777wdsmhss777: lanet olsun woohyun sakın kendine bir şey yapma arıyorum aç
777wdsmhss777: woohyun lütfen aç
*alo
*alo woohyun?
*ben dongwoo woohyun hastanede
*hastanedemi hangi hastane lütfen hemen söyleyin
*seul ***** hastanesi
*peki hemen geliyorum
Hastaneye doğru baktığımda kendimi çok kötü hissediyordum, Woohyun'a bir şey olsun istemiyordum. Hastaneye girdim ve woohyun'nun kaldığı odayı öğrendim, hemen yukarı çıkıp kaldığı odaya geldim ve içeri girdim, bileğinde sargı vardı tanrı aşkına woohyun kendine ne yaptın? O sırada gözümden bir yaş aktı,
-woohyun kendine ne yaptın sen lanet olsun çok korktum sana bir şey oldu diye çok korktum hiç düşünmedinmi beni woohyun? Neden huh? Neden bunu kendine yaptın seni seven insanlara ne olucaktı woohyun? Grubunuza ne olucaktı? Bizi bırakıp gidicekmiydin? Bana bu acıyı yaşatıcakmıydın woohyun? Seni kaybetmek istemiyorum woohyun lütfen beni bırakma sana ihtiyacım var beni yanlız bırakma bu dünyada bir tek sevdiğim kişi sen varsın senide kaybetmek istemiyorum lütfen bana bu acıyı ikinci kez yaşatma yalvarırım.
-b-ben ç-ço-çok üz-üzgünüm
-lütfen konuşma kendini daha fazla yorma inan senle bu şekilde tanışmak istemezdim woohyun
Diyip ona sarılarak ağlamaya başladım içimdeki bütün sıkıntıları ağlayarak döküyordum, kendimi suçlu hissediyordum ben böyle olsun istememiştim.
-seni seviyorum
Başımı kaldırdığımda gözleri kapanmıştı neden bu makine böyle ötüyordu? Yoksa olamaz değilmi? Ölemez woohyun hayır
-LANET OLSUN ŞU KOCA HASTANEDE BURAYA BAKICAK BİR DOKTOR YOKMU?
Hemen bir tane doktor koşarak içeri girdi ve beni dışarı çıkarmaya çalıştılar onun yanında kalmak istiyordum, onla vakit geçirmek istiyordum. Ama izin vermiyorlardı. sonunda beni dışarıya çıkarmışlardı bağırarak ağlıyordum, elime geçen her şeyi fırlatmıştım delice ağlıyordum. Bunu gören infinite üyeleri yanıma gelip beni sakinleştirmeye çalışmışlardı, ama işe yaramıyordu hala bağırarak ağlıyor ve elime geçen her şeyi fırlatıyordum. Birden dongwoo bana sarıldı ve,
-her şey geçicek bana inanabilirsin o bunu başarıcak woohyun güçlü biridir hemen pes etmez
Diyip beni sakinleştirmeye çalıştı.
-sana cidden güvenebilirmiyim?
-evet şimdi doktor odadan çıkacak ve woohyun'nun iyi olduğunu söyliycek merak etme
Dedi, o sırada cidden doktor odadan çıkmıştı. Hemen yanına gittim
-üzgünüm ama hastayı kaybettik
-ne? Hayır yalan söylüyorsun woohyun ölemez o güçlü biri bakın şakanın sırası değil gerçeği söyleyin lütfen
-ben gerçeği söylüyorum
-HAYIR ŞAKA YAPIYORSUNUZ VE BU HİÇ İYİ BİR ŞAKA DEĞİL!
-bakın isterseniz hasta içeride nefes almıyor
-ispatlıycam o ölmedi biliyorum
Hemen içeriye girip woohyun'nun yanına gittim, kalbi o atmıyordu, dudakları ise o canlılığını kaybetmişti morlardı! Ağlamam daha fazla şiddetlenmişti. Elini sıkıca tutuyordum. Kalbim ağrıyordu, onu böyle gördükçe kalbim buna dayanmıyordu. Yavaşça ayağa kalktım ve odadan dışarı çıktım.
- o, öldü!
İnfinite üyelerini hiç böyle görmemiştim. Dağılmış saçlar, kızarmış burun, dokunsan gözünden yaş düşücek gözler ve mor göz altları. Aptal woohyun hiç bir şeyi düşünmeden bizi öylece bırakıp gitmişti. Ne düşünüyorduki? Bizim böyle mutlu olucağımızımı? Ondan nefret ediyordum.
- SENDEN NEFRET EDİYORUM NAM WOOHYUN!
Hastanede bağırıyordum ve hiç kimse beni durmam konusunda uyarmıyordu. Ve bu benim umrumda bile değildi.
Sanırım bu bölüm finaldi ve bu bölüm inanın kötü oldu cidden bence kötüydü bu yüzden vote ve yorum yapın felan demiycem.
