"Dolunay vardı bu gece.Bir sürü kurt toplanmıştı Gregor Vadisinde.Kısa süre sonra hepsi bir ağızdan ulamaya başlamışlardı.Louis'de bunların içindeydi ve korkuyordu.Arkadan 2 el silah sesi geldi ve kurtlar arkalarına baktı.Bir grup insan ellerinde ki tüfekleri kurtların üzerine tutmuştu.Kurtlar cesurca insanların üzerine yürüdü ve kükremeye başladı.Ve çok geçmeden insanların üzerine atladılar.Saliseler içinde insanları öldürmüşlerdi.Kanlar etrafa yayılmıştı.Bir kurt dolunaya doğru tekrar ulamaya başladı" Louis uykusunda irkilerek uyandı.Yüzünden boncuk boncuk terler akıyordu.Elini alnına götürdüğünde yeniden ateşinin çıktığını fark etti.Jay içeri girmişti.Elinde bir tas ve bez vardı." Ateşin yine mi yükseldi tatlım"dedi Jay ince ve sevimli sesiyle oğluna.Louis kafa sallayarak onayladı ve kafasını yastığa koydu.
Sabah olmuştu ve Hsnnah kahvaltısını yapmadan işe gitti.Hannah yeşil gözlü güzel ve alımlı bir kızdı.Anne ve babası esrar satıcılığı yüzünden 6 yıl önce hapise girmişti ve hala çıkmamışlardı.Hannah abi ve ablasıyla berabar yaşıyordu.Durumları pek iyi olmadığı içinde okuldan önce işe gidiyordu.Evlerinin 2 km ötesinde ki hipermarkette kasiyerlik yapıyordu.Yine herzaman yaptığı gibi işine gitti ve işe koyuldu.Sabah olduğu için pek kalabalık olmazdı.Kasaya bir müşteri gelmişti ancak Hannah o sırada arkasında duran küçük masada test çözüyordu.Sevimli ve nazik bir ses tonuyla "Hannah!" diye seslendi müşteri.Hannah kafasını çevirince Daisy'i gördü.Daisy sepette ki eşyaları kasaya koydu ve Hannah'da onları geçirdi." Louis nasıl?" diye sordu Hannah.Daisy hafifçe gülümsedi " ateşi var.Bugün okula gelmeyecek sanırım hala uyuyor." dedi.Hannah dudaklarını büktü ardından " ona geçmiş olsun dileklerimi iletir misin?"diye sordu.Daisy mavi gözlerini Hannah'a dikti ve kafa sallayarak marketten çıktı.
Louis daha yeni uyanmıştı.Başucunda duran saate baktı.Saat tam 12:00'dı.Okula yetişebilmesi için sadece 20 dakikası kalmıştı.Ama ayağa kalkmaya kuvveti yoktu.Hastalık vücudunu ele geçirmişti ve bu hiç hoş değildi.Daisy,bir anda içeri daldı.Ve abisini öyle görünce gözleri dolmuştu.Ağlamamak için elinden geleni yapıyordu.Louis'nin yanına yaklaştı. "Nasılsın Louis?" dedi ve sesi inanılmaz derece de titriyordu.Louis,kardeşinin elini sıktı ve eliyle saçlarını okşadı "ben iyiyim ve üzülmene gerek yok.İyileşince yine senin baş belası ağabeyin olacağım" dedi.Daisy,zorlukla gülerek "sana birinin selamını getirdim" dedi.Louis gözünü tavana dikti " James'in mi?"dedi.Daisy omuz silkti "hayır Hannah'nın." deyip ağabeyinin yanağından öpüp dışarı çıktı.Louis arkasından bağırarak " umarım bu öpücükte ondandır.Hannah mı gönderdi?"Daisy bağırarak "hayır o öpücük bana aitti."
Hannah,James,Linda ve Harold okul çıkışı Louis'nin evine uğrayacaklardı.zil sesini duyar duymaz çantalarını kapıp dışarı fırladılar.Linda " acaba giderken bir şeyler mi götürsek?" diye sordu.James " onun şuan bir şey yiyecek hali yoktur.Ama istersen bana bir çizburger ısmarlayabilirsin bebeğim." dedi. Evlerine yaklaşmışlardı. Louislerin evinden bazı sesler geliyordu.Sanki evde bir kurt vardı ve delice kükrüyordu.Harold koşup zile bastı.Ancak kapıyı açan yoktu.Sesler giderek daha da yükseliyordu.Hannah camlardan içeriyi görmeye çalışıyordu ancak güneşlikler çekildiği için içerde neler oluyor görünmüyordu.
