Her şey şu iğrenç alarm sesiyle başlamıştı. Sabahın köründe okul mu olurmuş ayol? Ne kadar saçma okul dediğin 12 de başlar. Alarmı kalkıp kapatmaya üşeniyordum
-Hadii kalkta alarmı kapat
-Ama anneeee :'(
Veee kalkıp kapattım her zaman ki gibi iğrenç sivilcelerimi aynadan görüp hayattan soğumuştum.Yüzümü yıkadım. Bir kapatıcı bir rimelle geçiyordu hayatım.Okul kıyafetlerimi giydim.Kulaklığımı ve telefonumu almayı unutmadım.Yürüyordum kii Eylül'ün seslenmesiyle irkildim.
-Ecceeee uyanamadın mı şapşal
-Susar mısın uyuyorum şuan
Yavaş yavaş yürüyordum ve Eylül her zaman ki gibi bana bir şeyler anlatıyordu sabah sabah beynim eror verdi. Anlamıyorum nasıl bir enerjidir bu...
Vee okul gözüktü her zamanki gibi büyüktü. İlk dersimiz matematikti içim kan ağlıyordu. Sabah sabah nasıl bir ders programıdır be.
Sıraya oturmuştum hoca içeri yakışıklı ,esmer, siyah saçlı, siyah gözlü bir çocukla girmişti baya boylu posluydu.
Hoca, "Artık bundan sonra bu arkadaşınız da sizinle olacak" dedi. Ben sevinmiştim sanırım çarpıldım.
Aradan iki hafta geçti, çocukla bildiğin kanka olduk adı Hüseyin idi.Çok zekiydi, biz soruyu yazarken o çözerdi. O, bana kanka gözüyle baksa da ben âşık olmuştum.Çocuk hiç biriyle çıkmamıştı ve biraz utangaçtı.
Hedefim o çocuktuuu..