Henüz lisedeydik hayatım çok boktandı her genç kız gibi değildi herkezin gözünde şımarık biraz hadsiz biraz ukala fazlaca egoist biriydim bi gün aşık olabileceğimi benimde sevebileceğimi hiç düşünemezdik yani dik derken bizim kızlarda seviyorum deseydim gülüp geçerlerdi heralde su ana kadar babam bana her sarıldığında ondan başka tüm erkeklerden bir kere daha nefret ederdim ve geçinebildiğimde pek söylenemezdi babamdan başka tüm erkeklere kördüm zaten erkeklerde ukalalığım ve egoistliğim yüzünden beni sevmezlerdi sanki ben çok meraklıymışım gibi her liselide olduğu gibi bi gün kızlarla okuldan kaçtık her zaman takıldığımız mekan belli bi parktı gittik oturduk karşıdan gelen kırmızı dar tşörtlü kaslı saçları hafif uzun dar siyah pantolonu ve muhteşem tatlılığıyla oturduğumuz yere doğru geliyordu gözümü alamadım donuk bi şekilde bakarken onunda bana şaşkın baktığını farkettim ve gözlerimi direk üzerinden çektim yanımıza geldiğinde kızlarla konuşmaya şakalaşmaya başladılar bunlar birbini tanıyomuydu peki tanıyosa neden daha önce hiç ortamda görmedim ve bi anda bi ses onun sesi olmalıydı bu bi erkek sesi çünkü bu kafamı kaldırdım ona baktım burda pek değilim yani ortamda görmen mümkün değil dedi heralde dışımdan düşündüm cevap vermedim gözlerimi çevirdim telefonumu çıkardım şarkı açtım kulaklıklarımı taktım tabi onlar hala şakalaşıyor gülüyorlardı kafamı önüme eğdim dizlerimi kendime çektim ve şarkı dinlemeye başladım zaten bunu hep yapardım kulaklığım şarkılarım ve telefonum vazgeçilmezlerimdi uzun siyah saçlarım gözlerimin önüne yayıldı böyle daha iyiydi bi anda biri omzuma dokundu dönüp bakmadım eğildi ve kulaklığımın birini çıkardı kimdiki bu kafamı kaldırmaya tenezzül edip bakma gereği duymadım
