İlk Kurban Bölüm -6

363 24 3
                                    

Tatatataammm neler oluyor neler :) Şu yeni özellikleri bende denedim becerebilmişmiyim sizce :D aralara video eklemedim çünü videoyu izlerken okumaya devam edemiyorsunuz ama en başa güzel bir müzik koydum onu dinleyerek okuyabilirsiniz. Bu arada Aizonoi antik kenti gerçekten Kütahya da ilginç bir hikayeside var. Yunan mitolojisi ile ilgili, netten bakmanızı tavsiye ederim imkanınız varsa ziyaret etmenizi de öneririm. Bende gitmeyi çok istiyoum umarım bir gün diyorum ve sizi rahat bırakıyorum :) 

Keyifli okumalar ^.^



  Eşyalarımı toparlarken yine düşüncelere dalmıştım. Yakında düşünmekten beynim delinecekti, gerçekten. Homurdanarak gerekli eşyaları çantaya tıkıştırmaya devam ettim. Omzuma değen el ile irkildim. Arkama döndüğümde yumuşak gözlerle Adrian bakıyordu. Bakışları bir sonbahar akşamında içilen sıcak kahve gibiydi. İçimi eritiyordu. Lanet olsun, kendimi kaybediyordum!

"Hey," diye mırıldandı.

"Selam," diye karşılık verdim.

Elleriyle omuzlarımın iki tarafından kavrayıp gözlerimin içine baktı.

"Zor olduğunu biliyorum Alysa. Ama sen yapabilirsin. Güçlüsün, unutma bunu."

"Teşekkür ederim. Ben sadece benden sonra neler oldu onu düşünüyordum."

Kafasıyla onaylayıp, anlıma küçük bir öpücük kondurdu. Sıkıca sarıldım ona. Önce hareketime şaşırıp bekledi sonra o da sıkıca sarıldı. Her zaman kendimi güvende hissettiriyordu. Kokusu, sıcaklığı bunu seviyordum. Her ne kadar sesli dile getiremesem de onu seviyordum ve bu beni korkutuyordu.

  Yavaşça geri çekilirken, "Hazır olduğunda aşağı gel, bir saate yola çıkıyoruz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yavaşça geri çekilirken, "Hazır olduğunda aşağı gel, bir saate yola çıkıyoruz." dedi.

Başımla onayladım ve eşyalarıma geri döndüm. Düşüncelerimi kenara atıp içimden fısıldadım.

"Geliyorum kardeşim, kurtaracağım seni."

Fısıltımın kalbine ulaşmasını diledim, içindeki umut ışığının sönmemesi için.

Önce İstanbul'a gidip gerekli plan, program hazırlandıktan sonra Kütahya'ya geçecektik. İstanbul'da Uriel adında kardeşleri katılacaktı bize. Kapının bulunduğu alanın ayrıntılı planını söyleyecekti. Iowa'dan İstanbul'a varmak yaklaşık on altı saat sürüyordu. Buradan Chicago'ya aktarma yapmamız gerekiyordu. Bence bu uçakla kaybedilen zaman saçmalıktı. Adrian, tek başına bütün dünyayı dolaşabiliyordu birkaç saniyede. Bu kadar uzak mesafenin bana zarar verebileceğini söylemişti. Ayrıca Pit ile Nina da İstanbul'a kadar bize eşlik edeceklerdi. Kısa mesafelere benim dayanabileceğimi ama onlar insan oldukları için bunu kaldıramayacakları söylemişti. Clover ve Adrian gelmelerine ne kadar itiraz etse de ikna etmeyi başarmışlardı.

Kovulan Meleklerin Sessizliği -1-2 İlk KurbanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin