Multide Kumsal ' ın kıyafeti var.
___________________________________
Güneş ışıkları pencereden içeri girerken gözlerimi açtım. Ne güzel bir sabah böyle kuş cıvıltıları falan. Her zamanki gibi mutluyum mutlu olmak güzel birşey ama bu bazen arkadaşlarım tarafından saçma karşılanıyor. Neymiş çok gülüyor muşum. Bana ne gülmek güzel bir şey. Orta okuldan beri yüsra düşük alınca üzülür ağlardı. Ben de düşük alınca gülerdim. Ben Kumsal Soykan 18 yaşındayım,lise 4 öğrencisiyim,yeşil gözlüyüm, esmer mi,kumral mı olduğumu anlamadım. Arkadaşlarım güzel olduğumu söyler. Ama ben kendimi pek beğenmiyorum. Birde sevgili kardeşim Deniz var. Pek iyi anlaşamayız. Çogu zaman kavga ederiz , ama birbirimizi içten içe severiz. Birbirimize pek benzemeyiz o kahverengi saçlı , kahverengi gözlüdür. Yakışıklıdır ve tam bir ego yığınıdır. Ben bunları düşünürken sevgili kardeşim yatağıma atladı. Hafifçe başımı okşadı.
-Kumsal ' ım hadi kalk okula geç kalıcaz.
- Kafana bişey mi ? düştü.
- Yoo bişey düşmedi hadi hazırlan.
- Peki hazırlanıyorum.
Odadan onu gönderir göndermez. Bende banyoya gittim. Hemen duşa girdim.Kafamı 2 kere yıkayıp kavunlu duş jelimi sürdüm. Durulanıp banyodan çıktım. Önceden hazırladıgım iç çamaşırlarımı giydim. Dolabın kapaklarını açıp kıyafet aradım. Yüsra'ya benzemeye başlıyorum. Onun gibi 2 saat kıyafet mi arıcam. İlk gün olduğu için serbest gidebilirim. Siyah şort , beyaz şifon gömlek giydim.Siyah topuklu ayakkabıları mı da giyip aynanın karşısına geçtim. Gold rengi bilekligimi taktım. Rimel , eyeliner , ve kirazlı parlatıcımı sürdüm. Çantama 1 defter , 1 kalem , kulaklık,telefon ve parfum koyup . Çantamı kapatıp odada çıktım. Mutfağa girdiğimde annen ve Deniz kahvaltı ediyordu.
- Günaydın kızım.
- Günaydın anne Babam yok mu ?
- Baban erken çıktı toplantısı varmış.
- Sen erken çıkmadın bugün hayret.
- Birgünde sizinle kahvaltı edeyim dedim.
Kahvaltı yaparken havadan sudan konuştuk.
- Kumral hadi girelim. (Deniz)
-Tamam.
Annemi öpüp evden çıktım. Deniz'in ehliyeti vardı. Of en kısa zamanda ben de ehliyet almalıyım şonuçta yaşım tutuyor. Canım sıkılmasın diye radyoyu açtım. Justin Bieber'in Sorry şarkısı vardı.
Sesim kötü olsada içimden mırıldandım. Okula geldiğimizde arabayı park ettik. Arabadan indiğimizde Yüsra bize doğru heyecanla geliyordu.
- Ay günaydın Kumsal ' cım.
- Günaydın kuzucuk ne bu heyecan.
- Ya kızım okulumuza 2 tane ultra yakışıklı çocuk gelmiş sen ne bu heyecan diyorsun.
- He napalım gelsinler.
- Gel kızım gosteriyim sana çocukları sonra konuşursun.
- Sakın biraz yavaş ol.
Yüsra kolumdan tutup beni okulun önüne sürükledi.
- Sakın erkeklere sulanmayın. (Deniz)
Okulun önüne geldiğimizde büyük bir kalabalık vardı.Demekki çocuklar yakışıklı.Kalabalığın içine girdik.Oha çok yakışıklılar ama ama gözlü olan daha tatlı. O sırada ela gözlü olan çocuğun gözleri benimle buluştu. Ben bu çocuğu bir yerden tanıyor muyum ne. Yok be Kumsal nerde tanıcaksın.Ama bu çok şeker.
- Kızım dediğim kadar varmış dimi.
- Yok be bildiğimiz erkek tipi işte normal.
- İyi be kızım senlede bişey olmaz.
- Bizimkiler nerde.
- Gel gidelim.
Okulun bahçesindeki cardakta oturuyorlardı.Yanlarına gittik. Ben her zamanki muzurluğumu yapıp Batu ve Eliz ' in ortasına oturdum.
- Ya kızım kalk ortamızdan sevgilimle özlem gideriyorum.
- Başka zaman giderirsin bende özledim arkadaşımı.
- İyi be ama bir daha uzun vermem kara kedi gibisin her ortamıza oturdugundan 1 saat sonra kavga ediyoruz.
Ne tuhaf arkadaşlara sahibim ben. Zil çalana kadar havadan sudan konuştuk. Zil çaldığında sınıfa doğru yürüdük.Ben tek başına oturuyordum. Ben Yağız ve Yüsra eşit ağırlık okuyoruz. Aslında Yüsra sayısala daha yatkın ama eşit ağırlık okuyor.
- Günaydın çocuklar sınıfımıza yeni öğrenci geldi.
Bunlar yeni gelen çocuklar değili mi ?
Ela gözlü olan;
- Ben Kayra Barkın 18 yaşındayım.
- Ben Emir Arıkan 18 yaşındayım.
Demek adı Kayra Kayra kız ismi değil mi ?
- Hadi çocuklar boş yerlere oturun.
Sınıfta benim , Yüsra ' nın ve Minel'in yanı boştu. Emir Yüsra'nın yanına geçti. Kayra'nın Minel ' in yanına geçmesini beklemiştir. Çünkü o benden daha güzeldi.Kafamı Yüsra ' ya çevirdim.
Çok mutluydu onu ilk defa böyle mutlu görmüştüm. Emir iyi birine benziyor inşallah onu üzmez. Birinin kolumu dürtmesiyle düşüncelerimden sıyrıldım. Kafamı çevirdigimde Kayra elini uzatmış sırıtıyordu.
- Merhaba ben Kayra Barkın.
- Duydum ama Kayra ismi kız ismi değil mi ?
- Unisex olarak kullanılıyor.
- Peki anlamı ne ?
- Yüksek, büyük tutulan ve iyilik demek. Peki ya senin adın ne.
- Ben Kumsal Soykan.
- Şu Soykan holding ' in varisi misin ?
- Yani ama ikizim de var.
- Yani Kaan Soykan ' in kızısın.
- Evet ama nerden tanıyordum babamı.
- Tabi tanicam babamın ortağı ve ben babamın bütün ortaklarını tanırım.
Tam bişey söyleyecekken zil çaldı. Hemen yerimden kalkıp Yagiz'in yanına gittim.Yağız kolumdan tuttu.
- Kumsal neden o çocukla konuşuyordun.
- Sanane
- Ne demek sanane tanımadığın insanlarla konuşursun.
- Tamam babamın daha olmaz.
- Dalga geçme.
Güldü.
- Yüsra hadi kalk kantine okuyoruz.
Hepimiz kantine indik.Bizimkiler bir masada oturuyordu. Yanlarına gidip oturduk. Esra ve Deniz sayısal bölümü okuyordu. Zeki olmamasına rağmen nasıl seçtiyse. Batu ve Eliz sözel okuyordu.
- Batu kalk kahve al bize abi. (Deniz)
- Bana ne ya sen al. (Batu)
- Tamam ben alırım. (Kumsal)
Hemen kantine gidip sıraya girdim.Sıra bana gelince 7 tane kahve istedim. Tam kahveleri alıcakken birini üzerime kahve döktüğünü fark ettim. Kafamı kaldırdığımda Kayra ' yı karşımda gördüm.Sıcak kahve üzerine döküldüğü için canım yanmaya başladı. Koşarak tuvalete gittim. Kimse yoktu. Gözlerimden yaş gelmeye başladı. Ağlamak insanı güçsüz göstermezdi bence aksine insanın rahatlamasını sağlardı ama ben herkesin içinde ağlayamazdım. Birinin tuvaletin kapısını açtığını fark ettim. Kayra yanına yaklaştı yüzümü ellerinin içinin arasına aldı.
- Ağlama lütfen ağlama dayanamıyorum.
Daha çok yaklaştı ve beni öpmeye başladı.
