önünuzde engeller varken bir aşkı en fazla ne kadar surdurebilirsiniz ki....
bununla mücadele eden iki genç aşık.
Berlinin küçük bir kasabasında çekirdek ailesiyle birlikte yaşayan bella .
ve yanliz yaşayan ünlu bi cafede çalışan cank
ETKİLENME
cank sabah aceleyle yatağından kalktı geç kalmıştı hemen üstüne apar topar birşeyler giyip evden çıktı koşa koşa işe yetişmeye çalışıyordu ve saat 10:34 hem koşuyor hemde aklından patronundan yiyeceği azarlar aklına geldi hangi yalanı söyleyecekti bu sefer de ....
hem düşünüp hemde bi çıtayı andiracak şekilde koşuyordu
cank diğer kaldırımdan yürüyen güzel sık giyinmiş belaya gözü takılmıştı cank biraz yavaşlamaya başladı ve bella yanından geçene kadar gözünü ayırmadı
cank bellayi düşünmeye başladı
-ne güzel bir kiz
sonradan hemen iş geç kaldığı aklına geldi ve hemen tekrar koşmaya başladı. sonunda varmıştı dışarıda masaları temizleyen arkadaşı boopu gördü
-boop patron geldi mi?
- içerde seni bekliyo dedi ve güldü cank söylenerek içeri girdi
-cank saat kaç hergün böyle yapiyosun artık dayanamiyacagim
- affedersiniz şey şey uyuyakalmisimda
-bügunlukte affediyorum yiyecek paran yok diyerek uzaklaştı
cank
-lanet olsun bu adamın cafesinde calisiyorum
diyerek çalışmaya başladı içeriye bi kaç tane müşteri geldi yediler içtiler bu sürekli böyle devam ediyordu .
daha sonra içeriye cank in sabah gördüğü kiz girdi yanında bi kiz vardı .
cank bakakalmisti çünkü bu normal bsey değildi hem sabah hemde şimdi cankle karşılaşması gerçektende normal değildi .
bob menüleri vermek için masaya yaklaşıyordu cank bopa bağırdı
- bop şef seni çağırıyor istersen ben ilgileniyim sen git dedi
bop uzaklaştı ve cank
-ne istersiniz bayan
- hiç bir fikrimiz yok sizin bize önerebileceginiz bir tatli varmı?
-tabi iki dakika içinde getiricem bekleyebilirsini umarim
-tabi ismi ne peki tatlının dedi bella
-cank biraz sustu ve sonsuz ask dedi
-bella şaşırmıştı sonsuz ask diye sordu
- evet öyle her kişi yaşamaz bu tatliyi birbirini çok seven aşıklar anlar sadece bu tatlının tadını
-bella anlamadim ama yinede tatmak isterim dedi
bella hala cank in ne demek istediğini anlayamamisti bi sevgilisi de yoktu zaten .
bi iki dakika sonra cank geldi elinde o kadar güzel duran çikolata ve cilegin buluşması
bella
-çok güzel görünüyor
-bide tadına bakın isterseniz
bella bi tadımlık aldı ve çok begendigi o kadar çok belliydiki
-bu çok güzel isminde bi anlam bulamadım ama çok güzel artık hep gelicem
-tabi bekleriz bayan begendiginize çok sevindim adini da her yediginizde anlayacaksınız
cank uzaklaştı ve bella aralıksız yemeye başladı
cank bellayi çok begenmisti kalbine bsey olmuştu hiç böyle olmamıştı cank
bella cafeden çıkıyordu cank ki gördü
-teşekkür ederim bana bu tatliyi önerdiğiniz için
rica ederim umarım artik hep gelirsiniz dedi ve biraz bakistilar.
sonra bella kapıdan çıktı cank arkasından biraz baktı bopun uyarmasiyla irkildi akşam olmuştu artık eve gitme zamanı
cank işten çıktı sabah geldiği sokağa gitti bellayi görme umuduyla
sokakta yavaş yavaş ilerliyordu bi bank gördü banka yaklaştı ve oturdu biraz bekliyecekti cank
bekledi bekledi ama gelmedi bella
cank kalktı bi iki adım attı arkasından bi ses yükseldi
-hey garson çocuk
cank arkasina hizlica döndü ve bellayi gördü
bana mi dediniz
-evet
konuşmaya başladılar
bella
-sonsuz ask çok güzeldi
-evet
dedi sadece cank
-sabah ise giderken görmüştüm sizi dedi cank
-evet her sabah anneannem gidiyorum yaşlı hiç bsey yapamıyor kahvaltısını hazırlıyorum
-anladım artık her sabah karşılaşırız
-umarım; bu arada sonsuz ask fikrini nerden buldunuz
-söyleyemem kendin anlayacaksın dedi cank
-artık benim gitmem gerek dedi bella
-peki görüşmek üzere
cank çok mutluydu eve yavaş yavaş ilerledi eve vardığında evinin kapısının önünde bir sokak köpeği gördü siyah beyaz renkteydi hemen cank in yanına yaklaştı biraz oturdu cank kopekle birlikte sonra eve gitmek için kalktı ama kopek cank i bırakmıyordu .
-ee hadi gel bakalım bu gecelik misafirim ol
köpekle birlikte eve girdiler cank çok yorulmuştu gün boyu hemen bir dus alıp yattı. yattı ama o düşüncelerle uyumak biraz zor .
hep bellayi düşündü cank hep
ZOR BEKLEYİS
cank ise tekrar geç kalmamak için erkenden uyandı yatağından kalktı biraz etrafa bakındı kopek cank in odasının yanındaki koltukta uzanmış can ki seyrediyordu .
cank
-gunaydin güzel kopek sana artık bi isim takmali bence
diye mırıldandı
cank bu sabah güzel bi kahvaltı yaptı üstünü giyindi ve çıktı yine bellayla karşılaşma umuduyla
cank kapıdan köpekle beraber çıktı
bu arada bu köpeğin adı artık
biraz sacma ama cabell (cank bella )
cank evden baya uzaklaştı o sokağa girdi ama etrafta bella değil hiçkimse yoktu cank usul usul ilerledi kaldırımda ama bella bu sabah o sokaktan geçmemişti
cank cafeye vardığında patronla karşılaştı
-cank bey siz böyle erken gelirmiydiniz ?
cank sadece ufak bi gülümsedi ve geçti
patron arkasından paktı ve
-aman tanrım hiç birşey söylemedi
diye mırıldandı
cank mutfakta biseylerle ugrasiyordu zaman hızlı geçmişti bugün erken geldiği içinde erkenden eve gitti
