20 Ağustos 2010
"Şu sarışına ne dersin?" dedi dylan yüzüme bakmadan sarışın kıza sırıtırken. "Fazla seksi, seksten başka duygusu olduğunu zannetmiyorum." dedim omuz silkerken."Tamam, ya şu kumral olan" dedi köşede oturan kızı işaret ederek."Duygusallık, desene iyi bir ziyafet var!!" dedim heyecanla.
"Şu işi bitirelim ve şu lanet yerden gidelim." dedim yüzümü buruştururken.Onaylarcasına kafasını salladı.Kolumda ki saate baktım, gecenin 02:20'sindeydi. "4 gibi kapıda olacaksın." göz kırptıktan sonra yere bakan kıza ilerledim.Yüzsüzce karşısına oturdum.Bana bakmamıştı yada umursamamıştı.
Tanrım, bu gerçekten muhteşemdi yani onun duyguları çok yoğundu ve biz insanların duyguları ile beslenirdik.Yani bir bakıma ben 2 yıldır öyleydim.
Kızlara gelince onların duyguları erkeklerden çok daha yoğundu."Merhaba, orada oturuyordum ve düşündüm ki bel-" "Eşcinsel değilim." diye kesti yüzüme bakmadan.Seni sürtük diye söylendim içimden"Ah, evet.O yüzden gelmedim zaten.." duraksadım.Ne diyecektim? 'Ben duygular ile beslenen vampir benzeri birşeyim hadi gelde duygularını yok ediyim?' filanmı? 'Evet?' der gibi bakışlar fırlattığında devam etme gereksimi duydum.
"Ben seni tanıyorum şeyden ııı şeyden.." neyden? Söylesene Samatha ney? İç çektim ve devam ettim.
"Unut gitsin" ayağa fırladım.Kız o kadar duygu seline kapılmıştı ki ne dediğimi umursamadı.Tanrım ne kadarda aptal bir kız!
"Baksana" dedi cılız sesi ile "Sevgilimi aldattım ve şey.." dedi hıçkırığından çok zor konuştuğunu anlayabiliyordum."Otun varmı?" dedi önce ki sesinden daha sessizce.
Kulaklarım iyi olmasaydı duyma olasılığım çok çok düşük olabilirdi.Yüzüme birden fazlasıyla büyük bir sırıtış geçti.İşte bu kadar kolaydı.Yüzümü yeniden o sahte üzülmüş yüze çevirerek arkamı döndüm.Yüzüme bakmıyordu.Elinde ki aptal bir kolyeye bakıp ağlıyordu.Ah, ne kadarda ımm şey BERBATTI.
"Ah, bu gerçekten üzücü" dedim sahte bir tavır takınarak.Yanına oturdum ve yüzüne eğildim. "Baksana benim odamda bir hap olacak, benimle gel." dedim en masum tavrımla.İçini çekti, göz yaşlarını elinin tersi ile sildi "Teşekkürler" dedi gülümsemeye çalışarak.
Cevap vermeden ayağa kalktım.Beni takip etmesini söyleme ihtiyacı duymadan ilerledim.Dylan bıraktığım yerde değildi, muhtemelen sarışın kızı kapmıştı.O her zaman seksi kızları seçerdi ama bu çok saçmaydı.
Eğer 'Duygular ile' besleniyosan, duygulu birisini kapmalısın.Benim yaptığım gibi.Tabi bizler kötü duyguları emen taraftık.İyi duyguları emenler ise nesli tükenmişti.Şimdi bana 'Hayvanlar mı da?' gibi bir şey söylemeyin.Hayvan değiliz ama hayvan gibi yaşıyoruz."İsmin nedir?" dedi yanıma koşarak yaklaştıktan sonra.Gerçek ismimi söylememeyi düşündüm.Öylede yapacaktım. "Addison, sen?" bütün kurbanlarıma sorduklarında bu ismi verirdim.Bu isim annemindi.Yani duygu emici olmadığım zamanlarda ki annemin ismi.
Annemi öldüren babamdan ve sürtük sevgilisinden öcümü almak için Dylan'dan yardım istemiştim, oda beni aptal bir duygu emiciye çevirmişti.
Şimdi ise babam ile sürtük sevgilisi birbirlerini tanımıyorlardı bile.Saçları korkudan beyazlamış, vücutlarında kalıcı izler vardı.Dylan ile fazla abartmıştık, bundan hala pişman değildim.Güzel olan babamın duygularını emerken yalvarışlarıydı, tıpkı annemin ona yalvardığı gibi bana yalvarmıştı saatlerce...
Kızın konuşması ile düşüncelerimi uzaklaştırdım."Ashley ama sen ash diyebilirsin" dedi neşecen tavrıyla.Cevap vermedim.Vermemeliydim çünkü.
Dar ve sessiz kolidorun sonunda ki odaya geldiğimizde duraksadım.Kapıyı açtım ve önce onun girmesini bekledim.Beklemeden ve sormadan içeri girdi.
O girdikten sonra kapıyı kapattım ve kilitledim.Arkamı döndüğümde kız sorar gözlerle bana baktı.Cevap vermediğimi fark ettiğinde "Hey, ne yapıyorsun?" dedi bana yaklaşıp kapıyı zorlarken.
Onu tuttum ve duvara fırlattım.Evet doğru bildiniz, vampirlerden sonra duygu emiciler..bu garip olsada fazlasıyla güçlüdürler.Hızlı koşarlar ve hayır uyuyabilirler.Zihin okumamız yok ama duygularını emerken, bütün yaşadıklarını ve düşündüğünüz herşeyi öğrenebiliyoruz.En önemliside asla acıma veya sevgi duygumuz yok.Gerçek aşk yaşayan duygu emicilerde ainler tarafından öldürülür.Yani kısaca biz birer ölüyüz.
Kız yere yapıştığında inledi.Kafasını kaldırdığında, gözlerinde korku olduğunu fark ettim.Bu bütün kurbanların son haliydi.
Sırıttım."Gösteri başlasın.."
Merhaba!! Buralarda yeniyim.Hikayemin kurgusu oldukça ağır.Yani bilirsiniz, Vampir,Kurt adam veya dünya dışı varlıklar filmlerde eğlenceli fakat hikayelerde sıkıcıdır.Ben bu sıkıcılığa rağmen, ilk yazdığım hikayemi paylaştım.Umarım okursuz, Facebookta pek okunmamıştı.Bu yüzden yarıda kesmek zorunda kalmıştım.Eğer sizler okursanız, devam edeceğime emin olabilirsiniz.
Dipnot: Justin ikinci bölümde çıkacaktır.
