KUZEY (+18) Düzenleniyor

BÖLÜM-3-MAVİ PRENSES

Derin'den

Uykulu uykulu giyinmek oldukça zorluyordu.Okul formasının altındaki siyah dar paçaya kemer takıyordum ki bir ses duydum.Sabahın bu saatinde gerçekten ne olabilirdi yani?
Aklıma gelen o düşünceyle telefondan tarihe ve altındaki notta gözlerimi gezdirdim.Egemen'in yurt dışından döndüğü gündü.

Aceleyle koşarak odadan çıktım ve merdivendeki tutunma yerinden kayarak aşağı indim.

Egemen'i görmemle sırıtarak duraksadım.Yakışıklı ağabeyim hiç bir zaman karizmasından ödün vermiyordu.

"Beni bu şekilde karşılaman ilginç"

Soran gözlerle baktığımda gözlerinin baktığı yeri takip ettim ve pantolonumla kemerimin ne kadar ayrı dünyada olduklarını fark ettim.Gülerek kemeri geçirdim.

"Mavi prenses, çok özledim seni."

"Gidersen özlersin tabi."

Gülümseyerek yaklaştı ve büyük kollarıyla sarıldı.Ben de oldukça özlemiştim, ağabeyim değil arkadaşım, sırdaşım ve anne-baba gibiydi o benim için.

Uzun sarılmadan ayrılırken gözlerime bakıyordu.Dayanamayıp darmadağın olmuş saçlarını karıştırdım.

"Derin yapma şunu."
"Hayır, yapacağım." Dediğimde boynumu ısırdı.Bu alışkanlık onda çocukluktan kalmaydı.Dedem alt kattaki odasından çıkmış gülerek bize doğru geliyordu.
"Aah dede şu Egemen'e bir şey şöyle beni ısırıyor."
"Egemen , evladım aylık aşı zamanını mı aksattın Amerika'da ? İstersen Mustafa amcanı arayalım sana bir randevu ayarlayalım ne dersin ?"

Egemen'e karşı kıkır kıkır gülüyordum.

"Dedeme katılıyorum Egemen." Beynimde Dmx-gonna give çalarken zafer kazanmış kumandan edasıyla önüme döndüm.
Egemen pis bir bakış attı.

"Hadi bakalım, kahvaltıya geçelim."
Bu muhteşem bir fikirdi çünkü benim tanıdığım Egemen Miroğlu böyle bir lafın altından bana sataşmadan asla çıkmazdı.Sırıtarak sandalyeye geçtim.

"Bugün okula gitmiyorum."
Sanırım yüksek sesle söyledim ki ikisi de bana döndü.Başka bir şey söylesem kesinlikle duymazlardı.
"Benim için bir sakıncası yok."
Dedemin karşı çıkmasına zaman bırakmadan sevinçle;

"Kırılan bir okul günü görüyorum o zaman."

"Bu gidişle göreceğin tek şey o güzelim."

"Ne kadar da komik bir Egemen."
Tabağıma döndüm ki kafama biri zeytin atmıştı.Kaşınıyorsun Egemen..

Bu konu uzardı ama dedem masada olduğu için aldırış etmedim.
Yerden zeytini aldım.Gülerek beni izliyordu.Çok eğleniyor beyefendi.

Telefona Nilay'dan mesaj gelmişti.

"Neredesin kızım sen ?"

"Evdeyim, gelmeyeceğim bugün.Egemen geldi."

"Aynı çocuk,  senin sıran desem."

"Kaldır onu oradan.Benim gelmemi beklemeyin."

"Saçmalama.Başka sıra yok hem."

"Tamam, yarın bakarız."

"Özletme kendini."

"Kafanı kaldırıp şu yakışıklı ağabeyine bir bakar mısın Derin ?"

"Dinliyorum."
Telefonu cebime koyuyordum.

"Bugün bizimkilerle buluşacağım, geliyorsun."

"Geliyor musun ? Diyecektin herhalde ben de hayır diyecektim."

"Yoo gayet güzel kurdum cümleyi."

"Sevmiyorum sizi Egemen."
Gülerek masadan kalktım.

Tam odadan çıktım ki havaya yükseldim bir anda.Egemen beni kucaklamıştı.

"Derin , geliyorsun Mavi prenses."