꿈~kkum~ Park Jimin

~2~

Çiko: Uyandın mı Jimin?
Çiko: JIMIN!
Çiko: Uyansana bok kafalı!
Chiminie: Neden bok kafalı hep ben oluyorum?
Çiko: Çünkü beni seviyorsun
Ve
Sevdiklerine bok kafalı demen saygısızlık olur.
Chiminie: Yani beni sevmiyorsun. Tamam Dori o salak Jungkook'la sana güzel bir hayat diliyorum.
En azından saçlarım artık başımda kalacak.
Çiko: Ya! Aptal mısın? Yoksa sadece regl mi oldun?
Ne bu tripler böyle?
Chiminie: Yok bir şey koca kafalı. Aşağıdayım.
Çabuk ol ve gel.
Kıçını kaldırabilirsen tabii...
Çiko: Birazdan oradayım.
Ve bok kafalı Jimin.
Sen öldün.

Jimin cevap vermeden telefonu okul ceketinin cebine attı. Havalar henüz soğumamıştı bu yüzden rahat hissediyordu. Chidori aşağı indiğinde Jimin'in gözleri onu buldu. Kızın paytak adımlarını izlerken yine bağcıklarını bağlamadığını fark etti.
Chidori sinirle Jimin'in karşısına geçti ve yumruk yaptığı elini, ona vurmak için kaldırdı. Fakat aynı anda genç adam aşağı eğilmişti.
Chidori ona anlamaz bakışlar atarken Jimin, kızın düşmesini engellemek için, onun siyah converselerinin bağcıklarını bağladı. İşi bittiğinde ayağa kalkıp önce dizlerini silkeledi daha sonra ceketini aşağı çekip yerine getirdi.
Jimin karşısındaki kıza sıcak bir gülümseme gönderdi ve onu kolunun altına aldı. Kendisi çok uzun sayılmazdı ama kız gerçekten kısaydı. Onun yanında kendini fazlasıyla uzun hissediyordu. Bunu seviyordu.
Birlikte okula doğru yürümeye başladıklarında Chidori'nin aklından Jimin'i dövmek çoktan çıkmıştı.

İyi bir yazar olarak, aynı gün içerisinde -teknik olarak şuan 21 mart ama olsun ehehehe- 2.bölümü yayınladım. Keyifli okumalar ~