Miniğim

Yine benden önce uyanmış kalkar kalkmaz çizgi film izleyen miniğimin sesiyle uyandım.Üstümü giyinip saçlarımı taradıktan sonra miniğimin yanına indim.Karışmış saçları,kızarmış yanakları ve pembe pijamalarıyla tam da ısırmalık duruyordu! Yağmur koymuştum miniğimin adını ve hiçte pişman değildim çünkü adı gibi bana huzur veriyordu.Beni görür görmez koltuğun tepesine çıkıp ''Güyaydın ayye'' demesi huzurdu benim için belkide koltuğun tepesine çıkmaya çalışırken ısırdığı diliydi.Her hareketi beni mutlu etmeye yetiyordu.Onu daha fazla yormamak için yanına gidip onu kucağıma aldım.

''Günaydın miniğim,sen yine benden önce kalkıp çizgi film mi izledin?'' dedim kızmaya çalışarak.Ona kızamıyordum ki, kocaman açtığı gözleriyle bana bakarken ona kızmak zorlaşıyordu.

''Ama ayye uykum yoktu bende çizgi fiym izyemek iştedim'' (Çocuk konuşması yapmaya çalışıp yapamamak djjdj siz beni anladınız.)

''Bir dahaki sefere benide uyandır beraber izleyelim ozaman güzellik.Olur mu?Hadi gel önce seni giydirelim sonra karnımızı doyuralım.

''Ayye pembe tüyyü elbisemi giyeyim miii? Noyuur? O eybise baya çok yakışıyomuş Akın öyye söyledi.

Akın bu zamana kadar herşeyde yanımda olan tek kişiydi ve benim kızım ona çok büyük bir hayranlık besliyordu!

''Hadii giyelim bakalım.'' dedim.

Yağmur'umla uzun bir kahvaltıdan sonra onu kucağıma aldım ve montunu giydirdim.Onu koltuğuna oturtup kemerini bağladıktan sonra yola koyulduk.Yolda giderken düşünüyordum.Bundan daha 3 sene önce çok mutluyduk. Evliydim,bana aşık olduğunu düşündüğüm bir kocam vardı,ailem vardı, en azından kendimi yalnız hissetmiyordum.Sonra birgün hamile olduğumu öğrendim ve her hamile kadın gibi bu mutluluğumu kocamla paylaşmak istedim ama sevdiğim adam benim kadar mutlu olmamış ki karnımdaki canı aldırmamı istedi.Aldırmazsan boşanırız dedi,kıyamadım yavruma aldırmadım.Sözünde durdu boşandı benden haberlerini alıyordum hergün başka bir kadınla nişanlanmıştı en son, bidaha haber almadım ama ne kadar itiraf etmek istemesemde onu hala seviyordum ve özlüyordum ama yapacak birşey yoktu bu hayatı o istemişti. Ben böyle düşünürken pastaneye geldiğimizi fark ettim.Yağmura baktığımda uyuyordu. Onu yavaşça kucağıma alıp pastaneye girdim.Arka tarafta bizim için hazırlanmış bir dinlenme odası vardı, genelde yağmur burada vakit geçiriyordu yada benimle pasta yapıyordu.Bu pastaneyi çok seviyordum, her köşesinde emeğim vardı.

Önlüğümü takarken kapının açıldığını duydum, kafamı kaldırmadan 'hoş geldiniz' dedim.Kafamı kaldırdığımda gördüğüm kişiyle olduğum yerde kaldım.