SON SES AŞK

7 2 1
                                    

Önündeki mikrofonu eliyle düzelterek yaklaştı.

"Ses, ses bir iki."

Diyerek boğazında oluşan yanmayı yutkunarak gidermeye çalıştı.

Elindeki kağıda bakarak bugünün haberlerine göz gezdirdi.

"Evet, bugünün bombası Emre Uluaydın dan geliyor sanırım. Yakışıklı çapkın 11-E sınıfında ki Zeynep ile ilişkiye başlamış. Ah! Siz platonikler hala çocuğun etrafında döne durun, Zeynep çoktan kapmış çocuğu. "

Diyerek minik bir kahkaha attı. Boğazında ki yanmanın geçmemesi onunda bir platonik olduğu gerçeği yüzünden di. Diğer kızlara böyle söyledikçe hem kendi hayallerini kavonaza kapatıyor hem de diğer kızlarınkini aleve veriyordu.

" Ve bir sonraki haberimiz Okulumuzun en kıymetli bakiresi Sıla'dan. Dün barda tanıştığı çocukla birlikte olmuş. Ve duyduğuma göre kondom kullanmamış. Sıla'cım sana tavsiye hap almaya başla. "

Kuruyan dudaklarını yalayarak diliyle ıslattı. Hergün öğle arasında çatı katındaki odaya çıkar ve gündelik olan haberleri anlatırdı. Çoğu kişi hatta herkes onun kim olduğunu bilmezdi. Tek bildikleri şey onun Moni olduğuydu.

" Ve son olarak okulumuzun bir diğer yakışıklısı Elez Durukan, Cuma akşamı bir parti veriyor... Ve bugünlükte Moni'nizden bu kadar, yarın görüşmek üzere. "

Diyerek açtığı mikrofonun tuşuna basıp kapattı. Son haberi verirken titreyen sesine engel olamadı. Lise son sınıftaydı ve lise ikiden beri Elez Durukan 'a aşıktı.

Hem de platonik .

Moni' yi okulda tanıyan kişi azdı. Kimisi gördükçe dalga geçiyor, kimisi yüzünü ekşiterek kafasını diğer tarafa çeviriyordu.

Bunun sebebi çirkin olmakla alakalı değildi.

Sorumsuz ve içip içip kızını okul da azarlayan babasının marifetiydi. Moni her ne kadar aklına bu alayları takmak istemesede kırılıyordu. Beyni bunu umursamasada kalbi bu alaylarla son derece ilgi ve alakalıydı.

Unutmuyordu.

Onu ezip alay edenleri Unutmuyordu. Kimin ne dediğini gayet iyi hatırlıyor ve böylece onlardan daha iyi nefret ediyordu.

Kendini teselli edecek bir düşüncesi yoktu. İşte onu en çok yıkan şey buydu.

Sırlarını anlatacak arkadaşı yoktu.

Kendini güvende hissedecek bir ailesi yoktu.

Elinde kendi aşkından başka bir şey yoktu.

Ne diyecekti kendine?

" Kızım platonik aşıksın, daha ne istiyorsun mu? "

Acımıştı, Kendi hayatına acımıştı. Sarılacak koca bir battaniyesi vardı elinde.
Oysa ne çok isterdi babasına sarılmayı.

Kurtar beni baba!

Demeyi.

Derin bir iç çekti. Şimdi en zor kısımdaydı. Babasından cuma akşamı için izin almayı planlıyordu.Elbet izin alırdı ama karşılığında bir şey isteyeceği belliydi. En son istediği şey aklına gelince kahverengi tonuna tutulmuş kaşlarını çattı.

Marketten bir poşet dolusu bira çalmıştı. Yaptığından bin pişmandı ama annesinin mezarına ancak böyle gidebilirdi.

"Ahh! "

Dedi kendini odadan dışarı atarken. Boğuluyordu, koca dünya ona bir fare deliği gibi geliyordu. Saçlarını yolmak, kollarına çizik atıp kendini dolu bir küvete sokmak istiyordu. Mümkünse o küvetin içinede yağmur yağmalıydı. Durduğunda toprak değilde ölü bir beden kokmalıydı. O küvet onun çiçekli topraklı mezarı olmalıydı.

Onun son sesi aşk değil de ölüm olmalıydı.

RABIA AYDIN
2016

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 01, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Son Ses AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin