Bazı şeyler için çok geç artık belki..
Yaşayamadığım şeyler,tadamadığım duygular.Aşk gibi...
Hep suçladım kendimi.Birisi yüzünden, bir şey yüzünden..
Hep başkalarının hakkımda söylediklerine kulak verdim. Onların düşüncelerine göre hareket ettim.Kendi yolumdan yürümedim..
Çok sevemedim belki ama çok sevildim.Uğruma can verecek kadar çok sevdi birileri beni.Annem gibi..Hep keşke dedim.Hiç iyi ki sözü çıkmadı ağzımdan.İyi ki yapmışım,iyi ki söylemişim, iyi ki varsın..
Belki de hayatta söylenebilecek en güzel söz dudaklarımın arasından çıkmak üzereyken her seferinde susturdum kendimi, içime attım, sakladım. Diyemedim hiçbir zaman kimseye seni seviyorum...
Hala fırsatım varken, hala yaşıyorken bile bunları yapmaya cesaretim yok..
Yine de her şeye rağmen ilk defa söylüyorum bunu kendime.
İyi ki babamın kızıyım, iyi ki hırçınım, iyi ki suratsızım, iyi ki onlar gibi arkadaşlara sahibim ve iyi ki ölüyorum..
Çünkü biliyorum boşa değil ! Onlar için... Hayatıma değer katan, benim ben olmamı sağlayan insanlar için buna değer !
Onlar için her şeye değer...
********
" Beverly.. "
Beverly merdivenlere adımını atmıştı ki kendisine salondan seslenen babasına doğru yöneldi.
" Evet.. "
" Neredeydin bu saate kadar? "
" Merak etme trafiğe çıkmadım. Sadece birkaç tur atıp geldim. Anahtarlar yerinde.. " deyip mutfağa yöneldi. Jamie' de arkasından ilerledi.
" İyi misin peki? "
" Evet, tabi... " dedi Beverly zoraki gülümsemesiyle.Bu arada da kutusundan çıkardığı kurabiyeleri mideye indirmekle meşguldu.
" Tatlım görmüyor musun? Seninle iletişim kurmaya çalışıyorum.Neden bana böyle davranıyorsun? "
" Sana bir şey davrandığım yok baba. Ne dememi istiyorsun anlamıyorum?"
" Bunu yapmak zorunda... "
" Ne söyleyeceğini biliyorum!! " diye Jamie'nin sözünü kesti Beverly.
Onun ani tepkisiyle duraklayan Jamie ona karşı nasıl bir tavır takınması gerektiğini bilmiyordu. Yine de hemen vazgeçmeyecekti.
" Seni anlıyorum kızım ama... "
" Lütfen babaa..Bana beni anladığını söyleyecek en son kişi sensin. "
" Neden böyle söylüyorsun? "
Beverly gülerek cevap verdi.
" Neden mi? "
" Bak biliyorum bana kızgınsın ama senden saklamak zorundaydım. Daha çok küçüktün ve bunun üstesinden gelemezdin. "
" Küçük mü? Ben tam 17 yaşındayım. Ama önemli değil çünkü tam 50 yaşında gibi hissediyorum.Sen benim sadece bir çocuk olduğumu düşündüğün zamanlarda ben senin eve geldiğini görmek için pencerenin önünde uyukluyordum, bir kez olsun ararsın diye telefonun başında bekliyordum! Beni düşünmen gereken zamanlar o zamandı, şimdi değil! "
" Beverly böyle söyleme.. "
" Bu kadar hassas olma baba.Benim yokluğumada alışırsın. Tıpkı annemde yaptığın gibi.. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Triskelenin Merkezi : Delta
FantasíaAlfa, beta, omega... Herkes tüm dengenin bu üç tür arasında sağlandığını bilir. Bilinmeyen şudur ki ; Dengeyi sağlayan asıl şey , bu üç türün merkezindedir. İşte! Tam da Beacon Hills ' te dengeler yeniden bozulmaya başlamışken, hatta bu sefer tü...