Yürümeye devam ederken biri ağzımı kapatıp beni ağaca yasladı. Kapşonundan dolayı yüzünü seçemiyordum.

    Kulağıma eğilip
" Seni istiyorum." Demesiyle korkum katlandı. Kafasını boynuma gömmesiyle korkudan gözümü kapattım. O sırada biri onu üstümden çekti. Kavga seslerini duyuyordum. Seslerden bana saldıranın pert olduğunu anlamıştım. Diğeri omzumdan tutup beni kaldırdığı an boynuna atladım. Gözlerim hala kapalıydı.

" Çok teşekkür ederim Rüzgar, çok teşekkür ederim.Sen gelmeseydin..."

" Ne Rüzgar'ı kızım ya"

    Şaşkınlıkla kafamı kaldırdım. Beni kurtaran Ateş' ti. Utangaç bir biçimde kafamı eğdiğimde güldü ve

" Sarılman neyse de, Rüzgar demeseydin iyiydi."dedi.

     Tekrar defalarca teşekkür ettim. Dövdüğü çocuk kaçmıştı bile.
" İyi misin? Çok zarar verdi mi sana?"

" İyiyim, sadece çok korktum.

    Bir süre kim olabilceğiyle ilgili konuştuktan sonra okula doğru ilerledik.

Rüzgar'dan

    Tenefüs zili çalar çalmaz ayağa kalktım. Alev'in yanında olmak istiyordum. Sınıfına baktığımda yoktu, sinirle okulun bahçesine ilerledim. Gittiğimde
 ağaçlık bölgeye doğru giden Alev' i gördüm. Tam yanına gidecekken bana omuz atan çocuğa döndüm. Çok olmuştu artık.

    Birkaç yumruğumla çocuğu yere serip ağaçların oraya gittim. Gittiğimde Alev'i Ateş ' e sarılırken görmemle kan beynime sıçradı sanki. Tam yanlarına gidecekken dıyduğum şeyle duraksadım.

" Çok teşekkür ederim Rüzgar, çok teşekkür ederim. Sen gelmeseydin..."

    Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. Alev  korkuyla gözlerimi kapatmış sayıklayıp duruyordu. Ateş de bozulmuştu benim adımı duyunca.

      Aklıma gelen şeyle kaşlarımı çattım. Ne olmuştu ki burda? Alev' e güveniyordum, yanlış bir şey yapmazdı. Ben düşünürken okula doğru ilerleyen Alev ile Ateş' in peşinden gittim. Okulun önünde yetişmiştim onlara.

    Hemen olanları en ince ayrıntısına kadar anlattırdım. Sinirden tüm vücudum kasılmıştı. O çocuğu bir bulursam... Alev'i sınıfına bırakıp Ateş'e teşekkür ettikten sonra dışarı çıktım. Alev' in korkunca göz renginin değişmesi çok dikkatimi çekmişti, vampir özelliklerinin bu kadar çabuk ortaya çıkması mümkün değildi. Olsa bile bu hayatını tehlikeye sokardı. Daha da sinirlenip kendimi o sapığı bulmaya odakladım.
O pislik elimden kurtulamayacaktı!

Vampir Mi??Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin