Karanlık hayatımın karanlık bir günü...Başkalarını düşünmekten bıktım. Düşündüğüm her insan gelip arkamdan bıçaklıyor. Yeni bir hayata yeni bembeyaz bir sayfaya ihtiyacım var . Ben Helin herkesin kullanıp kullanıp attığı Helin . Yeni dostlara yeni insanlara ihtiyacım var .
Alarmın çalmasıyla yerimden hopladım. Güneş odamın içini sarmıştı. Annem Helin Helin diye bağırıyordu. Bu kadın her sabah bana seslenmekten sesi kısılmıyordu. Neyse panduflarımı giyip aşağıya indim . Annem kahvaltı hazırlamış . Hemen oturup kahvaltımı yaptım . Kahvaltım bitince hemen yukarıya çıktım . Bu gün yaz tatilinin ilk günüydü . Beni tek sırtından bıçaklamayan arkadaşım Çağatay. Bu gün onunla sahile ineceğiz. Hemen üstüme göbeğimin hemen üstünde olan t-shirt altımada kot şortumu giydim. Yanımda bikinilerimi aldım . Hiç değişmeyen çantamı aldım . Ve gerekli olan herşeyi . Zil çaldı . Çağatay gelmişti. Hemen yanına gittim.
Çağatay'la birlikte sahile gittik. Sahil çok kalabalıktı. Hemen giyinme kabinine gittim. Giyindikten sonra Çağatay'ın yanına gittim. Çağatay bana bakıyordu. Niye olduğunu anlamadım.
Çağatay;
-Denize girelim istersen.
-Olur 😊
Birlikte denize girdik. Çağatay profesyonel yüzücüydü. Bu yüzden çok iyi yüzüyordu. Ona yetişmek çok zordu. Çağatay;
-Yarış yapalım mı?
-Ama sen kazanırsın. Ben yapmıyacağım.
-Ya tamam yavaş gidicem.
-Söz mü?
-Söz.
Yüzmeye başladık.
