3K olmuşuz! Hikayeme destek veren herkese sonsuz teşekkürler ^_^ O zaman yeni hedefimiz 5K!
Keyifli okumalar!
-"YGS'ye on gün var, ne yapacağım ben?" dedim kendi kendime. Artık "daha çok var" deyip de kendimi avutamıyordum. Çünkü bildiğiniz on gün kalmıştı. On gün. ON GÜN...
Dört saat kesintisiz bir şekilde test çözmekten beynim iyice akmıştı.
-"O son testi çözmeyecektim işte..." dedim kendimi koltuğa atarken.
-"Anne senin bu kızın şarapçılara dönmüş ya!" dedi abim.
-"Sen hep gezip dolaşırsan son haftalar iki ayağın bir pabuca girer tabii! Anne sözü dinleyen yok ki!" diye hayıflandı annem. Bir şeyler daha konuştular ama pek anlayamadım. Uyuyakalmışım...
Uyandığımda saat gece on iki olmuştu. Gece on ikide uyanıyorum, evet. Yani yaklaşık üç-dört saat uyumuştum. Dersler ve okul bende uyku düzenine ait kırıntı dahi bırakmamıştı. Normalde bu saatlerde uykulu olmam gerekirken ben yeni uyandığım için cin gibiydim ve yeniden test çözmeye başladım bu yüzden.
Saat gece dörde gelirken ben daha yeni yeni işlerimi bitirmiştim. Sabah olmasına fazla zaman kalmamıştı. Tam biraz kestireyim bari diye düşünmüşken telefonuma mesaj geldi. Ben sevgilimden iyi geceler mesajı falan beklerken tabii ki de öyle bir şeyle karşılaşmadım. Sevgilim kısmı doğru ama mesaj iyi geceler mesajından çok babamın attığı mesajlara benziyordu:
Sen bu saatte niye uyanıksın kız? Hadi git yatağına uyu
Ben de Bahadır bu mesajı bana attığına göre kesin uyanık diye düşündüm ve onu aradım. Evdekileri uyandırmamak adına da balkona çıktım.
-"Mesajını gördüm" dedim.
-"Hmm, eğer gördüysen şu an yatağında mışıl mışıl uyuman gerekmiyor mu?"
-"Bu saate kadar ders çalıştım. Sınava çok az kaldı ya"
-"Evet, dört gündür doğru düzgün görüşemedik bu yüzden, seni özledim"
-"Şey... Ben de seni özledim. Ama dediğim gibi arkadaşlarla her gün ders çalışıyoruz"
-"Bende de durumlar pek farklı değil. Bizim tembel Mete'nin de sınav yaklaşıyor diye bir yerleri tutuştu zaten. Hep beraber ders çalışıyoruz"
-"Of bıktım, artık bitsin şu sınav şeyleri! Her günüm aynı resmen. Sanki biri bir diğerinin klonlanmışı gibi. Okula git, gel, ders çalış,uyu,ders çalış,uyu,uyu..."
-"Tamam sakin ol, senin uykun gelmiş sanırım. E tabii saat gecenin dördü. Kendine bu kadar yüklenmesene sevgilim"
-"Tamam tamam iyi geceler o zaman. Sen de uyu. Bana diyorsun ama kendin de bu saatte uyanıksın. Rüyanda beni gör!" sırttı ve:
-"Sana da iyi geceler, rüyanda kalbini gör. Zaten gerçekten kalbindeysem orada olacağım..." diyerek kapattı telefonu.
---
Ertesi günler genel olarak sıradan geçti. Irmak'la beraber sınıfın çalışkanlarından biriyle ders çalışıp duruyorduk. Lise ikide sanırım, bir tane hocamın "İleride, şimdi inek diye seslendiğiniz insanların emrinde çalışacaksınız" sözüyle artık onlara inek gözüyle bakmıyordum. Onlar geleceği iş yönünden parlak insanlardı.
Yorgun argın eve gelir gelmez yine uyudum. Uyandığımda Bahadır'ı gerçekten özlediğimi hissettim ve üstüme başıma fazla özen göstermeden bir pantolon giyip, saçlarımı da dağınık topuz yaptım. Süslenmiş püslenmiş halimi herkes sever, beni bu halimle de sevmek zorunda kendisi! Bunları düşünürken karşı komşunun zilini çoktan basmıştım bile.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOMŞUNUN ÇOCUĞU
Novela JuvenilSeda ve ailesi yeni bir apartmana taşınırlar. Seda ve Bahadır için her şeyin başladığı yer orasıdır işte :)