Nazlı ve Peri Gece'nin yanına kıvrılmış artık yorgunluktan uyuyakalmışlardı. Selin ise Ali'yi bekliyor bir yandan da Gece'nin ateşinin tekrar yükselme ihtimaline karşın tetikte duruyordu. Eğilip elini alnına yerleştirdi, ateşi yoktu. Çok geçmeden Gece gözlerini açtı ve etrafı incelemeye başladı, birazdan ağlayacaktı Selin bunu anlamıştı nasıl anladığını bilmiyordu ama hissediyordu.
Nazlı ve Peri'yi uyandırmamaya dikkat ederek Gece'yi kucağına aldı ve başını boynuna yasladı. Sırtını okşayarak sakinleşmesi için çabaladı. Gece annesinin saçlarından tutmuş değişik sesler çıkarmaya başlamıştı. Keyfi yerine gelmişti anlaşılan. Selin aklına gelen fikirle Gece'nin kulağına fısıldadı.
"Anneanneyle tanışmak ister misin? Seni gördüğünde çok mutlu olabilir."
Selin koltuğun üzerinden Gece'nin ince battaniyesini aldı ve sırtını örttü, bütün gece annesinin yanına gitme fırsatı olmamıştı. Koridorda ilerlerken bir yandan da Gece'yi sımsıkı tutuyordu. Odaya girdi ve annesinin yatağının yanıbaşındaki sandalyeye oturdu. Gece'yi ters çevirdi bu sefer yüzü görünüyordu.
"Anneciğim... Bak sana kimi getirdim. Gece, torunun."
Gece'yi annesine yanaştırdı gözleri dolmuştu.
"Hadi bakalım ufaklık anneanneye merhaba de."
Gece agu tarzı değişik sesler çıkarınca gülümsedi.
"Çok güzel değil mi anne? Biraz bana biraz Ali'ye benziyor ama inatçılığını kesinlikle benden almış."
Annesinin eline uzandı ve Gece'nin parmakları ile birleştirdi, Gece hala etrafa bakıyor sakince kucağında duruyordu.
"Uyan artık anneciğim, sana çok ihtiyacımız var. Hem Gece de biraz hasta oldu biliyor musun? Çok korktum. Çocukken ateşimiz çıktığında sabaha kadar başımızdan ayrılmazdın. İyileşince de bize yaş pasta yapardın ben de kremasını çırpardım. Keşke o günlere dönebilmenin bir yolu olabilseydi..."
"Anne söz veriyorum elimden geleni yapacağım, senin kadar iyi bir anne olamasam da çabalayacağım. Söz veriyorum."
Gece'yi tekrar göğsüne yatırdı ve sürekli hareket eden minik ellerine teker teker öpücük kondurdu.
"Biz şimdi gidiyoruz tamam mı? Bir an önce uyan."
Eğilip annesinin elini de öptükten sonra dışarı çıktı ve çıkmasıyla kendisine doğru koşarak gelen Ali ile karşılaştı.
***
Ali odaya geldiğinde Selin'i ve Gece'yi bulamadı. Nazlı Peri ile birlikte kıvrılmış uyuyordu. Nereye gitmişlerdi? Selin Gece'yi bırakmış mıydı acaba? Kızının başına bir şey mi gelmişti? Aklını kaçıracağını zannederek Nazlı'ya yaklaştı.
"Nazlı... Nazlı uyan."
Nazlı uyku sersemi bir halde ona bakıyordu, tek elinden güç alarak yatakta doğruldu ve gözlerini ovalamaya başladı.
"Ali ne oluyor? Gece yok, yani Selin'le birlikte yoklar."
"Sakin ol Ali. Buralardadırlar hem belki doktorun yanına gitmişlerdir."
"Benim içim hiç rahat değil Nazlı ben aramaya çıkacağım."
"Tamam sen git ben de geliyorum arkadan."
Ali koşturarak hastanenin içinde onları aramaya başladı. Kesinlikle bir şey olmuştu, gerekirse hastanenin güvenlik kamerası kayıtlarına bakacak kızını bulacaktı.
Bakmadığı yer kalmamıştı ama yine de Gece'yi bir türlü bulamamıştı. Peki ama Selin neredeydi? Aklına Güneş hanımın odası geldi, Selin oraya gitmiştir belki umuduyla koşmaya başladı. Koridorun başına geldiğinde Selin'i gördü, annesinin odasından çıkıyordu. Kucağında da Gece vardı. Ali koşarak onların yanına geldi ve hızla Gece'yi Selin'in kucağından aldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İstemiyorum Git! Alsel
FanficRüya gibi bir aşk, güzel giden bir evlilik ve harika bir bebek... Filmlerden ya da kitaplardan beklediğimiz mutlu son bunlar değil mi? Peki ya bunlar olduğu halde oluşan mutsuzluklar? Peki tüm hikaye asıl burada başlıyorsa? Kızının doğum sancıla...