*baekhyun*
O günlerin tekrarı yaşanıyordu bugün de , ben bir dolaba kilitlenmiş, acı acı inlemelerimi yutuyordum. Birden açıldı o korktuğum dolap kapakları ve içime gömüldüm kıyafetlerin arasında saklandım. Babam beni kolumdan tuttuğu gibi dışarı çıkardı,dolaptan indiğimde kolum babamın elleri arasından sıyrıldı. Hızla koştum dışarı, merdivenlerden giriş katına hızla koşarak inmeye başladım. Son dört beş basamak ve Bam! Yere kapaklandım. O zaman babam odanın kapısından çıktığını gördüm bana yetişmek üzereydi , koşarak caddelere çıktım ve araba üzerime doğru fırladı. Yere yayıldım ve babamın duraklamasını izledim,beni o kocaman caddede... Kocaman şehirde bırakıp gidecek miydi? Evet, dönmüştü arkasını. Etrafıma insanlar dolandı,ambulans sedyesinde son damlamı akıttım gözlerimden ve babamın gidişini izledim. Saatler sonra uyandığımda bir kadın ve oğlu bana bakıyordu,oğluna baktım uzun süre ve inceledim. Çok sevimli ve küçük bir suratı vardı. Benden boyu çok kısaydı. Sonra o kadının sesini duydum.
"İşte uyandın demek. Seni evime götüreyim mi? Ailen yokmuş. Benim oğlum olmak ister misin? Bak, bu da benim oğlum." Dedi melek yüzünü bana göstererek. Ben de kafamı salladım. Babam bana bir kaç kez tecavüz etmişti. Ondan nefret ediyordum, nefret.
Geçmişimde olanları tekrardan görmüştüm rüyamda,yatağımda terler içinde kalmış ve bana telaşlı telaşlı bakan Kyungsoo ile kendimi yukarı ittim ve ondan bi bardak istedim. Bardak ellerimde titriyordu, kyungsoo konuştu.
"Ah Cidden. Gene mi o lanet olası rüyayı gördün baek?" Kafamı salladım. Yanıma gelip bana sarıldı ve suyu içmeme yardım etti.
"Baek,annemiz bizi özel bir liseye kaydettirmiş. Sınıflarımız aynı,yeni arkadaşlar edinmek güzel olacak!"
"Ah evet soo, bunu annemden de duydum ama gece iyi olmadığım için sana söyleyemedim."
"Soo , bugün gidip biraz kıyafet bakalım ha? Ne dersin? Sonra da şirkete gidip yeni albüme çalışırız."
"İyi fikir. Odana git, üstümü değişip geleceğim."
Kapıdan çıkarken bağırarak konuştu "Annee,kurt gibi açız bize kahvaltı hazırlar mısın?"
"Tamam oğlum." Sesler kesildi. Ben de aşağıya inip herkesin olduğu masanın önünde durdum ve anneme -ki evlatlıktım- arkasından sarılıp öptüm, masaya oturdum. Kahvaltıyı ettik.
"Anne, biz baek ile dışarı gidiceğiz."
"Evet,anne." Doğruladım.
"Tamam oğlum gidin,benden het şeye izin var." Diyerek tek elini havaya kaldırdığı anda Soo nun bakışıyla duruşunu dikleştirdi.
"Hayır soo,oğlum. Barlara gitmek yok."
"Ah hadi ama ne olucak ki"
"Oğlum en son baeki kızlar bastı ve sırf onlardan kurtulmak için bir erkeği öptün. Baek de seni öptü, deli değil siniz değil mi?"
Ellerini masada birleştirdi.
"Ah hadi ama anne soo ya böyle davranma,kızlarla olay çıkartmaktan iyidir."
Soo konuyu atlamak için konuştu. "Ellerine sağlık annee!" Tabaklarını tezgaha koydum ve arkasından ben de koyup dışarı çıktık.
"Soo."
"Hm?"
"Hadi mağazalara gidip yeni tişörtler alalım."
"Tamam gidiyoruz."
Soo motoruna atladı ve kasklarımızı taktık,arkasına geçtim ve karşımıza çıkan ilk mağazaya girdik. "İstediğini al hemen çıkalım burası ço bayındırıyor."
"Oooh,baek."
Kıyafet raflarından elimize ilk gelen tişörtü aldık ve 10-15dakikaya mağazadan çıktık. Motorun kasasına koyduk ve şirkete gittik.
***
'SM TOWN'
Bina görüldüğünde özel otoparka girdik ve fanlardan kaçmak için arka kapıdan girdiğimizde ise lobide bir kalabalık görüldü. Kyungsoo ile aynanda bakıp bağırdık.
"Bunlar Chanyeol ve Kai!"
Geçen barda soo kai'yi öptüğünde adını bilmiyordu ama etrafındaki kızlardan adlarını öğrenmemek mümkün değildi. Bir süre chanyeole baktım,dalmıştım. Soo nun dürtüklemesiyle kendime geldiğimde karşımda bir çift Chanyeol ve kai gördüm. Soo ile bakıştıktan sonra ağız haraketleriyle '3..2..1!' Dedik ve kaçmaya çalıştık ama ikimiz de kapşonlarımızdan yakalanmıştık.
Menejerimiz koridordan geldi.
"Whoaaa, ne kadar da uyumlusunuz öyle. Hemen tanıtınız ha?"
Dördümüz de "ne?" Diye söylendik.
Menejer gang "ahh,tanışamadınız demek. Baek,Soo bunlar grubunuza dahil olacak kişiler,"
Ve dördümüz de birbirimize bakındık. "Neden bekliyorsunuz haydi gidiyoruz. Fotoğraf çekimleri başlayacak"
***
Bir kaç saat ardından anlaşmış ve arkadaş olmuştuk. Chanyeol benim ilkokulda sevdiğim ve üstüne atlayıp öptüğüm çocuktu! Onu bulmuştum, onu seviyordum.
Son 20 dakika kala kıyafetlerimizi değiştirecektik. Soo ve chan ortalıkta yoktu, soyunma odasının kapısı kitliudi başka anahtar aldım ve içeri girdim.
Chanyeol ve Kyungsoo?!
Çığlık atmam ile kai yanıma geldi ve içeri girdi. Chanyeol, kyungsooyu kollarıyka duvara sıkıştırmış zorla öpüyordu. Kai, chanyeolü tek eliyle kavradı ve diğer duvara atıp soo ya siper oldu. Soo ağlamaya başladı ve yere çöktü yavaş yavaş. Soo benim travmalarımın benzerlerini o da yaşamıştı. Ağladı,ağladı. Aklıma küçüklükte babam tarafından tecavüze uğramam, ve chanyeolün duvara atıldığı gibi atılıp, soo gibi duvara yaslı şekilde yere yavaşça göçmem gibi ... Onun ağladığı gibi,çığlıklarımı yutmam gibi. Kapının ucunda yere yığıldım. Soo'nun titremesini izledim. Ağladım. Soo halimi görünce hemn kaltı veyanıma geldi bana yardım etmeye çalışan chanyeolü güçsüzlükle itti beni kaldırı kıyafetlerimizi aldı ve banyoya gittik. Giyindik ve makyajı yapıp fotoğraf çekimlerine girdik. İlk ben çekindim. Gözlerim chanyeolden ayrılmıyordu,sonra da kai,sonra chanyeol,sonra soo. Soo takım elbiseli çok güzel duruyordu,kai'nin bakışlarını fark ettim. Derin bakışlarını.
***
Soo ile üstümüzü değiştirdik ve rahat şeyler giydik. Üst kata çıktık ve şarkıya hazırlandık. Kayıttayken gözümü kyungsoo ve kai den ayırmıyordum. Bakışıyorlardı. Şarkıyı söyledik,şarkı kayıtlandı ve konsere hazırlanacaktık.
***
"Haydi bar'a gideliiiiiim!" Diye haykırarak çıktı kyungsoo binadan ve omzuma yapıştı. "Soo,annemiz izin vermiyor. Hem yaşımız da tutmuyor." İnleyip yere tepelendi. "Ahhh,hadi ama baek gidelim. Belki yeni erkeklerle tanışırız!"
"Aishh!," diye sırtına vurdum. "Bağırmasana millet gay olduğunu anlayacak."
"Aslında biliyr musun baek,kai oldukça yakışıklı ." Gülümsemesine karşılık 'sakın' bakışı attım. "Geçenki gibi onu öpersen ne yaparız."
Soo dudak büküp sevimli bakışını attı ve kai birden geldi. "Bırak soo,haydi gidelim." Tehlike alarmı buydu demek ki. Kyungsoo da hemen gideceği için bende atlayacakken chanyeol "Bendee!" Diye bağırdı. Sonra ben de "Ben de geliyorum o zaman." Dedim isteksizce ve Kai'nin bizi götürdüğü yere gittik. Kai,sahibi tanıyor gibiydi çünkü gelen geçen bize selam veriyordu. Büyük bir 'V.I.P' yazan bi tabela ardından içeri girdik ve içkilerimizi içip eğlenmeye başladık.
***
Kafamdaki zonklamayla tek gözümü zar zor açtım. Gözümü açtığım? Bir dakika . Bu hayal miydi? Kendimi cimcikledim. Ahh! Hayır değildi! Kyungsoo ve kai koltukların üzerinde yuvarlanıp duruyorlardı. Öpüşüp birbirlerini çekiştiriyorlardı. Birden kai kyungsoo yu altına aldı.Elini soo'nun beline götürdü. O zaman sarhoşluktan her şey karanlıktı.
***
Sabah gözlerim kapalıyken güneş ışığına karşılık doğrulacaktım ki yumuşak güzel bir kokuyla o kokuya daha da sığındım içine sokuldum. Ben, ben en son bardaydım? Şimdi ise rahst bir yerde uzanıyorum? Ve tenime birisi doğrudan temad ediyor bu temas ile ısınıyorum? Hayır bu olamazdı değil mi! Gözümü açtım ve kafamı yukarı kaldırdığım anda o soluk ile gerildim tam kalkıyorum ki chanyeol beni kollarıyla göğsüne hapsetti.
"C-chanyeol , bıraksana. Neden çıplağım. Annem endişelenmişt-"
"Annen ile kai konuştu ve gelmeyeceğini söledi. Soo için de annenizle ben konuştum."
"İyi de aynı yataktayız şey yani.."
"Ne? Korktun mu?" Korktum.
"Korkmam için bir sebep yok."
"Ee haklısın tabi,dünkü haraketlerinden sonra..,"
Biraz bana bakıp sırıttı
"Başına çok büyük bela aldın."
"Ne! N-ne belası ne oldu soo iyimi ?"
"Aghh alakası yok,dün seni becerdim. Üstelik bizi odaya sürükleyen sendin." Üstüme çıktı ve yaklaştı. Elini göğsümden bacağıma kadar getirdiğide inledim. İnlemem ile "bak işte,bunun gibi." Beni öpüp üstümden kalktı ve ben de kalkıp etraftaki elbiselerimi giydim. Soo nun yanına gitmek için onu aradım.
"Baek seni ben götürebilirim."
"Tamam" gülmeye başladım ve onla arabayla soo nun yanına gittik bi oteldeki bi odaya girdik ve kapı açıldığında arkamı dönüp bi adım atacaktım ki yanlışıkla chanyeolün köprücük kemiğine geldim. O da kolu ile beni tuttu.
"Hey hey hey hey, kaiSoo ayrılın gençler" nefes nefese ayrıldıklarını duyabiliyordum. Sonra chanyeol beni döndürdü ve ekledi.
"Vee biz de chanbaek'iz!"
"Vaat adamım" dedi kai yatağın içinden. Soo atladı.
"Şimdi izninizle sizi yan yatağa alalım." Herkes gülmeye başladı ve chan ile yatağa geçtik onlar yandan sevişme sesleri kulaklarımızı ısırıp çekiştirirken biz kendi seksimizden kendimizi hırpalıyorduk.
**********
Soo nun 2kızı 2 erkek ikizleri vardı.
Benim 2kızım 1 oğlum olmuştu.
O gün ,ikimiz de hamile kalmıştık!
Ah tanrım bunların daha iyisini okumak daha zevkli geliyor bana smut falan yazamıyorum :D
Bye,tek bölümlük fanfic burada bitmiştir. ^~^
