Miley.
Sabah uyandığımda Demi çoktan kalkmıştı.Ona bakmaya gittiğimde mutfakta kahvaltı hazırlıyordu ve üzgün görünüyordu.Demi genelde üzülse de belli etmez.Sürekli gülümser ve ben de bu haline imrenirim.Ben üzüldüysem bir kenara geçip hemen ağlarım.Sinirlendiğim de bile ağladığım olmuştur.Her neyse.Onu yalnız bırakmanın doğru olabileceğini düşünüp odama gittim.Üstümü değiştirdim ve salona gidip televizyonu açtım.Gelen bip sesiyle irkildim.Demi'nin telefonuna mesaj gelmişti ve telefon hemen yanımdaydı.Demi'yle pek gizli saklımız yoktur.Telefonu alıp mesajı açtım.Mesajı görünce donakaldım çünkü mesaj buydu: ''SENİNLE İŞİMİZ BİTMEDİ.BİTİNCE KİMSEN KALMAYACAK.'' Bu da ne demekti şimdi? Ben düşünürken Demi geldi :
''Hey! Telefonumu karıştırma Miley!''
''Demi neler oluyor?''
''Hiçbir şey olduğu yok sadece meraklı bir dosta sahibim ve dostum insanların başına ne gelirse meraktan gelir sözünü hiç duymamış.'' Bu da ne demek? Demi son bir ay içinde çok değişti.Ailem beni terkettikten sonra Demi dışında kimsem kalmamıştı.Aynı evde yaşıyorduk.Aynı okula gidiyorduk.Ama bunların dışında dışarıda hep ayrıydık.Nedenini hiç bilmiyordum ama bunu sormak da istemiyorum.Çünkü Demi'yi kaybetmek hayatımdaki tek insanı da kaybetmek anlamında.
''Tamam özür dilerim.''
''Olan oldu Miley.Söylesene senin okumaman gereken mesajımda ne yazıyor?''
''Seninle işimiz bitmedi,bitince kimsen kalmayacak.Aynen böyle yazıyor.Demi ne demek oluyor bunlar?''
''Mıley yanlış numaradır takma.'' Mükemmel olan gülümsemesiyle bana baktı ve mutfağa gitti.Tanrı aşkına bu kız neden böyle?Bana böyle bir mesaj gelseydi kesinlikle kendimi kaybederdim.Ama gelmezdi.Gelemezdi.Zaten kimsem yoktu.Demi dışında...
Ailem beni terk etti.Neden mi?İnsanların sözlerini dinledikleri için.Ne olmuş yani gece eve dönüyorsam?Ya da okuldan erkek arkadaşlarımla geziyorsam ne olur ki? Liam'la ayrılmamalıydık.Ama yapamadım.Olmuyordu.O ilgisizdi.Aşırı ilgisiz.Ama çok başarılıydı,çalışkandı,iyimserdi...Dur bir dakika.Yoksa onu mu özledim? Yok hayır olamaz.Liam beni seviyordu.Ayrılmamızı da hiç istememişti zaten.Dırıııırırıııım.Telefonum çalmaya başladı ve bilin bakalım ekranda kimin adı ve fotoğrafı vardı? Evet tahminleri duyar gibiyim.Liam'ın! Açtım ve konuşmaya başladık:
''Hey,Miley!''
''Hey!''
''Nasılsın?''
''İyiyim Liam artık neden aradığına geçebilir miyiz acaba?''
''Ah,peki.Benden bu kadar nefret ettiğini bilmiyordum.Bugün buluşalım mı diyecektim,uygunsa?''
''Nereye gideceğiz?''
''Bu evet demek mi?''
''Evet öyle.''
''Tamam.Hm...Nereye gitmek istersin?''
''Aslında hiçbir yere.Ama kahve içmeye gidebiliriz.''
''Tamam,14.00 da seni alırım.''
''Peki.'' Şimdi herkes Liam'a neden kötü davrandığımı soracaktır.Ama onunla yaşadıklarımdan sonra da iyi davranmamı kimse beklemesin.Ama ben de üzüldüm.Bu sefer o ilgili,ben ilgisiz durumundaydım.Saat 13.32! Hemen hazırlanmaya başladım.Çiçek desenli,pembe ve diz üstünde biten elbisem? Hayır çok demodeydi.Mini,siyah-beyaz elbisem?Hayır çok kısaydı bu da! Peki şu kot şort ve şu askılıklı? Evet bu sade ve şıktı.Hemen giyindim ve ayna karşısına geçtim.Hafif bir makyaj yaptım ve hazırdım.Saate baktım ve ilk defa tam vaktinde hazırlandığımı farkettim.Kapı çaldı ve kapıya bakmaya gittim.Kapıyı açtım:
''Heeey!''
''Selam Miley.Hazır değilsen bekleyebilirim?''
''Gerek yok.Hazırım.''
''Ayrıldıktan sonra,bu kadar hızlanman mükemmel...''
''Hadi gidelim?''
''Peki.'' Dedi ve yola koyulduk.Ben gözlerimi mağazalardan ayıramıyordum.Liam ise sesini çıkarmıyordu.Aniden:
''Beraber dolaşmayı özlemişim'' dedim.Ve bana baktmaya başladı.Yüzündeki ifadeyi seçmekte zorlanıyordum.Sanki pişman olmuş biri.Ama bir yandan gözleri parlıyor.Duygu karmaşası yaşıyordu sanırım Liam.
''Ben de.Hem de çok özlemişim'' son cümleyi fısıldadı ama duyabildim.Ani bir şekilde elini tuttum:
''Özlemeye devam etmeyebiliriz?'' dedim.Ama cevabın hayır olmasından da çok korkuyordum açıkçası.Cevap hemen geldi:
''Öyleyse devam etmeyelim.''Güldük.Liam'ı ayrıldıktan sonra hiç mutlu görmemiştim doğrusu.Sevindim,fazla bir şekilde:
''Liam?''
''Evet?''
''Beni seviyor musun?''
''Sevmesem elini tutar mıydım Miley.Bak ben seni hiç silmedim tam burdasın.'' dedi ve kalbini gösterdi:
''Sen de hem burada hem de buradasın.'' dedim ve önce kalbimi sonra aklımı gösterdim.Gülümsedi:
''Sinemaya gidelim mi?Kahve fikri biraz sevgililer için eski bir fikir.Ama isterse-
''Tamam sinemaya gidelim.'' diyorum gülümsüyor.Hem gözleriyle hem de ağzıyla..
''Vizyonda çok güzel filmler var.Korku-Romantik Komedi-Dram...''
''Korku olabilir,istersen?''
''Korku filmlerinden hoşlanmadığını sanıyordum?''
''Yanılıyorsun,bayılıyorum.'' Aslında haklıydı.Hoşlanmıyordum ama ona sarılma fikrini aklıma soktuğum için dayanmaya çalışacaktım.Koltuklarımıza oturduk.Gerçekten çok korkunç bir film seçmiştim,geri dönüşü yoktu.Miley Sen bu çocuğa aşıksın ve her şey sizin için diye kendimi avutuyordum.Cebimden telefonumu çıkardım.Telefonumu kapattım ve Liam'a sarıldım.Şaşırdı:
''Heey!Beni gerçekten özlemişsin.''
''Yalan söylemiyordum.''
''Yalan söylemiyordun ama tereddütteydin.''
''Hayır!Seni seviyorum.''
''Ben de seni seviyorum mavişim.''
''Eskisi gibi mavişim diyorsun!'' diyip yanağına öpücük konduruverdim.Yaptığım şeye yine şaşırdı:
''Niye şaşırıyorsun Liam?Eskisi gibi olmamızı istediğini sanıyordum oysa?''
''Çok istiyorum!''
''Neden böylesin o zaman?'' Soruyorum ama film başladığı için cevap alamadım.
Film berbattı.Hayallerim de boşa gitmişti.Eve gidiyorduk.Ben yine oturup Disney Channel izleyecektim o da arkadaşlarıyla takılacaktı.Eskisi gibiydi.Umarım Demi evdedir:
''Teşekkür ederim Liam.''
''Sorun değil Miley.Seni seviyorum.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DEMI ASLINDA KİM?
FanfictionSİZ HİÇ SIRLARI OLAN BİR DOSTA SAHİP OLDUNUZ MU? HEM DE HERKES SİZİ TERK ETMİŞ VE SADECE O DOSTUNUZ KALMIŞSA.BU HİKAYE KESİNLİKLE SIRLARLA DOLU.ARKADAŞINI ŞİMDİ TANIMAYA BAŞLAYACAK OLAN MILEY'E HAYAT İYİCE ZORLAŞIYOR.PEKİ YA ŞİMDİ NE OLACAK?