PSİKOPAT SEVGİLİM

2.BÖLÜM

( Medya: Devrimin çizdiği graffiti )

DEVRİM AKMAN

"Kuzey bu gece dışarı çıkalım mı ?"

"Olur, nereye gitmek istersin?"

"Ben diyorum ki acaba bu gece sprey boyaları alıp.." derken sırıtıp kuzeye göz kırptım o da anlamış olacak ki

"Sen istiyorsan tabiki gideriz. Bak geçen gün arabayla gelirken gördüm iki sokak aşağıya yeni bir ev yapılmış duvarları bembeyaz biraz kirletelim oraları ne dersin bakalım?"

"Çok güzel olur derim"dedim heyecanla. Ne zaman yapacak bişey bulamasak boyaları bir çantaya koyar duvarları boyardık. Bazen polislerden bazen sokak serserilerinden kaçardık. Bazen de bizim evimizin duvarlarını boyamaya çalışanları kovalardık. Liseden sonra okuyamamıştık zaten lisede de kötü işlere bulaşmıştık. Para kazanmaya başlayınca bir daha okula geri dönüp sürünmek istemedik. Liseyi bitirdikten sonra kazandığımız paralarla kendimize büyük bir ev yaptırdık.

⚫⚫GECE ⚫⚫

Dar kot pantolon ve beyaz t shirt giymiştim üzerine de kapşonlu hırkalarımdan birini geçirdim. Küpe ve bilekliklerimi taktım. Sırt çantasının içine boyaları doldurdum. Saçlarımı da salık bıraktım zaten doğal kıvırcıktı. Evet artık hazırdım.

"Kuzey, ben hazırım hadi çıkalım" diye bağırdım. Cevap vermeyince odamdan çıktım, sırt çantamı odamın kapısın önüne bıraktım ve Kuzeyin odasına doğru yürümeye başladım.

" Kuzeeeyy, hadi yaa gidelim artık " diyerek hızlıca odaya girdim ki girmez olaydım. Kuzey oda da bir kızlaydı ve kız birden çığlık attı.

"Kim bu kız kuzey?" diye sordu cırtlak sesiyle.

"Kapat çeneni" dedi kıza ve bana doğru dönerek başını ne var anlamında salladı.

"Offff Kuzey gidelim hadi yaa"

" Tamam Devrim şimdi çık da şu işi bitireyim" dedi. Klasik kız düşkünü Kuzey işte.

"Hızlı ol, 5 dakika sonra o sürtüğü evimde görmek istemiyorum" dedim ve arkamı dönüp hızlıca odadan çıktım.

Tam yarım saatin sonunda beyefendi yanıma gelebilmişti. Biraz yürüdükten sonra eve ulaştık ama bahce kapısı kapalıydı ve duvardan atlamamız gerekirdi.

"Duvardan atlamalıyız" dedim. Kuzey hemen iki elini önünde birleştirdi bende bir elimle onun omuzundan bir elimle de duvarın tepesinden destek alarak Kuzeyin eline bastım ve kendimi yukarı doğru çekerek duvarın tepesine çıktım. Daha sonra da Kuzeyin elinden tutarak onu hızlı bir şekilde yukarı çekiyordum ki

"Yavaş ol çantadakiler kırılacak."

"Ne var lan o çantada?" diye sordum. Kuzey sırıtarak bana baktı ve sonra gülmeye başladı. Hala duvardan yukarı çıkamamıştı bende ona bakarak gülmeye basladım. Sırıtarak konusmaya başladı

"Tahmin et ne var"

"Bira aldın dimi lan"

"Tabii ki, hadi lan asılı kaldım böyle" diyince onu dikkatli bi şekilde yukarı çektim ve boyaları çıkararak beyaz pürüzsüz duvarı boyamaya başladık. Bir yandan duvarı boyuyor diğer yandan içiyorduk. Sonunda yorulduk ve duvarın dibine oturduk. İçkileri bir bir içerken konuşuyorduk ama buna konuşmak denemezdi resmen bağırıyorduk. Kahkahalarım havada kayboluyordu ne kadar zamandır buradaydık hiç bilmiyordum. Birden bir kapı sesi duydum ama aldırmadan sisenin dibinde kalan içkiyi bir yudumda içtim... iişte bu çok sert gelmişti boğazimi yakmıştı. Bir erkek sesiyle başımı kaldırdım