Dareska'nın Günlüğü

15-Sürü ile Tanışma

Sıfır Noktası için yaptığımız majiden sonra sabırsızlıkla beklediğimiz Sürünün diğer kurtlarıyla tanışmak için can atıyorduk. Her görüşmemizde ne zaman tanışacağımızı soruyorduk ve hep aynı cevap "Zamanı geldiğinde!" Bizde cevap olarak "Oldu bile" derdik. Sonunda Nani bize mutlu haberi verdi ve sürüyle tanıştık. Nani hem Sürünün Alfasıydı hemde Omegası. İki uçdada bulunmuş iki uçdada düşünebilen birisi. Bu sayede iki ucun ortasını bulup Sürü içinde dengeyi sağlayabiliyordu. Sürünün kemik kök kadrosu Nani ile beraber 4 kişiydi. En eski dörtlü. Sürünün kurulmasına öncülük edenler. Pi lakaplı keçi sakallı renkli gözlü Libah, Teta lakaplı olduğundan daha yaşlı gözüken tıknaz Nape, Zeta lakaplı yakışıklı ve çekici olan Ziza. Nani sayesinde adımız duyulmuştu. Sürüdekiler bizi biliyordu bu yüzden meraklıydılar, akıllarında sorular vardı. İlk başta aralarında kendimizi çocuk gibi hissettik. Ki öylede gözüküyorduk sadece fazla marjinal iki ergen gibiydik. Ama aklımız, zekamız, bilgimiz ve kültürümüz ile uyum sağlayabilmiş hemde farkımızı, seviyemizi gösterebilmiştik. İlk gelen soru daima dış görünüşümüzle ilgili oluyordu. Ve Nape milyon dolarlık soruyu sordu "Kolyenizin anlamı ne?" Her ne kadar bu soruyu belki bininci defa duymuş olsakta onlar Sürüydü bu yüzden soruyu yadırgamadık ve açıkladık. "5 köşeli yıldız 5 elementin temsilidir. Ateş, hava,su,toprak ve ruh.Deli arap lakaplı El Azif'in yazmış olduğu Necronomicon isimli sümer temelli büyü kitabında ise "İnsan" anlamına gelir.Yukarı bakan yıldızı cadılar kullanır, wiccanlar için özeldir ve koruyucu olduğuna inanılır. Aynı zamanda islamda islamın 5 şartını temsil eder Havasta ise ismi azam hateminin sicillerinden biridir. Yukarı bakan şekli pozitif enerjiyi göksel ilahi enerjiyi ve makrokozmozu temsil eder. Ve Satanist değiliz, masonda değiliz illumunatiyle bir ilgimizde yok, ve hayır israilin bayrağındaki yıldızda değil bu..." Bir anda fazla bilgi vermeme bağlı kısa süreli bir sessizlik oldu. Sessizliği bozan çabuk toparlanan Ziza oldu. Bir anda ortamı yumuşatıp kahkaha havasına bürüyen soruyu sordu "Siz Necisiniz?" Aslında soru komik değildi ama herkesin aklında olan bir soruydu ve oda sempatik bir şekilde hafif dalga havasında gülerek sormuştu. Bizi bizden dinlemek istiyorlardı. Dareska her zamanki gibi bu soru karşısında ilk önce bana kaçamak bir bakış attı. Açıklamam için hatta direk kendimizi ifşalamamız için can atan bir ifade vardı suratında. Kısmende ne diyeceğini bilmez bir ifade. Durumu anlamıştım hemde daha hazır olmadıklarını düşünüp gülerek "Geç geç boşver hiç girmeyelim o konuya şimdi. Zamanı gelince öğrenirsiniz. Sadece kısmen size benziyoruz ve kötü değiliz bunu bilin yeter." Dedim. Sonrasında bir kaç soru daha soruldu ama konu artık biz değildik. Gündelik hayattan yaşantılardan konuşuyorduk birbirimizi tanımak için. Böylece sürüylede tanışmış olduk. Aralarına karışabilmiştik. Nani arada yaptığı gibi yine bir şekilde bizi kendi sürüsünün içine çekmeye çalışıyordu. Nazik bir davetten ve ağız aramadan ibaretti bu. Dareska her ne kadar katılmak ve bir dişi kurt olmak istesede ona Cadı olduğumuzu hatırlatıp duruyordum. Onlar sürü biz coven. Onlar kurt biz cadı. Görüşmenin ardından tekrar Sıfıra gittik Nani orada kendi düşüncelerinden bahsetti. "Sürü siz gelmeden önce sallantıdaydı. Bende sürüye ek bir grup daha düşünüyordum. Sürüden bağımsız ama sürüye tâbi. Bi destek gibi. Hatta bunun için bir süreç başlatmıştım. Ve gerçekleşti siz geldiniz." Sıfırdan ayrılıp 4 noktasına doğru yürümeye başladık. Daha önce gördüğümüz hatta oturduğumuz bir yerdi yine denizin dibinde bir yer. Biraz oradaki kayalığa oturup sohbet ettikten sonra ayrıldık. Aynı Sıfırda olduğu gibi 4 noktasındada ağırlıklar atılıyordu. Ağırlıkları atma konusuda Daresin ilgisini çekiyordu. Belkide ağırlıklarını atanlara sürü içinde "Zafer Nişanı" verildiği için bilmiyorum. Ama kafasına koymuştu. 0 noktasından ağırlıklarını atacaktı...