ÜÇ SIRDAŞ

İKİ YENİ DOST

                                        Sena tenefüslerde yalnız dolaşıyordu. Sadece o değil, sınıftaki hiçbir kız birbirini tanımıyordu. Ancak Sena artık dayanamadı. Çünkü o gerçekten canlı ve pozitif bir kızdı ve yalnız kalmaktansa uçurumdan atlamayı tercih ederdi.
                                        4. Ders bitimi Sena iki yeni arkadaşla tanıştı, Eylül ve Ekim. Sena onları çok karıştırıyordu çünkü Eylül ve Ekim ikizdi;
- Ekim, eteğine çamur fırlamış.
- Hani, nerde?! Ee hiçbir yerde yok ki...
- Bekle, sen Eylül müsün?
- Evet.
- Allah'ım yeter ya.. Artık sizi karıştırmak İSTEMİYORUM!!!
- Takma bunları kafana, sonra çıkartamazsın...(:
- Ekim! Sen de benimle uğraşma..
- Tamam tamam. Pardon.
                                         Dersler tam bir çile gibiydi. Her hoca derse heykel gibi girdi, put gibi çıktı. Öğrenciler diğer günlerde yastık getirmeye yemin ettiler. Dersler uyuklamalarla geçti. Hele de Sena gibi tembel birinin bunlara dayanması hiç de kolay değildi. Allah'tan Sena'nın Eylül ve Ekim gibi arkadaşları vardı. Yoksa Sena şimdiye kadar kendisini sıkıntıdan kesebilirdi...(:
                                          Gün bitti, herkes evlere dağıldı. Sena için sıkıntı şimdi başlıyordu. Sena eve sessizce girdi. Fakat annesinin yarasa gibi muhteşem duyabilen kulaklarına hiçbirşey direnemezdi. Sena'nın annesi girişe geldi gözlüğünü biraz indirdi ve gözlüğün üzerinden Sena'ya sert bakışlar attı. Sena annesinin ona kızdığını anladı ve eşyalarını yere fırlatıp odasına kaçtı;
- Sena! Hemen gel buraya! Öldürürüm kız seni!
- Anne duuuuuuuuur!... Vallahi her şeyi açıklayacağım..
- Açıklıyacakmış mış.. Kız dur! Ben senin gibi genç değilim koşamıyorum. Bana acı bari!
- ......
                                           Sena odasına girdi ve kapıyı hemen üç kez kilitledi. Sena sabah annesinin yeni aldığı montu giymemiş ve annesini sinirlendirmişti... Şimdi tek yapması gereken akşam yemeğine gitmeyip odasındaki kuruyemişlerle yetinmek ve sabahı beklemek...