Bölüm 4

66 5 3
                                    

GÖLGE

Gözlerim kararırken gördüğüm son gözlerle , gözlerim yavaş yavaş açılırken de gördüğüm gözler aynıydı . Oydu . Girdaptı . Gözleri karnıma takılmıştı ve dolu doluydu . Girdap benim kıpırdandığımı görünce anında gözlerini karnımdan çekti ve gözlerime dikti . Gözlerindeki pişmalık ve hüzün her halukarda ben burdayım diye bağırıyordu fakat yüzü , duygularından ödün vermeyi asla istemiyordu , kaskatıydı . Gözlerine bakarken elimi kaldırdı ve öptü . Sesimi çıkarmadım . Çünkü her hareket ettiğimde karnımdaki sancı gitgide artıyordu . Bebeğim aklıma gelince karnıma baktım fakat karnımdaki şişlik eskisi kadar yoktu . Sahi neden karnımdaki şişlik bu kadar inmişti . Tekrar gözlerimi Girdap'a çevirdiğimde ağlıyordu . Evet Girdap ağlıyordu . Bir an halüsinasyon gördüğümü zannettim fakat gözünden akan bir damla yaş elimin üzerine değdiğinde gerçekten ağladığını anladım . Ürperdim .

" Girdap neden ağlıyorsun ? "

" Seni özledim . "

" Bunun için ağlanmaz ki ... Kıyamam sana ben ya ... "

" Gölge ... Onun için ağlamıyorum güzelim ... Sana söylemem gereken şeyler var ama .. "

" Ama ne Girdap bana bir an önce ne olduğunu bana anlatır mısın ? Hem neden karnımda bir boşluk varmış gibi hissediyorum . Sanki bebek önceden daha ağırdı ? "

" Gölge .. Bebek yok . Sen düşünce darbe almış . Sen bayıldığında seni apar topar hastaneye getirdim . Hemen ameliyata aldılar . Daha 10 dakika bile geçmeden içeriden biri geldi . Benden seçim yapmam gerektiğini yoksa ikinizi birden kaybediceğimi söyledi . Durdum . Düşündüm . Ama aklıma sen geldin . Kıyamadım senin ölmene izin veremezdim . Çünkü sana aşığım Gölge . Yapamadım işte . Ama hatalı benim özür dilerim ... " dediğinde gözlerini kaçırdı benden . Duyduklarımı idrak edemedim . Dondum kaldım . Kendime geldiğimde ise ağzımdan birkaç kelime zar zor çıkmayı başardı .

" Öldü mü ? " dedim cılız çıkan sesimle ... Başını hafifçe aşağı yukarı salladığında aniden gelen öfke ve ağlama isteğiyle dolup taştım . Gözyaşları gözlerimden süzülürken Girdap'a tokat attım . Fakat bu benim içimi rahatlatmadığı gibi içimdeki acıyı daha da kuvvetlendirdi . Girdap ise karşılık vermeyip sadece yeri izlemeyi tercih ediyordu . Karşılık vermezdi de zaten . Onca olaydan sonra bir kadına el kaldırmak onun prensibi değildi .

" Nasıl yaptın ? Nasıl kıydın ona ? Neden onu seçmedin de beni seçtin ? Neden ? Onun bir suçu yoktu ki hem ... O daha çok küçüktü .. " dediğimde ağlama krizine girmiştim bile . Aklıma karnıma bakıp güldüğüm zamanlar geldiğinde ağlamam daha da şiddetlendi . Girdap suskundu ve onun susması beni daha çok sinirlendiriyordu . Yanına gidip ona daha çok vurmaya başladım .

" Susmasana ! Konuş ! Nasıl kıydırdın ona anlat ! "

" Özür dilerim . " dedi fısıldarcasına . O da ağlıyordu . Yıkılmaz duvarların ardında saklanan o küçük çocuk şuan kendini göstermeyi öylesine istiyordu ki fakat Girdap ona izin vermiyordu .

" Gölge dur tamam ağlama ... Lütfen .. "

" Ne ? Bir de ağlama diyorsun . Benim canımdan can gitti ve sen ağlama diyorsun . Senden nefret ediyorum Girdap . Hayatıma girdiğin güne lanet olsun . Çık odamdan defol .. "

" Gölge bak .. "

" DEFOL !!! "

Odadan çıkıp giderken arkasından bakmadım bile. Çünkü onun yüzüne baktığımda olanlar daha çok canımı yakıyordu . Gözlerimi korkarak karnıma indirdim . Ellerimi yavaşça karnımın üzerinde gezdirirken ağlamamı durduramıyordum . Sanki bebeğim beni duyacakmışçasına konuşmaya başladım .

GİRDAPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin