Babamın ayak seslerini duyunca uyuyormuş gibi yapmaya başladım. Babam " Kızım, hadi uyan. Seninle bir yere gideceğiz. " derken yumuşak sesiyle, ben de yavaş yavaş uyanıyormuş gibi yaptım. Bu sene Oscar'ı ben almalıydım.
" Nereye gidiyoruz baba? "
" Benim işimi merak ederdin ya hep. Seni iş yerime götüreceğim. "
" Bu saatte mi? " deyince babam bir şey demeden aşağıya indi. Tamam gitmek istiyordum ama bu saatte olur mu? Huzurlu bir uyku hayali kurarken.
Hazırlanıp aşağı indiğimde babam çok telaşlıydı. Hemen çıktık evden. Yolda tek bir laf etmedik. Sessizliği bozmak istemedim.
Bir süre sonra ıssız sokaklara girdik. Buralar çok yabancı ve ürkütücü.
Babamın dediği yere vardığımızda etrafa baktım. Buralar cidden ürkütücü. " Burada ne işimiz var? İş yerine gideceğimizi sanıyordum. "
" Sadece yanımda kal. " dedi babam. Korktuğumu anlamış olmalı ki " Sakin ol. Sorun yok. " diye de ekledi.
Karşımızda garip bir yapı vardı. Ne olduğuna anlam veremedim. İçeriye girdiğimizde bizi Bryan karşıladı.
" Merhaba Dave! Sana da merhaba Delilah! " dedi Bryan. " Merhaba! " diye karşılık verdim. Bryan sıcakkanlı davranmaya çalışıyordu ama bir sorun olduğu belliydi. Beni meşgul etmesi için birini çağırdı. Kahverengi saçlı ve kahverengi gözlü, orta boylu biriydi.
" Merhaba! Ben Kyle. Burada staj yapıyorum."
" Ben de Delilah. Tanıştığıma memnun oldum! "
" Ben de! Gel, sana etrafı göstereyim! "
" Eğer sorularıma cevap verirsen olur. "
" İşimle ilgiliyse her soruyu cevaplandırmaya söz veremem. "
" Kendinden bahset. " dedim babamın yanından ayrılırken.
" 21 yaşındayım. Yaklaşık 2 yıldır buradayım. Bay Fortress'ın asistanıyım. "
" Babam bir asistanı olduğundan bahsetmemişti. "
" Demek Bay Fortress sizin babanız. Peki, siz kendinizden bahsedin. " dediğinde büyük monitörlerin olduğu bir yere geldik. Monitörlerde Dünyanın görüntüleri vardı. Görüntülerin ne olduğunu sorduğumda " Bu görüntüler uzaydan geliyor. Dünyadaki hastalıkların haritası gibi bir şey. Ters bir durum olduğunda müdahale etmek için bu görüntüler çok önemli. " dedi Kyle. " Peki uzaydan gelen görüntüler nasıl hastalıları tespit ediyor. Yani uzay hastalıkları belirlemek için çok uzak değil mi? " dedim.
" Hastalıkları belirlemek için farklı bir cihaz kullanıyoruz. Bu sadece haritası. " dedi Kyle. Aklım karıştı. Çok fazla kurcalamak istemedim. Kyle işi çıktığı için gitmek zorunda kaldı. Biraz ortalıkta gezinmenin kimseye zararı olmaz diye düşündüm.
Bu garip mekanı gezerken gözüme bir oda çarptı. Üzerinde " Acil Durum Toplantı Odası " yazıyordu. İçeriden sesler geldiğini işittim. Bir adam " Bu durum böyle devam ederse üstesinden gelemeyeceğimiz bir hal alacak. Hemen müdahale etmeliyiz! " dedi. Sonra tanıdık bir ses duydum. Bu Bryan'dı. " Bunu biliyoruz ama nasıl müdahale edeceğiz? Elimizde bu hastalığa dair hiçbir bilgi yok! "
Hastalık mı? Ne diyor bunlar? Aklımda tonlarca soru oluşurken içeriden ses gelmedi. Bir süre sonra düşüncelerimi bölen babamın sesiydi. " Araştırmacı grup gececiler ve sabahçılar olarak ikiye ayrılacak. Bu grubun gece-gündüz çalışıp herhangi bir bilgi bulmadan buradan ayrılmamasını istiyorum!! Bizim şu anlık yapabilecek hiçbir şeyimiz yok. "
Son cümleyi zorlanarak söylemişti babam. Kafam karışmıştı. Oluşan sessizlikle birlikte düşüncelere dalmıştım yine. Ta ki omzumda bir el hissedene kadar. Arkamı döndüğümde iri yapılı bir adam gördüm. " Burada ne işin var, evlat! "
Eve varana dek ikimiz de konuşmadık yine. Düşüncelere dalmıştık. Araba evin önünde durduğunda babama dönüp " Neler oluyor? " diye sordum. " Korkmana gerek yok hayatım sadece... "
" Ölümcül bir hastalık mı? " dedim sözünü keserek. " Bak hayatım... "
" Anladım... " dedim yine sözünü keserek. Tekrar konuşmasına izin vermeden odama çıktım. Bana anlatmak istemiyor ama ben öğrenmenin bir yolunu bulacağım...
Bir günde 2 bölüm! Bölümü ithaf ettiğim arkadaşımın ısrarı üzerine attım. 570 kelime ama yine de kısa. Olaylar geliştikçe uzun yazmaya çalışacağım. Umarım beğenmişsinizdir. Yourumlarınız ve oylarınız için teşekkürler!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başlangıç
Science FictionSadece yazın değil, büyük bir kaosun başlangıcıydı o gün... Ve yeni bir dünyanın...