3. Bölüm

160 17 8
                                    

HATIRLATMA

Sonra aklıma melisanında orda olma ihtimali geldi. Neyse canım onu kafama takmayacağım umrumda değil
~~~~~~~~~~

Annemi arayıp akşam Gizemlere gideceğimi söyledim. Biliyorum yalan söyledim ama partiye gideceğini söylersem bin tane soru soracak. Ardından merdivenleri çıkarak odama, Gizemin yanına giderek dolabımdan bize uygun çıkardığı elbiselere baktım. Fazla elbisem yok elbise giymeyi sevmem annemin akraba düğünleri için aldığı elbiselerden birer tane seçerek üstümüze geçirdik.

"Yaa çok güzel olduk değilmi Nazlı" dedi Gizem sevinçle aynanın karşısında kendine bakarken.

"En son kuzenimin sünnet düğününde süslenmiştim herhalde"dedim gülerek

"Ufak atta civcivler yesin yuh yani hiçmi makyaj yapmadın Nazlı"

"Ya yaptımda bu kadar değil neyse saat kaç?" diye sorduğumda bileğindeki 650 TL lik saate bakarak evet yanlış duymadınız tam tamına 650 TL Gizem böyle takılara süslere çok para harcar.

"19.40 arasana savaşı biz hazırız diye"

"Ya ne gerek var gelir acelemiz yok ya"

"Öf tamam iyi be aramassan arama sanada birşey söylenmiyor" diye çıkıştı

Tam o sırada kapı zili çaldı

"Aha geldi seninki"

"Ya nerden benimki oluyor sevgilisi var çocuğun"

"Ay sürekli hatırlatmak zorundamısın güzel olsa bari nemrut suratlının teki neyse kapıya bak ağaç oldu çocuk"

"Akılmı bıraktın insanda" diyip kapıyı açmam için aşağıya indim kapının önüne geldiğimde derin bir nefes alıp kapıyı açtım. Savaş beni görünce baştan aşağı süzdü.

"Ee hazırmısınız"

Kafamı olumlu anlamda sallayıp "Evet bir dakika ben Gizeme seslenip geleyim, istersen sen içeri geç kapıda bekleme."

"Peki" dedi ve içeri girdi bende odama çıktım.

"Gizem hadi Savaş geldi bizi bekliyor"

"Tamaaamm" diyip benimle aşağıya indi. Savaş bize bakıp

"Kızlar sizin sevgiliniz yok mu ya kıskanmasınlar sizi böyle"

Gizem durur mu yapıştırdı cevabı

"Savaş'çım ya sen bizi düşüneceğine kendi sevgilini düşünsen az, sonuçta daha yeni tanıştık hem ayrıca partiye bizi değil sevgilini götürmen gerek farkında mısın?"

"Merak etme sevgili mi sizden çok düşünüyorum ayrıca melisayı partiye götürmememin nedeni partinin melisanın evinde olması" diyip sırıttı.

Gizem buna karşılık gözlerini devirip 'of banane be slk şy iyi bok ye' bakışı attıktan sonra kapıdan dışarı çıktı.

Bende Savaş tam gidecekken bileğinden tutup durmasını sağladım. "Şey Gizem'in kusuruna bakma bazen fazla agresif olabiliyor" dediğim şeyden sonra hâlâ bileğini tuttuğumu fark edip elimi çektim. "Yok canım, önemli değil haklıydı sonuçta daha yeni tanıştığık ve-"
Savaş daha lafını bitirmeden Gizem yine lafa atladı bağırarak
"Pardonn duygusal konuşmanızı bölüyorum ama artık gitmeliyiz"

~~~~~~

Parti yerine geldiğimizde neredeyse bütün okulun geldiğini düşündüm. Hani derler ya 'İğne atsan yere düşmez' aynı öyle bir kalabalık tamam biraz abartmış olabilirim ama neyse.

"Ya burası fazla kalabalık değil mi" dedim bağırarak sesimi duyurma umuduyla

"Sadece kalabalık olsa, ayrıca çokta gürültülü" haklıydı Gizem kimse kimseyi takmıyordu herkes kendi kafasında, dans etmekle meşguldü.

Biraz daha ilerleyip Savaş'ları tayfasının olduğu masaya oturduk. Masada Melisa,Ali,Selin,Emre ve Tuğçe vardı. Selin ile Ali , Emre ile de Tuğçe çıkıyorlarmış. Anlayacağınız Gizemle ikimiz dış kapının dış mandalı gibi kalmıştık.

Saat ilerledikçe canım sıkılamaya başlamıştı. Birden bire Melisa ayağa kalkarak
"S-savaş benim seninle konuşmam gereken bir konu var"

Hepimizin gözleri Savaş ile Melisa arasında gidip geliyordu.
"Tamam neymiş bu konu" diye sordu Savaş

"Burada olmaz özel bir konu gel benimle" diyip elinden tuttu. Parti alanından uzak ama bizim görebileceğimiz bir köşeye gittiler. Masadaki herkes onları izliyordu. Anladığım kadarıyla Melisa kötü bir konuyu anlatıyordu. Savaşsa bize arkası dönük olduğu için yüzünü göremiyordum fakat hareket etmiyordu.
Melisa'nın elleri boynuna gitti boynundaki kolyeyi çıkartıp savaşın eline verdi. Melisa bir şeyler anlatmaya devam ederken savaş hareketsiz bir şekilde onu izliyordu. Melisa savaşa sarılmak istediğinde ise Savaş onu itip yüzünü bize döndü. Hızlı adımlarla yanımızdan geçerek otoparka yöneldi.
Gizem kolundan tutup "Nazlı bence ortalık karışmadan gidelim" dediğinde kafamı olumlu anlamda sallayıp dış kapının önüne geldik bir taksi çağırıp bindik.
"Nazlı keşke hiç gelmeseydik"

"Bence de gelmemiz hataydı"diyip onayladım. Telefonuma gelen mesaj sesiyle ikimizde olduğumuz yerde zıpladık. "Kızım kaç kere dedim sana şu mesaj sesini değiştir diye"
"Tamam annecim hemen değiştiriyorum" dedim

Telefonumun kilidini açıp gelen mesaja baktım

+905*********
Eğer akıllıysan Savaştan uzak dur bunu senin iyiliğin için söylüyorum o sandığın gibi biri değil canını acıtacak kendine dikkat et!

Ne demek şimdi bu, kim attı ki bu mesajı ne alâka. Savaş neden benim canımı acıtmak istesin ki
Düşüncelerim Gizemin sesiyle bölündü.

"Heyy Nazlıı sana sesleniyorum yine hayal dünyana daldın. Kimden gelmiş mesaj"

"Haa yok ya önemli biri değil bankadan gelmiş"
Gizem bana yalanını yesinler bakışı atarak
"Bu saatte. Bankadan. Mesaj. Pek inanmadımdaa neyse hadi bakalım yakında çıkar kokusu"

Biliyorum kısa oldu ama burada kesmem gerekti. Kızmayın bana ne olur cidden zamanım olmuyor. Umarım beğenmişsinizdir oy ve yorumlarınızı bekliyorum yeni bölüm ne zaman diye soracaksınız ne zaman yazarsam o zaman gelecek bende istiyorum yazmayı ama zamanım olmuyor neyse uzatmayayım gelecek bölüme kadar hoşçakalın kendinize iyi bakın 😘😘

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 28, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

LİSEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin