T.4.BÖLÜM

842 46 21
                                    

MULTIDE EN SEVDIGIM SARKIYI KOYDUM 😊

Bu da ne demekdi? O benimle yağızın birlikte olduğumu nerden biliyordu? Tamam ordaki olayda takipçin demisdi ama ben aldırmamışdım.Sağroşlardan biridir dedim. Ama bu?

Etrafa hem şaşkın hem de korkulu gözlerle bakıyordum. En sonunda şaka yapıyorlardır dedim. Yani yağız şaka yapıyordur ya. Başka ne olabilir ki?

Başımı düşüncelerden yok olacakmış gibi iki yana salladım. Neyse ya teneffüs de sorarım. Saate baktığım da 08.20 geçiyordu. Derse zaten 20 dk geç kalmıştım . Acaba derse girmesem mi?

Yok ya 20 dk 20 dk dır diyip sınıfa yol aldım. Sınıf kapısının önünde durup tıklattım . Kapıyı açıp hocadan özür diledim. Sonra da yerime oturdum. Ders boyunca bugün yaşadıklarımı düşündüm.

Sabah yaşadıklarımdan sonra nasıl gülebiliyordum? Bilmiyorum ama içimde ki bir duygu yağızın yanın da bana huzur veriyordu. Galiba iyi bir arkadaş olucaz . Ben düsüncelerimle savaşırken ismi mi duydum. " Defne " Sesin geldiği tarafa baktığımda yağız kapıya yaslanmış bana sesleniyordu.

Yerimden kalkıp onun yanına doğru gittim. "Senin bu suratının hali ne ?" Diye sordugun da yine gözünün önüne o an geldi . Gözlerim dolarken "aklıma o an geldi " dedim.

Artık göz yaslarımı tutamayıp sessizce ağlamaya başladım. Yağız bu halimi görüp kollarını belime doladı ve sarıldı. Benden uzun olduğu için başım boyun girintisine geliyordu. Ben ellerimi öyle yanımda tutarken yağız "Sarılmıyıcak mısın ?" Diye sordu.

Aslında yağızın yanında icim ne kadar huzurla dolsada ona güvenemiyordum. Yağız kollarını belimden çekip bir adım geriledi. "Çok özür dilerim.Sana sarılmam gerekirdi. Sonuçta daha bugün tanıdın beni. Güvenmemen no....." sözünü kesen benim kollarimı yağızın beline dolamam oldu. Ellerimi beline sarıp yüzümü boyun girintisine sakladım . Yağız da kollarını benim belime sardı .

Ben bu durumda olunca daha çok agliyasim geliyordu. Ve ben gözyaşlarımı engelliyemiyordum. Ağzımdan bir hıçkırık kaçarken yağızın koları beni daha çok kendine çekti . "Şşşş tamam yok bir şey geçti " bir yandan bu rahatlatıcı sözleri söylerken bir yandan da bir elini belimden çekmiş saçımı okşuyordu .

"Ben senin yanındayım " Bu lafı söylerken burnumu çektim.
"Tamam sümüklü gömleğimi m ahvetmeni istemiyorum "

Aslında bu sözlerine alınabilirdim. Fakat bu cümleyi alaylı sesiyle söylediği için aldırmadım . Kendimi geri çekip bir adım geriledim. "Ben bir lavoboya gitsem iyi olucak."

"Peki seni kantinde bekliyorum. " Kafamı sallıyıp lavaboya girdim. Aynaya bakmadan elimi yüzümü yıkadım. Yüzümü kağıt peceteyle silip peçeteyi çöpe attım. Yine aynaya bakmadan lavobodan çıktım. Kantine doğru giderken biri bana çarptı. Ben yeri boylarken o çocuk kalkıp kaçtı . Ben yerden kalkarken yağızın sesini duydum.

"Iyi misin?" deyip elini uzattı. Elini tutup kalktım eteğimi silkelerken "İyiyim " dedim. "Ne oldu?"

"Yanına gelirken bir çocuk bana çarptı bende düştüm ".

"Çocuğu görebildin mi?"
"Hayır" dediğimde "Bu kağıt senden mi düştü?" dedi yeri gösterirken . Yere baktığımda siyah bir kağıt vardı. Yere eğilip kağıdı yerden aldım. Ve açtım.

SANA ONDAN UZAK DUR DEMISTIM . OLACAKLARDAN BEN SORUMLU DEĞİLİM.
TAKİPÇİN

TAKİPÇİ #wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin