Seviyoruz Napalım?

7.bölüm

HAZAL

Egemen malı tuğçeyi nereye götürdü acaba diye düşünüyordum. Sınıfa arda girdi ve bana doğru gelmeye başladı tabi bende bi heyecan bi heyecan. Yanıma oturdu ve ;

"Merhaba hazal" dedi. Hemen cevap verdim.

"Merhaba"

"Biraz konuşalım" dedi. O an kalbim yerinden fırlayacaktı. Arda benimle ne konuşabilirdi ki? Ben bunları merak ederken cevap verdim.

"Tabi olur. Ne hakkında ve konu ne?"

"Konu sensin"

"Ben mi?"

"evet"

"Peki. Seni dinliyorum."

"Bak hazal. Ben 9.sınıftayken sen beni seviyomuşsun galiba"

Olamaz ya bunu nerden öğrendi off ne diyeceğimi şaşırdım ve öylece yüzüne baktım.

"cevap ver" dedi.

"Ş-şey evet, ama bak arda o o zamandı ve şuan sevmiyorum yani yanlış anlama" dedim.

Gözlerimin içine bakıyordu ve konuşmaya başladı.

"O zamanlar bende seni seviyordum. Ama bir türlü cesaret edipte teklif edemedim. Sonra birden cesaret geldi. O gün çok kararlıydım kesinlikle sana teklif edecektim. Ama o gün annemler istanbula taşınacağımızı söyledi. Bende ki cesaret geri gitti. Çünkü eğer senle çıkıyor olsaydık, biz istanbula taşındığımızda sen acı çekiyor olacaktın ve ben buna dayanamazdım. Aşkımı kalbime gömmeye karar verdim. Daha sonra yani bu sene annemler tekrar izmire taşınıyoruz deyince çok sevindim ve zaten seninde beni sevdiğini öğrenmiştim."

"Nerden öğrendin" dedim ama hala şoklardaydım.

"Bunun bi önemi yok. Her neyse hazal ben sana aşığım hemde çok. Benimle çıkar mısın?" dedi. Allahım hem sevinçliydim hemde daha şaşkındım ne diyeceğimi bilemedim. Arda ise sadece benim gözlerimin içine bakıyordu.

"Bi cevap vermeyi düşünüyomusun acaba?"

"Evet"

"Tamam hadi söyle artık"

Bi an ki heyecanla cevap verdim;

"Evet seninle çıkarım. Seni seviyorum " dedim ve ben öyle der demez sarıldı.

Şu an ki mutluluk tarif edilemezdi. 3 yıldır sevdiğim çocukla şuan çıkıyorduk. Ellerimi tuttu ve

"Seni hiç üzmücem, bundan emin ol" dedi ve yanağıma bir öpücük kondurdu....

TUĞÇE

Egemen beni okulun bodrum katına getirdi ve

"İçeri geç" dedi.

Şuan nasıl korktuğumu ben bile bilmiyordum.

"Geçmesem olmaz mı?"

"Tuğçe sana ne dediysem onu yap"

Korksamda içeri geçtim, arkamdan o da girdi ve kapıyı kapadı.

Bu çocuğun amacı neydi?

Bana yaklaşmaya başladı ve beni duvarla kendi arasına sıkıştırdı.

"Ne istiyosun benden" dedim korkuyla.

"Şşş " dedi ve elini dudağıma götürdü.

"Hayır bak olmaz" dedim

"Olur" dedi sırıtarak ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı.

Ben her ne kadar iktirmeye çalışsamda başarılı olamıyordum. Şuan sadece o beni öpüyordu. Kendimi karşılık vermemek için çok zor tutuyordum ama başaramadım ve bende karşılık vermeye başladım.

Aralıksız bir şekilde öpüşüyorduk ve zilin çaldığını duydum. Tenefüs bitmişti ve ders zili çaldı. Egemeni iktirdim ve "ders başlıyor ben gidiyorum " dedim ama elimden tuttu ve "şimdi olmaz" dedi. Tekrardan öpmeye başladı....

HAZAL

Ders başlamıştı ve tuğçe derse gelmedi. Gerçekten merak etmeye başladım. Nerdeyse bu derste bitmek üzereydi ve zil çaldı. Tuğçeyi bulmam lazımdı. Hemen sınıf kapısını açtım ve tuğçeyi gördüm.

"nerdesin kızım sen derse niye girmedin? bir dakikaa tuğçe dudaklarına noldu lan sanki öpüşmüş gibi"

"öyle zaten"

"neeeeee?"

"Hazal tamam bağırma herşeyi anlatıcam geç sınıfa"

Tuğçe olan biteni anlattı ve ben hala şoklardaydım. Tam tamına 1 ders boyunca öpüşülürmü lan? 40 dk boyunca öpüşmek nedir?

Hemen tuğçeye döndüm

"ee çıkıyomusunuz yani?"

"hayır"

"tuğçe ne demek hayır"

"yani bilmiyorum, öpüştükten sonra hiç bişey demeden gitti ve bana dönüp senden istediğim buydu" dedi sırıtarak.

"Her neyse. Tuğçe biz ardayla çıkıyoruuuuuz"

"O-H-A ! HEMEN ANLATIYOSUN HAZAL."

Tuğçeye herşeyi anlatmaya başladım....