Kollarımı hizla çektim. Cok ciddiydi.
Yani beni sevdiğini söylemesini. Meriç birkere söylemişti ama inanmamıştım yinede içimde bi umut vardı ve şimdi beni sevdiğini söylüyor. Allahım eğer bu rüyaysa nolur hiç uyanmayayım lütfen. Tekrar sarıldım.
Iyice dalmıştımki Taki Serkan
''Ee... . '' diyene kadar. Ona sorarcasına baktım oda aynı şekil bana bakıyordu.
Anlamayan gözlerle ona tekrar baktım.
''Sende beni seviyormusun?. '' diye ekledi.
Oha şimdi ne diyecem tabikide seviyorum ama nasıl söyliyecem ki. Çok garip bir hiss bu. Ya Allahın bu nedir yha.
Kollarını belimden cekmesiyle kollarına baktım.
''Beni Sevmiyorsun değil mi. ''
Serkanın bunu demesiyle kafamı yerden kaldırıp ona döndüm kafamı hayır anlamında salladım.
Geri geri gitmeye başladı.
''Tamam merak etme birdaha karşına çıkmayacağım. ''
Ne!! Lan hayır seviyorum anlamıda salladım.
''Serkan... . '' diye seslendim.
Gözlerini etrafta gezdiriyordu elini kaldırdı tamam sus dermiş gibi.
''Açelya... Tamam anladım gerek yok... Beni daha çok açıtırsın.''
Ya ama ben sana aşığım göt.
Tekara ona bakıcaktımki yerinde değildi etrafıma hızlıca bakındım. Nerdeydi bu?
Hemen aradım ama açmadı sonra tekrar aradım bu sefer kapalıydı telefonu..
Ona söylemem gerek onu sevdiğimi ama şimdi nerde.??!
Bi taksiye binip eve gittim. Belki evdedir diye umut ediyordum.
Şuan tam 6 saat oldu eve geleli ve hava baya karardı. Meriçte yok ortalıkta.
Meriçten...
''Oğlum nerey lan. '' dedim sinirle.
''Açelyanın yüzüne artık bakamam anlıyormusun?! Olmaz! Beni görmek bile istemez artık. Bn kendimi bir bok sanadım ve mal gibi ona ilani aşk ettim. Ben tam bir malım. '' dedi bir taraftan spor çantasının icine giyisilerini koyarak.
''Sence saçmalamıyormusun.? '' dedim ellerimi iki yana açarak.
Cantasının fermuarını cekip. Bana baktı.
'' Artık cok geç biletleri hazırladım. Ben artık burda kalamam anneme de dedim zaten Açelyaya söylememesini." dedi.
nasıl? şimdi gidiyor mu?
''Annene ne dedin?. ''
''Arkadaşım almanyada düğünü varmış benim gelmemi istediğini. '' dedi.
Açelyadan...
Meriç eve geldiğinde sabahın üçüydü hemen yanına koştum.
''Serkan nerede.''dedim gözyaşlarımı silerek oda üzgünmüşcesine bakarak
''Gidiyor... Tam beş dakka önce uçağı kalktı. '' dedi duraksayarak.
Ben ne dediğini algılamaya çalışıyordum... gözlerim kocaman açıldı.
''Ne! '' dedim kısılmış sesim le şuan dünya durmuştu, hemen evden koşarak çıktım heryer karanlıktı başım dönüyordu arada Meriçin '' nereye gidiyorsun serkan gitti, beklesene'' dediğini duyuyordum...
Sonrası karanlığa büründü...
Gözlerimi açtığımda Meriç yanı başımda uyumuş bir vaziyetteydi. Noluyor dercesine Meriçe bakınırken kafama jeton düştü.
''Serkan! '' diye bağırdım odadan koşarak Serkanın odasına girdim.
''Demek rüya değilmiş... .'' Dedim kısık sesle omuzumda bi el hissetiğimde odur diye umutla arkamı döndüm ama o değildi Meriç di...
''Meriç nereye gitti söylesene. '' diye bağrıyordum.
Meriç'se kafasını yere dikmişti.
''Ya söyle söy-. '' lafımı bitirmeden üzerime yürüdü ben geri geri gitmek mecburiyetinde kaldım.
''Ne istedin Serkandan söylesene. Ya hala anlamıyorum. '' gülmeye çalışarak ellerini ensesine koydu. Bense ağalamaya başladım.
''hepsi senin yüzünden hepsi sen buraya gelmeseydin böyle olmazdı sen bu cocuğun kalbini çaldın. Ne istedin lan nee!. '' dedi bağırark.
Ellerimi kulaklarıma koydum daha fazla duymak istemiyordum ve yere cöktüm. Tam birşey diyecekken daha çok ağalamaya başladım. Hepsi benim suçum! brn niye teyzeme geldim ki?
Meric derin nefes alıp yanıma çöküp kuçakladı.
''Özür dilerim. Ben biran kendimi kaybettim ama sende beni anla ha birde ben gitmiyorum avusturyaya burdayım o gelene kadar yanındayım tamam mı." Kafamı olumlu anlamıbda salladım
Öncelikle hepinizden özür diliyorum cok gecikti bölüm ama güzel oldu bence. Sizde destek vermek istiyorsaniz vote ve yofumlarinizi eksik etmeyin tskler.
