BÖLÜM 1

60 5 2
                                    

1978'in ocak ayında yağan kardan etrafı görmek giderek zorlaşıyordu. Kasabadaki insanlar son yaşanan olaylardan sonra evlerinden dışarı çıkmaya korkar olmuşlardı. Çareyi dinde aramaya başlamış her gün dua eder olmuş ve evlerin her yerine hac asmayı alışkanlık haline getirmişlerdi.
Daemon kasabası şehir merkezinden 7 km uzakta iki dağ yamacının arasında, etrafında geniş ormanlıkların olduğu bir yere kurulmuştu. Kasabalıların alışkanlıklarına sahip olmayan tek çift Ron ve Lilly Hunt'tı. Ron ve Lilly yedi senelik evliliklerinde yüzlerce vakayla karşılaştılar. Kendilerini şeytan bilimine adamış ve cadılıkla başa çıkabilen tek çiftti. Betty ve Lorien 'i karşılaştıkları karanlık vakalardan her zaman uzak tutmaya çalışmışlardır.
Bu sıralar uğraştıkları olay yüzünden çocukları çok fazla korkmuş ,odalarından çıkmaz olmuşlardı.Ron ve Lilly olayla ilgili konuşuyorlardı.
" Şerif'in ölümünden sonra herkesin gözü bizde Ron."
"Normal bi ölüm gibi konuşma Lilly , adamın vücudundan her parça bi evin önüne koyulmuş."
"Betty şerifin kafasını kapımızın önünde görünce yatağından çıkmaz oldu."
"Boşu boşuna kafasını bize bırakmadığını sende biliyorsun. Amira'yı yok edemedik diye oldu bu olaylar."
"Saçmalama Ron, Amira omzundan bi parça koparınca yere yığıldın, seni bırakıp onun peşinden gitmemimi isterdin ?"
Ron uğraştıkları cadılardan en zorunun Amira olduğunu düşünüyordu. Amira gördüğü en çirkin görünüşlü cadıydı. Suratının her yeri yarık içinde sol yanağında koca bir yara olup yanağından sarı ve sivri dişleri gözüküyordu , kafasında en fazla on saç teli suratının önünden sarkıyordu. Ron bu konuları düşünmekten yorulmuş ve yatmaya gidiyordu. Lilly'de yatarken kızları kontrol etmeden rahat edemez hale gelmişti.
Kar yağışının uğultusuyla Hunt ailesi şimdilik rahat bir şekilde uykuya daldı.

Kasabanın oduncusu evlere odun dağıtıp geçimini öyle sağlıyordu. Sabah erken saatlerde kar yağışının sakinleşmesinden faydalanıp ormana odun toplamak için gitmeye karar verdi. Sıcaklık eksilerde olduğundan kat kat giyindi ve yanına balta ve babasından kalma bıçağı pantolonun arasına sıkıştırıp atına binip ormana doğru yol aldı.
Oduncu karanlık olaylara,cadılığa inanmayan ve dinlede pek alakası olmayan biriydi.
Ormanın beyazlığında kendini rahatlamış hissetmişti ve baltayı bi kenara bırakıp bembeyaz örtüye uzandı. Ağaçların arasından gökyüzünde uçan kuşları izliyordu . Gözünü kapatıp kestirmeye çalışıyordu. Gözünü açtığında Amira , yukarıdan ona doğru bakıyordu...

DAEMONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin