●●Tatil Part 2●●

1.1K 69 26
                                    

"O zaman doğruluk mu cesaret mi oynuyoruz dimi?" Diye sordu Savaş. Güneş batmıştı, biz sahildeydik. Hepimiz bir yastığa oturmuştuk.
"Tabiki de evet!" Diye atladım ortaya.
"İlk ben çeviriyorum o zaman." Diye atladı Ali. Ortaya koyduğumuz tahtanın üstünde şişeyi döndürdü.
Melisa soracaktı, Tuna cevaplayacaktı.
Yazık yavruma...
"Doğruluk mu Cesaret mi?"
"Doğruluk." Dedi Tuna.
"Evet Tuna bey..." Tuna seslice yutkundu. "Geçen gün mesajlaştığın kız kimdi?" Hass**tir! Bu kimle mesajlaşmış lan!
"Kuzenimdi Melisa." Atara geldim sorry.
"Ay aşkım benim, sen beni aldatmazsın biliyorum." Diyip öpücük gönderdi Tuna'ya. Ben çevirdim.
Başak soracaktı, ben cevaplayacaktım.
"Selincim.. doğru-"
"Cesaret bebeğim." Dediğimde bana boktan birşey yapmamı söyledi.
"Şurda ki çocuklar varya, git onlara yanaş ve elindeki birayı bana getir.." Kafamı onun dediği tarafa çevirdim.
"Yapmam. Başak farkındaysan sevgilim var. Başka söy-."
Dediğimde Ali lafa atladı.
"Selin, sorun yok. Hadi yap." Dedi.
"Emin misin? Sonra kızmak, kavga etmek yok?"
"Eminim, hadi yap." Şaşırsamda ayağa kalktım. Şortumu biraz uzatmaya çalıştım. Çünkü çok kısadı ve olay çıksın istemem.  Saçımı karıştırıp kaşlarımı düzelttim.
"Topuklusu olan var mı?" Diye sordum. Melisa ayakkabılarını verdi. Tahta olan tarafa geçip topukluları giydim. Ciddi tavrımı takınıp yürümeye başladım. Çocuklara yaklaştıkça topuklu seslerim onların kulaklarında yankılanıyordu. Ali'ye yan gözle baktıkdan sonra devam ettim. Dikkatlice beni kesiyordu.
Çocukların yanındaki boş sandalyeye oturdum.
"Gençler, sarhoş muyuz?" Diye sordum. Hepsinin yüzünde garip bir gülümseme oluştu. 8 kişilerdi. Şansa bak ki bizde 8 kişiydik.
"Daha değil güzelim. Ama istersen oluruz." Şu güzelim lafını Ali'den başka birinin kullanmasına gıcık oluyordum.
Sinirce gülümseyip başımı yere eğdim.
"Neye içiyorsunuz?" Diye sordum.
"Çok dert var be.." dedi biri. Oturduğum yerde dikleştim.
"Bir yılın daha şu saçma eğitim sistemi yüzünden gitti değil mi?" Diye sordum. Çocuğun derdi yüzünden okunuyordu.
"Maalesef.. Ben böyle eğitim sisteminin ağzına sıçıyım!"
"Dert etme, kazanırsın." Dedim elimi omzuna koyarken.
Resmen dertleşiyorduk.
 
  "Gençler şu biralarınızı alabilir miyim? Çok içtiniz siz.
E bizimde derdimiz var sonuçta değil mi?" Yaklaşık 10 dakika olmuştu. Ali sıkılmaya başlamıştı.
"Al abla al." Ayağa kalktım.
"Sıkmayın canınızı." Diyip biraları almaya çalıştım ama olmadı. Elime sığmadı.
"Acaba 2 kişi yardım edebilir mi?" Dediğimde yanımda oturan 2 çocuk ayağa kalktı. En çok derdi olan kişiler en çok yardım edendir..
Oturduğumuz yere kadar yardım ettiler.
"Ablamıza iyi bakın, iyi biri. Hadi iyi dertleşmeler." Dedi esmer olanı. Gülümseyip yerime oturdum. Onlar gittiler.
"Oha kızım kanka oldun resmen." Dedi Nazlı.
"İşte ben insanlara kaltakça yaklaşmayı seçmiyorum.." dedim. Başak'a en çok dolu olan birayı uzattım.
"Al bakalım Başakcım." Dedim iğneleyici şekilde.
Yerimde dikleşince Ali kulağıma eğildi,
"İşte sana bu yüzden güveniyorum.." dedi. Yanağıma öpücük kondurup kokumu içine çekti. Gülümseyerek ona sarıldım.
Tuna
''Hadi devam, ben çeviriyorum?'' diye sordu hepimiz onaylar mırıltılar çıkarınca çevirdi Savaş, Aliye soruyordu Savaş
'' Evet Alicim, doğruluk mu?, cesaretlilik mi?''
''Cesaret'' Savaş düşünür mırıltılar çıkarıp, gözüyle etrafı taradı sonra piç bir sırıtış eklendi suratına
''Ali, şurada ki genç tayfayı görüyor musun?''
''Eee, ne olmuş?''
''Peki şurada ki hortumu görüyor musun?''
''Hassiktir, abi yürü git; saçmalama''
''Ne saçmalaması, eğlence oğlum zaten kafa tiplere benziyolar.'' Bana sorar bakışlar atınca, onaylar bakışlar attım eğlenecektik sonuçta Ali ayağa kalkıp, hortuma ilerledi suyu yeterince açtı ve ilerlemeye başladı grubun yakınına gelince,
''Millet üzgünüm, dc mağduruyum.'' deyip hartumun ucunu parmaklarıyla sıktı ve suyu tazikli bi hale getirdi. Gruptakiler ne olduğunu çözemeden ıslanınca çığlık çığlığa ayağa kalktı, Ali hortumu bize doğru tutup hortumun ucuna daha fazla baskı uyguladı hafifte olsa ıslanmıştık bizde. 
"Ne yapıyorsun be?!" Dedi bi kız ciyaklayarak.
"Dc mağduru olduğumu söylemişmiydim?"
"Yeter!" Dediğinde, Ali çoktan bırakmıştı hortumu zaten.
"Abi tekrar özür dilerim!" Diyip yanımıza geldi Ali koşarak.
"Ne pisliksin lan!" Dedi Ali Savaş'a. Hepimiz kıkırdadık.
"Hadi sıra bende, çevirdim bile." Dedi Burak.
Sarhoştu sanki, ne ara? Çevirdiğinde yine bana geldi, söyleme sırası ise garip şekilde ondaydı.
"Doğ-"
"Doğruluk." Dedim diğer seçeneği beklemeden.
"Ali'ye ne zaman aşık oldun?" Diye sordu. Ali bana bakmak için dönerken bende ona döndüm. Gözlerine baktım, içlerinde kayboldum. Sonra düşünmeye başladım. Ne zaman aşık oldum ona? Cevabımı bulduğumda konuşmaya başladım,
"Ben..
Ali bana ilk tanıştığımızda bir oyun oynamıştı. O günün o bol yıldızlı gecesinde beni hayal kırıklığına uğratmıştı. Daha sonraki günlerde o hatasını benim için telafi etti. Bir erkeğin gururunu ezmesi zordur, bilirim. Bu zor bişeydi, ama o yaptı.." dedim. Daha sonra ellerimle oynamaya başladım. Daha sonra Ali elimi alıp kendine çekti ve öptü.

Gecenin Sırrı -Alsel -Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin