Henüz yeni uyanmıştı. O gün olacaklardan habersiz banyoya gitti.Güzel bir duşun keyfini sürüyordu. Aniden telefonu çalmaya başladı arayan patronuydu.
"Neredesin Mehmet çabuk mekana gel" dedi ve telefonu kapattı.Keyfi kaçan mehmet patronuna sövüp saymaya başladı. Ama yapabileceği birşey yoktu patronuna karşı gelemezdi.
Acil bir şekilde hazırlandı, arabasına bindi ve yola koyuldu.Mekana geldiğinde patronu Ramiz onu bekliyordu anlaşılan yine bir görev verecekti ve yeniden birini öldürecekti. İlk başlarda bu ona eğlenceli gelmişti ama zaman geçtikçe bu işi sevmediğini anlıyordu.
İşe ilk başladığında patronu onu iyi gaza getirmişti "sen tam bu iş için yaratılmışsın senden iyisini görmedim görememde " demişti.
Aslında haksız da sayılmazdı çünkü Mehmet eski bir özel harekatçıydı. İyi bir eğitim aldıktan sonra bu mesleğin kendine göre olmadığını düşünerek ayrılmış ve bir süre sonra kendini kiralık katillerin arasında bulmuştu.Patronu onu ilk gördüğünde çaresiz bir halde sokakta yatarken bulmuş ona babalık etmişti. Bu yüzden ona karşı gelmiyor her verdiği görevi yerine getiriyordu.Ne değiştiğini bilmiyordu ama artık bu işi yapmak istemiyordu her saniye bu işten nasıl kurtulacağını düşünüyordu.
Patronu ona bir dosya verdi ve bu işin iki gün içinde halledilmesi gerektiğini söyledi çünkü işi veren adam Ramize öyle demişti.Mehmet hiç sorgulamadan dosyayı aldı ve kapıya doğru yöneldiği anda potronu mehmet diye seslendi
"bu gün durgun görünüyorsun birşey mi oldu? " diye sordu.
Mehmet bu soru karşısında afallamış bir şekilde arkasını döndü ve Ramiz 'e bakmaya başladı.İçi içine sığmıyordu çünkü bu işi bırakması için güzel bir fırsattı ama yapamadı çünkü eski günler aklına geldi gece geç bir saatte sokak lambasının altında donarken Ramiz ona el açmıştı ona o soğuk gecede yatacak bir yer vermiş ve onun karnını doyurmuştu. En sonunda "biraz rahatsızım başım ağrıyor " diyebildi. İçin için kendine sövüyor neden söylemedinki artık bu işleri yapmak istemediğini diye söyleniyordu.
Patronunun sesiyle irkilerek düşüncelerinden uyandı.
"olum hasta isen neden doktora gitmedin. Buradan çıkıp hemen bir doktora git yoksa külahları değişiriz"diyordu.Mehmet çok şaşırdı ama bu şaşkınlığını gizlemek için elinden geleni yapıyordu sonunda "o zaman ben bi doktora gideyim" diyerekten odadan çıktı.
Arabasına doğru ilerlerken patronuyla içerde yaptıkları konuşmayı düşündü kendi kendine "ben bu adama nasıl bu işi yapmak istemediğimi söylerim adam benim iyiliğimi düşünürken "diye iç geçirdi. Sonra içinden birses ona belki de sadece seni daha çok kullanmak istediğinden öyle demiştir sonuçta sen ona her başarılı görevde milyonlar kazandırıyorsun senin sağlığını düşünmeyecekte kiminkini düşünecek diyordu. Böyle düşündüğü için kendine kızdı ve hemen bu düşünceyi aklından uzaklaştırdı.Sabah yatağından terler içerisinde uyandı. Gece gördüğü rüyanın etkisinden kurtulmak için banyoya gidip bir duş aldı.
Kahvaltısını yaptıktan sonra hedefini izlemek üzere yola koyulacaktı. Hazırlanmak için kahvaltısını çabucak yaptı ve tabancasını alarak evden çıktı.Arabasını kullanırken aynı zamanda da patronunun dün verdiği dosyayı inceliyordu. Öldüreceği adamın adresini, iş yerini ve takıldığı mekanları iyice ezberledikten sonra dosyayı arabanın torpido gözüne koydu. Bir anda geceki gördüğü rüya takıldı aklına. Rüyasında öldüğünü görmüştü ve sürekli bunu düşünüyordu.Bu da bu işi yapmak istememesini kuvvetlendiren bir neden haline gelmişti.
Öğlen olmuştu artık. Mehmet arabasıyla şehirde yavaş yavaş ilerlerken yol kenarında bir lokanta gördü ve karnının aç olduğunu fark etti. Arbasını park ettikten sonra lakontaya doğru yola koyuldu. Dalgın dalgın yürürken tam lokantanın girişide bir kızla çarpıştı
-Önüne baksana
-Çok özürdilerim görmedim
-Beni nasıl görmezsin
-Özürdiledik ya
-Bak bak bak! bi de utanmadan konuşuyo
-Ne yapmamı isterdiniz hanfendi -Ne kadar ukala birisin konuşmaya bile değmezsin
-Sen ne demeye çalışıyorsun
-Sen benim kim olduğumu biliyor musun?
"Allahın bir kulu "dedi gülümseyerek.
-Sen geç dalganı babamın adamları geldiğinde de böyle davranırsın inşallah
-Kızım demirden korksak trene binmezdik
-Ya ya kesin öyledir bekle senMehmet dayanamadı ve kıza arkasını dönerek lokantaya doğru yürümeye başladı. Bir anda arkasını döner ve kıza"kötürüm korumaların gelince haber verirsin. Ayrıca ambulans çağırmayı da unutma"dedi ve lokantaya gitti.
Kız afallamış bir şekilde Mehmetin arkasından baka kaldı. Telefonunu eline alarak babasını arar ve olanları anlattı. Bu sırada Mehmet camdan onu seyretmekteydi ve içinden "lan tam da benim aradığım kız. Adı ne acaba keşke sorsaydım. Ah benim aptal kafam"diye iç geçirir. Garson Mehmete menüyü getirdi ve ne yemek istediğini sordu. Mehmet siparişi verdikten sonra garsona "ben hemen geliyorum şurada bir arkadaşı gördümde "diye bir yalan uydurarak az önce kavga ettiği kızın gönlünü almak için lokantadan çıkarak kızın olduğu yere doğru gitmeye başladı.
-Az öncaki kaba konuşmalarımdan dolayı özür dilerim lütfen size bir yemek ısmarlamama izin verin .Kız afallamış bir şekilde Mehmet'e bakarken Mehmetin korktuğunu düşünerek daha da ileri gider ve hakaret etmeye başladı.
-Sen kendini ne zannediyorsun benim gibi bir kız seninle yemek yiyecek ha buna sadece gülerim. Ayrıca biraz adam olupta neden doğruları söylemiyorsun korktuğun her halinden belli.
Mehmet bu sözler üzerine çok şaşırır çünkü yanlış anlaşıldığını anlar ve kızın bu hakaretleri üzerine
-Korktum ha ara o zaman babanın köpeklerini göndersin bekliyorum burada hadi ara.
Kız Mehmet'in bu sözlerine aldırış etmeden çantasında telefonunu aramaya başladı. Biraz sonra aradığını bulmuş gibi bir ses çıkararak ve babasını tekrardan aradı.Ramiz odada tek başına otururken telefonu çalar arayan kızıydı.
-Efendim kızım
-Baba senin bu gereksiz adamların nerede kaldı ben burada bu ukala adamın sözlerine dayanamıyorum artık.
Ramiz çok sinirlendi ve kızının yerini öğrendikten sonra telefonu kapatı.
Ramizin odadan hışımla çıktığını gören Mehmet'in en iyi dostu Kerim dayanamaz ve Ramiz'e "ne oldu patron niye sinirlendin bu kadar "
Ramiz duymamazlıktan gelerek Kerime kendisini takip etmesini söyledi.
İkisi de arabaya binerek yola koyuldular.Mehmet beklemekten çok sıkıldı ve kıza dönerek " ben içerdeyim "der lokantayı göstererek ve arkasını dönerek lokantaya yöneldi. Tam içeri girecekken arkasından bir ses duyar:
-Delikanlı!
Mehmet arkasını döndü ve gördüklerine çok şaşırdı. Karşısında patronu Ramiz. Acaba burada ne işi var diye düşündü bir süre ve patronunun yanına gitti.
-Mehmet koçum tanışmışsın benim kızla.
Mehmet ne ye şaşıracağını bilemez bu kızın patronun kızı olduğuna mı yoksa patronunun ona hiç kızmamasına mı...
Ramiz durumu fark eder ve " olum artık kızım Selin sana emanet saçının teline zarar gelirse sende bilirim"diyerek Mehmete ikinci darbeyi vurdu. Hem Mehmet hem de Selin bu olanlar karşısında birbirlerine bakarak dona kaldılar. Sonunda sessizliği bozan Selin olur.
-Baba beni bu adama mı emenet ediyorsun bi kızla bile konuşmayı bilmeyen birine kendimi öldürsem daha...
Ramiz kızına bir bakış atar ve onu susturdu. Mehmet hâlâ olayın etkisinden kurtulamamıştı. Bunu fark eden Kerim gülerek arkadaşının kulağına "alt tarafı bir kız lan seni yemez " diyerek Mehmeti düşüncelerinden kurtardı. Ne diyeceğini bilemez ve sonunda" tamam patron" der . Kendi sözlerine o kadar çok şaşırdı ki kendi söylediğinde emin olamayıp anlamak için patronunun yüzüne bakar. Ramiz'in yüzünde ki tatminlik ifadesini görünce anlar ve izin isteyerek oradan ayrıldı.